Ahmet Yaman'dan Rize'de Samimiyet Sınavı

Ahmet Yaman'dan Rize'de Samimiyet Sınavı
Rize İl Müftülüğü tarafından Kutlu Doğum Haftası Etkinlikleri içerisinde organize edilen “Samimiyet Sınavı” adlı konferans verildi.

Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Yaman, Rize İl Müftülüğü tarafından Kutlu Doğum Haftası Etkinlikleri içerisinde organize edilen “Samimiyet Sınavı” adlı konferans verdi.

ahmet-yaman.jpg

İsmail Kahraman Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda; Pazarköy Abdulgafur Kart Kur’an Kursu Öğreticisi Yakup Taşgit’in Kur’an Tilavetinden sonra “Din Samimiyettir” konulu sinevizyon gösterimi sunuldu. Sinevizyon gösteriminin ardından ise Rize İl Müftüsü Yusuf Doğan açılış konuşmasını yaptı. Müftü Doğan’ın açılış konuşmasının ardından söz alan Prof. Dr. Ahmet Yaman, “Samimiyet Sınavı” adlı konferans verdi. Konferans sonunda ise Rize İl Müftüsü Yusuf Doğan, Prof. Dr. Ahmet Yaman’a çiçek takdim ederek plaket verdi. Program sonunda ise düzenlenen yarışmalarda dereceye giren öğrencilere hediyeleri verildi.

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(5).jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(3).jpg

Programa, Rize İl Müftüsü Yusuf Doğan, İl Müftü Yardımcıları Ali Çakmak, Rüstem Can, İsmail Temel, Müftü Yusuf Karali Diyanet Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Bilgin, MÜSİAD Rize Şube Başkanı Mahmut Dabak, Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Rize Şube Başkanı Fahri Alkan, ilçe müftüleri ve vatandaşlar katıldı.

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(1).jpg

Müftü Doğan açılış konuşmasında samimiyetin son nefesimize kadar verilecek bir sınav olduğunu ifade ederek, Allah için yaşamak gerektiğini kaydetti. Doğan, hal ve hareketlerimizin Allah’ın rızasının gözetilerek yapılması gerektiğini söyledi. Hz. Peygamberin izinden başka Allah’a giden yol arayanlara kapıların kapanacağını kaydeden Doğan, Allahın Resulu Hz. Resulullah (s.a.s)’ın izinden gidenlerin dışında Allah’a giden başka bir kapı olmadığını ifade etti.

yusuf-dogan.20140419093919.jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(11).20140419094636.jpg

Rize İl Müftüsü Yusuf Doğan’ın açılış konuşmasının ardından söz alan Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Yaman ise samimiyet konusunda insanların bazı soruları kendisine yeniden sormasını gerektiğini kaydettiği konuşmasında Peygamber Efendimizin bize 5 aşamalı samimiyet sınavından geçmekte olduğumuzu bildirdiğini söyledi.

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(8).20140419094009.jpg

Konuşmasına Müslümanın samimiyetinin ve kardeşine olan hayırhahlığının günümüzde en çok muhtaç olduğumuz bir alan olan ekonomik ilişkilerdeki yansımasına dair hisse dolu bir örneği dinleyicileriyle paylaşarak başlayan Prof. Dr. Yaman, “Sahabe-i kiramdan Cerîr b. Abdillah (r.a.), kendisine bir at satın alması için hizmetçisini pazara gönderir. Hizmetçisi üç yüz dirheme bir at alır ve ödemeyi yapması için sahibiyle birlikte Cerîr’e gelir. Atı çok beğenen Cerîr, sahibine “Senin bu atın üç yüz dirhemden fazla eder. Onu dört yüze satar mısın?” der. Atın sahibi şaşırmasına rağmen “Sen bilirsin” deyince Cerîr bu defa, atın aslında daha fazla edeceğini söyleyerek beş yüz dirheme satıp satmayacağını sorar. İyice şaşıran atın sahibi yine “Sen bilirsin” deyince, Cerîr, “Senin atın bundan daha fazla eder” diyerek fiyatı tekrar yüz dirhem daha artırır. Sonuçta atın fiyatı sekiz yüz dirheme kadar çıkar ve Cerîr, hizmetçisinin üç yüz dirheme pazarlık yaptığı atı sekiz yüz dirheme satın alır. Kendisine niçin böyle yaptığı sorulunca da “Çünkü ben, Allah Resûlü’ne (s.a.s), her Müslümana sadakatle davranacağımı beyan ettim” cevabını verir. Gerçekten de güzide sahabî Cerîr (r.a.), bu ibretlik davranışıyla, vaktiyle Hz. Peygamber’e verdiği “Her Müslümana samimi davranıp sadakatle yaklaşacağı sözünü” tutmuş olduğunu göstermiştir.” dedi.

Konuşmasının devamında şirk’in büyük bir günah olduğunu kaydeden Yaman, insanların şirkten uzak durmaları gerektiğini Peygamber Efendimizin hayatından, “Bir grup sahabe kendi arasında konuşurken kıyametin alametlerinden bahsediyordu. Çeşitli kıyamet alametlerinden bahsederken Peygamberimizin yanlarına geldiğini fark etmediklerinden konuşmalarına devam ettiler ve bahsettikleri kıyamet alametlerinden dehşete düşüp korkuyorlardı. Bunu gören Peygamber Efendimiz onlara dönüp ‘Sizin bu korktuğunuzdan daha büyük bir şeyi ben size haber vereyim mi? Sizi daha çok endişelendirmesi gereken, sizi daha çok korkutması gereken bir şeyi ben size haber vereyim mi?: Ben sizin için gizli şirkten korkuyorum der Resulullah Efendimiz. Sizin gizli şirke düşmenizden korkuyorum” diyerek bunu örneklerle açıkladı.


ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi.jpg

Peygamber Efendimizin bize 5 aşamalı samimiyet sınavından geçmekte olduğumuzu bildirmekte olduğunu ifade ederek, Müslümanın temel özelliğinin samimiyet olduğunu kaydeden Yaman, samimiyet sınavının ilk aşamasının Allah’a karşı samimiyet, Allah’a karşı içtenlik olduğunu söyledi. Allah’a karşı samimiyetin ölçüsünün Tevhid olduğunu ifade eden Yaman, Allah’a; yoktan var eden Yüce Yaratıcı’ya, nimetlerle donatan Rahman’a olan hayırhahlığımızın ölçüldüğünü, kulluk görevimizi ne kadar ve ne kıvamda yapabildiğimiz, Allaha karşı isyan etmemek ve tam bir teslimiyetle ona boyun eğerek emirlerini yerine getirmek ve yasaklarından uzak durmak suretiyle onun hoşnutluğunu kazanmak için çabalıyorsak samimi olduğumuzu kaydetti.

Sınavın ikinci aşamasında Allah’ın kitabı olan Kur’an-ı Kerim’e yönelik samimiyetimizin sınandığını ifade eden Prof. Dr .Yaman, “Kuşku yok ki ilk görev, onun bir harfinin bile değişmeden ve eksilmeden elimize ulaştığına iman etmektir. Ardından içeriğinin, Hz. Peygamber (s.a.s.)’in beyan ettiği ve sahabe-i kiramın algıladığı ve uyguladığı anlam ve biçimiyle evrensel ve sürekli olduğunu kabul ederek Kur’an’a göre yaşamımızı yönlendiriyorsak samimiyiz.” diye konuştu.

ahmet-yaman-necmettin-erbakan-universitesi-ilahiyat-fakultesi-ogretim-uyesi.jpg

Yaman, samimiyet sınavının üçüncü aşamasını açıklarken, Hâtemü’l-enbiya Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s.)’ya gösterilecek hayırhahlı olduğunu söyleyerek, “Onun sadece son peygamber olduğunu tasdik etmek ve tebliğ-beyan görevini kusursuz yaptığını teslim etmekle ona olan samimiyetimiz ölçülmüş olmaz. Asıl samimiyet, onu hayat rehberi olarak görmek ve buyruklarını tam bir teslimiyetle yerine getirmeye azmetmekle gösterilebilir.” diye konuştu.

Müslümanların yöneticilerine karşı hayır murat etmenin de samimiyet sınavının bir başka aşaması olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ahmet Yaman, hayır muradının ilk ayağını, meşru otoriteye saygı duyup itaat etmenin oluşturduğunu ve samimiyet sınavının son aşamasının bütün Müslümanlara olan hayırhahlığın yer aldığını belirterek “Uzak-yakın, Arap-acem, yaşlı-genç, kadın-erkek ayırımı yapmadan bütün Müslümanların samimiyetle iyiliğini istemek ve onların yararı için çaba sarfetmek, aslında bir iman borcu olarak da karşımıza çıkmaktadır.” dedi.

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(2).jpg

ahmet-yaman-necmettin-erbakan-universitesi-ogretim-uyesi.jpg

Konuşmasında, Dinin sadece samimiyet, sadece ihlas, sadece içtenlik olduğunu ifade eden Yaman, “Acaba ben kendimi merkeze almaksızın nasıl ve ne kadar davranabiliyorum ve özümü ortaya koyarak hem dini hem dünyevi ilişkilerimi nasıl kurabiliyorum” ve “Samimiyet sınavından geçtiğimiz zaman, inancımızı ölçtüğümüz zaman, ibadetlerimizi geniş anlamda Cenabı Allah’a olan kulluk görevimizi yerine getirmede acaba biz ne ölçüde kalbimizi özümüzü ortaya koyabiliyoruz, acaba ne ölçüde birileri için yaşıyoruz ve yapıyoruz.” Sorularını insanın kendisine yöneltmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Bu sorunun cevabını bulabilmek için düşünün ki her şeyin bana göre konumlandırılmasını isteyen bir bireyin kendimi merkeze almışım. Hep benim sevdiklerim olsun, benim istediklerim gerçekleşsin, dünya benim etrafımda dönsün, benim haklarım gerçekleşsin diyen birisi olarak acaba ben ne kadar başkalarını düşünüyorum, ne kadar özümle sözümle, samimiyetimle, ihlasımla davranabiliyorum. Hem Yüce Allah”a karşı kulluğumu, hem insanlara karşı güzel ahlak görevimi yerime getirebiliyorum. Bu sorunun cevabını biraz daha iliklerimizde hissedebilmemiz gerekir.” şeklinde konuşurken, “Biz kimiz, nereye gidiyoruz, nereden geldik?” sorularının cevaplarını hepimizin bildiğini kaydederek, “Bu cevabın gereğini ne kadar yerine getirebiliyoruz, bu konuda ne kadar başarılıyız. Bunu sorgulamamız gerekir.” dedi.

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(4).jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(6).jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(7).jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(9).jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(10).jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(12).jpg

yusuf-dogan-ahmet-yaman.jpg

yusuf-dogan-ahmet-yaman-plaket-takdimi.jpg

ahmet-yaman-rizede-konferans-verdi-(13).jpg