Eyvah Rize MHP CHP'leşiyor!

Eyvah Rize MHP CHP'leşiyor!
Ak Parti'nin MHP Rize'ye sert bir şekilde cevap vermesini hazmedeyemen MHP Rize İl Başkanlığı, CHP vari bir tavır almaya başladı!

Dün Rize'de siyah çelenk koymak istenilmesiyle MHP'liler ile polis arasında yaşanan arbedenin hemen akabinde AK Parti Rize İl Başkanlığı MHP'nin takındığı tavır dolayısıyla sert bir mesaj yayımlamış ve MHP'yi yerden yere vurmuştu. Bugün akşam saatlerinde ise MHP Rize İl Başkanı Cem Kazmaz, yazılı bir basın açıklamasında bulundu. İl Başkanı Kazmaz'ın basın metninde CHP vari saldırgan bir tutum olduğu gözlerden kaçmazken o basın metnini tek bir kelimesine dokunmadan aynen yayımlıyoruz...

AKP KENDİSİNİ TÜRK MİLLETİ’NİN DİLSİZ ŞEYTANI OLMAYA MAHKÛM ETMİŞTİR!

Değerli Basın Mensupları,

Mübarek Ramazan Ayını tüm rahmetleri ile yaşadığımız şu günlerde AKP’nin ve onun Rize İl Teşkilatının bu erdemlerden nasibini zerre kadar almamış olduğu bir kez daha görülmüş bulunmaktadır. Sahte barış ve çözüm süreci kandırmacası altında Türk Yurdunu eli kanlı PKK terör örgütüne teslimiyet girişimlerinde suçüstü yakalanmışlığın telaşı ve hastalıklı ruh hali içerisinde Türk Siyasi Tarihinde görülmeyen bir rezilliğe imza atan siyasi meczuplarını protesto etmek amacı ile kullandığımız demokratik hakkımıza bile tahammülü olmadığı görülen AKP zihniyeti yeni bir gıybete daha imza atarak çocuğu bile kandırmaktan aciz, içi boş bir basın bildirisi yayınlamış bulunmaktadır. En basit demokratik hakkımızı, eleştiri hürriyetimizi barışçı bir şekilde kullanmamızın bile hazmedilemediği ortadadır.

Kendilerinin ileri demokrasi anlayışının siyasetin düzgün ve saygılı yapılmasına, üsluba dikkat edilmesine, kutsal değerlerimizin sayılmasına, idarecilerinin ahlaklı olmasının sağlanmasına yönelik uyarılarımızı dikkate dahi almaya uygun olmadığı, siyasette ise hakaret ile eleştiri arasında ki farkı dahi anlayacak durumda olmadıkları bir kez daha ortaya çıkmış bulunmaktadır. Diğer yandan kendilerinin iyi niyetinin eleştirilemez, dokunulamaz bulundukları ve her yaptıklarının bizlerce doğru görülmesi kısırlığına sıkışmış olduğunu da ibretle mütalaa etmiş bulunmaktayız. Sayın AKP Yöneticileri sizler dokunulmaz değilsiniz, hele hele Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına aldığınız, bebek katili ile kol kola girdiğiniz günden bu yana yaptığınız tüm açıklamalar kof, edebe muhtaç ve ne idüğü belirsizdir.

Taksim Gezi Parkı olayları dolayısıyla MHP’nin ve tabanın almış olduğu tavır ortadadır, Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli bu tür olayları doğru bulmadığını defalarca tekrar etmiştir. Buna rağmen bizler sokakların hiçbir yerinde yokken marjinal sol guruplarla bizleri aynı karede görebilen gözlerin ya gözlük almalarının, yada gözlük numaralarını büyütmelerinin zamanı çoktan gelmiş ve geçmektedir. AKP mitinglerine katılarak başbakana sevgi gösterilerinde bulundukları söylenen sahte MHP’lilerin ise para ile tutulmuş soytarılar oldukları, bunları kimlerin organize ettiği  tarafımızdan kamuoyuna belgeleri ile açıklanmıştır. MHP Mensuplarının başta Milliyetçilik olmak üzere Türk Milletinin tüm manevi değerlerine sonuna kadar bağlı olduklarından kimsenin kuşkusu yoktur, diğer yandan Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına alan, bu basın bildirisi de dahil hiçbir açıklamalarında ısrarla Türk adını ağızlarına almayan, İmralı canisi ile kol kola girerek şehit kanları ile sulanmış vatan topraklarını Kandil’de ki eli kanlı çapulcu sürüsüne teslim edenlerin mitinglerine Ülkücülerin katıldığını ve sevgi gösterilerinde bulunduğunu düşünebilenlerin ancak hastalıklı beyinler olabileceği kuşkusuzdur. Bu hastalıklı ruh haline sahip olan AKP’li Yöneticileri ivedilikle İl Başkan Yardımcımız Ruh Hastalıkları Uzmanı Sayın Dr. Zelkif Akgül’den randevu almaya davet ediyoruz. Türk kelimesini ağzına dahi almayarak aslını, atasını inkar eden, Türk Milliyetçiliğini  ırkçılık, militarist söylem, faşist-ulusalcı paradigma olarak gören, böylelikle Yüce Allah’ın “Atanı, aslını bil” şiarını yani Kuranı dahi inkar eden AKP’yi ve onun Rize Teşkilatını İpsiz Recep’in Kahraman Torunlarının vicdanına havale ediyoruz.

AKP’nin kendini faşist-ulusalcı paradigmanın 100 yıllık enkazını temizlemekle meşgul görmesi ise maskesini sonuna kadar düşürmüş, asıl niyetinin ve davasının Türk Milleti, Türk Cumhuriyeti ve Türk Devleti ile olduğunu, ne bahasına olursa olsun Türk Milletinin birlik ve beraberliğine, vatanın bölünmezliğine kast ettiklerini bizlere bir kez daha göstermiştir. AKP’nin kendini faşist-ulusalcı paradigmanın 100 yıllık enkazını temizler gördüğü hastalıklı zihniyetine göre şu tespitleri yapmamız mümkündür;

-    Balkan Savaşında Edirne’nin Bulgarlardan geri alınması AKP’yi rahatsız etmektedir.
-    Çanakkale’de emperyalist işgalci devletlerin gemilerine yol verilmemesinden, daha sonra İstanbul’un hain Sait Mollaların, Ali Kemallerin, Mustafa Sabrilerin, Damat Feritlerin sahibi ve efendisi İngilizlerden geri alınmasından AKP muzdariptir.
-    Sahte fetvalar ile Padişahın davet ettiği söylenen Yunanlılara Kurşun sıkılmasından, Atatürk’ün onları denize dökmesinden dolayı AKP son derece rahatsızdır.
-    AKP Türk Milletinin yüzyıllara mal olacak destan yazan Atatürk ve Silah Arkadaşlarını Türk Milletinin bağrından çıkarmış olmasından hicap duymaktadır, bugün mesele İzmir’in Yunan’a, Antalya’nın İtalyan’a, Adana, Gaziantep ve Kahramanmaraş’ın Fransız’a verilerek şehit gelmeden halledilecek bir mesele olmasına rağmen kurtuluş savaşının yapılmış olması AKP için faşist ve ırkçı bir girişimdir. Onlar ise şimdi eş başkanları İmralı canisi ile birlikte Güneydoğu Anadolu’yu fiilen PKK ve onun bölücü uzantılarına teslim ederek son derece barışçı bir çözüme şehit gelmeden imza atmaktadırlar.
-    Rize’nin başta İpsiz Recep olmak üzere sayısız kahraman yetiştirmiş olmasından AKP Rize teşkilatı utanç duymaktadır.
-    AKP Cumhuriyetin kurulmasını, Türk Milletinin özgür ve bağımsız olmasını, inkılâpları ve cumhuriyetin kazanımlarını son derece rahatsız edici bulmaktadır.
-    Türk Devletine isyan eden, Mehmetçikleri şehit eden, Misakı Milli sınırları içerisinde ki Musul ve Kerkük’ün kaybedilmesine sebep olan satılmış İngiliz Ajanı Şeyh Saitlerin ve Seyit Rızaların AKP’ye göre Türk Kanı bulaşmış elleri öpülmeli ve onlardan özür dilenmelidir.
Şu çok iyi bilinmelidir ki ülkemizde Kürt meselesi diye bir olay yoktur, onun yerine işbirlikçi AKP’nin azdırdığı ve ülkenin bir kısmını teslim etmek üzere olduğu eli kanlı örgütün yarattığı terör sorunu vardır. MHP hiç kimseye küfür etmez, hakaret etmez, sadece demokratik yollardan mücadelesini yapar, eleştirilerde bulunur, çözümü sandıkta görür. Hiçbir siyaset üretmediğimizi barış sürecini sabote ettiğimizi, terörden beslendiğimizi ileri sürecek kadar gözünü karartmış AKP’ye şunların sorulması gereklidir;
1-) Rize’nin ülke ekonomisine katkısını ve ürettiği katma değerini de göz ardı eden Rizeli Başbakan’ın Rizeli Hemşerilerinden esirgediği ancak Türk Milletinin alın teri ve kaynakları ile başka yörelere inşa ettirdiği havaalanlarına eli kanlı terör örgütü fikir babalarının ve uzantılarının isimlerinin verilmesini nasıl karşılıyorsunuz ? Bu olay Kutsal Topraklarda, Mekke’de Mescidi Haram’ın yakınlarında bulunan bir meydana Sahabe’ye kılıç çekmiş Ebu Celil’in isminin verilmesi ile eş değer değimlidir?
2-) Diyarbakır’da hamisi olduğunuz yol arkadaşınız bölücülerce ilan edilen Kuzey Kürdistan neresidir? Orada göndere çekilen paçavralar, okunan marşlar neyin nesidir?
3-) Vekillerinizin PKK paçavraları karşında ayağa kalkmasından gurur mu duyuyorsunuz?
4-) Şehit ettikleri Mehmetçiklere, katlettikleri bebeklere nazire yaparcasına eli kanlı katillerinin leşlerinin bulunduğu yerlerde yaptıkları anıt mezarları siz de ziyaret ederek oralarda saygı duruşunda bulunacak mısınız?  Teröristlerin yaptıkları açılış törenlerinde alkış tutacak mısınız?
5-) Büyük önder Atatürk’ün ne mutlu Türk’üm yazılarını Türkmen Tepelerinden silen onun yerine paçavralarını boyayan terör örgütü mensuplarına AKP Hükümetince lojistik destek mi verilmektedir?
6-)  Terör örgütünün basında boy boy resimleri çıkan asayiş birimlerine bundan sonra sizin valilerinizce mi sertifika verilecektir? Eğitimlerini tamamlayan bu bedbahtlar ne zaman göreve başlayacaklardır?
7-) Türk Askerinin Güneydoğu’da ki karakollardan çekilmesi ne zaman tamamlanacaktır? Terör örgütünün asayiş birimleri yarattığınız Büyükşehir Belediye Başkanlarına bağlı olarak bu karakollarda mı görev yapacaktır?
8-) Bundan sonra da Al Sancağımız yerine sadece PKK paçavraları karşısında ayağa kalkan AKP’li vekilleri halkımız görmeye devam edecek midir?
9-) Anadilde eğitim söylemi ile bu milletin içerisinden tarihsiz başka bir millet ve kültürü olmayan bir ikinci resmi dil yaratmayı siz mi istiyorsunuz yoksa bunu size Kandil’de ki teröristler ve onların önce kucaklaştıkları için dokunulmazlıklarını kaldıracağınızı söylediğiniz sonra ise teslim olduğunuz uzantılarımı şart koşmaktadır?
10-) Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesini üniter devleti ortadan kaldırmak, tek bayrak, tek millet, tek devlet ve tek dil yapısını tasfiye etmek mi istiyorsunuz? Bunları siz mi istiyorsunuz yoksa yol arkadaşınız bebek katilimi size bunları dikte ettiriyor?
11-) Basında yer aldığı şekilde PKK ve onun elebaşısı ile imzaladığınız söylenen 7 Maddelik ihanet belgesini ne zaman Türk Milleti ile paylaşmayı düşünüyorsunuz? Anayasayı değişikliğini İmralı canisini salıvermek için mi istiyorsunuz?  
12-) Mısır’daki darbeden kendinize mağduriyet çıkartmak, piyonları eleştirmek yerine bu darbeyi yaptıran ve onaylayan ABD’yi, Obama’yı, İsrail’i ve AB’yi aynı sertlikte eleştirmeye başladığınızı Türk Milleti görebilecek midir?
İşte AKP tüm bunlara sebep olduğu, Türk Milletini sahte barış söylemleri ile kandırdığı, Şehit Kanları ile sulanmış Vatan Topraklarını fiilen PKK’ya teslim etme, oralarda kontrolü İmralı canisinin teröristlerine bırakma, Türk Dilini, Türk Milletinin birliğini ve bekasını Şehit Cenazeleri karşılığında pazarlığa açma şeklinde özetlenebilecek olan sahte çözüm sürecine imza attığı, bu tablo karşısında sessiz kaldığı için Türk Milletine Göktürk İmparatorluğu’nun yıkılmasında sonra geçen 1250 yıldan bu yana musallat olmuş en büyük dahili dilsiz şeytandır. İşte bu dilsiz şeytanın yıkım projelerini sabote etmek, onu biran evvel sandıkta göndererek bu Milletin ikinci Kuvay-i Milliye Hareketini de zaferle sonuçlandırmak biz Ülkücülerin boynunun borcudur. Tuttuğumuz oruçların ve ettiğimiz duaların bu Mübarek Ayda kabul olmasını Yüce Allah’tan niyaz eylerim. Ne mutlu Türküm diyene,17.07.2013

O. Cem Kazmaz
MHP Rize İl Başkanı