Gübre Suyu Etkiliyor

Tepe, yaptığı açıklamada, insanlar kadar diğer canlılar için de hayati önem taşıyan su kaynaklarına çok büyük önem verilmesi ve söz konusu kaynakların kirletilmemesi gerektiğini belirtti.

Buna rağmen sanayinin gelişimi, şehirleşmenin artması, tarımda kullanılan gübreler ve açığa verilen kanalizasyon atıkları ile su kaynaklarının bilinçli veya bilinçsizce kirletildiğini ifade eden Tepe, bu nedenle dünyada ve Türkiye'de temiz suyun öneminin her geçen gün arttığını kaydetti.

Bölgede suyu kirleten önemli kimyasal maddelerin başında nitratın geldiğine işaret eden Tepe, şunları söyledi: 

''Çünkü çay tarımında azotlu gübreler çokça kullanılmaktadır. Bu gübrelerin de yağmurla yıkanan topraktan içme ve kullanma suyuna nitrat olarak karışması söz konusu olabilmektedir. Yüksek oranda nitrat içeren su, bebekler başta olmak üzere bu suyu tüketenlerde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle 6 aylığa kadar bebeklerde 'mavi bebek sendromu' denen çok ciddi bir hastalığa sebep olabilmektedir. Yetişkinlerde ise uzun süreçte mide, kalın bağırsak, mesane ve yemek borusu kanserlerine neden olabilmektedir.''

Bu nedenlerden dolayı ildeki su kaynaklarında nitrat kirliliğinin olup olmadığının ölçülmesi ve halkın sağlığının korunması için çalışma başlatacaklarını bildiren Tepe, şunları kaydetti: 

 ''İstanbul Yedi Tepe Üniversitesi öğretim görevlisi, aynı zamanda hemşehrimiz Prof. Dr. Bayram Yılmaz ile müdürlüğümüz ortak bir çalışma başlatacaktır. Bu çalışma, Ekim ayı ve çaylıklara gübre atıldığı Nisan-Mayıs aylarında olmak üzere iki aşamada yapılacaktır. İlimizin bir çok noktasındaki içme, kullanma suyundan su numuneleri alınıp gönderilecek ve analizleri ücretsiz olarak yapılacaktır. Bu çalışma sonucunda çay bahçelerine attığımız gübrenin su kaynaklarına karışma derecesi, bu durumun halk sağlığını etkileyip etkilemeyeceğinin analizi yapılabilecek. Ortaya çıkan sonuç hakkında da ilgili kurum ve kuruluşlar ve halkımıza bilgi verilecek.''