"Hey Allah'ım ne büyüksün"

"Hey Allah'ım ne büyüksün"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim Gezi Parkı olaylarıyla ilgili olarak, "Son olaylarda sadece içerde ve dışarıdaki dostlar değil, Türkiye'nin ekonomisi, Türkiye'nin demokrasisi de çok önemli bir sınavdan geçti" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rixos Otel'de Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen "Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu Toplantısı"nda konuştu. Türkiye'nin geçmişe göre daha güçlü olduğuna vurgu yapan ve hedefleriyle gözü yükseklerde olan bir Türkiye olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, "Son olaylarda sadece içerde ve dışarıdaki dostlar değil, Türkiye'nin ekonomisi, Türkiye'nin demokrasisi de çok önemli bir sınavdan geçti" diye konuştu.

Erdoğan, son olayların ise doğrudan doruya Türkiye ekonomisini ve demokrasisini hedef aldığını kaydetti. Başbakan Erdoğan şöyle konuştu: "Bir kere hepimiz, artık nasıl bir Türkiye'de yaşadığımızın idrakinde olmak zorundayız. Hepimiz, tam bir özgüven içinde, ülkemizle gururlanmak, ülkemizle iftihar etmek durumundayız. Yurtdışındaki vatandaşlarımızın, akrabalarımızın, dost ve kardeşlerimizin değişen Türkiye'yi çok iyi hissettiklerini görüyor, duyuyor ve anlıyoruz. Allah'a hamdolsun bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin ay yıldızlı bayrağı, dünyanın her yerinde, büyükelçiliklerimizde, temsilciliklerimizde, bunun yanında şantiyelerimizde gururla dalgalanıyor. Türkçe, dünyanın her yerinde artık uluslararası bir dil olarak adeta ilgi görüyor. Türkiye Cumhuriyeti pasaportu, dünyanın her sınır kapısında artık itibar görüyor. Türk Lirası, ekonomi çevrelerinde artık değer ifade ediyor. Kızılayımız, TRT'miz, Yunus Emre enstitülerimiz, TİKA'mız, askerimiz, polisimiz, öğrenci ve öğretmenlerimiz, akademisyenlerimiz, özellikle de işadamlarımız, gittikleri her ülkede çok şükür baş tacı ediliyor, umudun müjdecisi olarak karşılanıyorlar."

"BİZ GÖNÜLLER KAZANMANIN PEŞİNDEYİZ"

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin demokrasisinden, ekonomisinden, aktif dış politikasından güç aldığını ifade ederek, "Yeryüzüne dağılmış vatandaşlarına, dost, kardeş ve akrabalarına el uzatmaya, onların hakkını en güçlü şekilde savunmaya başlamıştır" diye konuştu.

Erdoğan, "Her zaman ifade ediyorum; güçlü orduların anlam ifade ettiği bir çağda değiliz" diyerek, "Toprak fetihlerinin anlam ifade ettiği bir çağda değiliz. Yaşadığımız çağ, gönüllerin fethedilmesinin çok büyük önem arzettiği bir çağ. Biz de, gönüller fethetmek, gönüller kazanmak, kazandığımız o gönüllerle barışa, dayanışmaya, kardeşliğe katkı sağlamak için çok samimi, çok kararlı bir mücadele veriyoruz" dedi.

"Biz, güzel Türkçemizle gönüller kazanmanın peşindeyiz" diyen Başbakan Erdoğan, "Biz, kadim medeniyetimizi tanıtarak, dayanışmayı artırarak, kardeşliğe en güçlü şekilde vurgu yaparak gönüller kazanmanın peşindeyiz. Özellikle de dünya üzerindeki her mazluma, her mağdura, her gadre uğramışa ulaşmak, el uzatmak. İnanıyorum ki bunu hep birlikte yapacağız ve böylece gönüller fethetmenin mücadelesini de birlikte gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.

Salondakilere seslenen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Her biriniz, unutmayın, kendi alanınızda birer Fatih'siniz. Unutmayın, her biriniz, kendi alanınızda, gönüller kazanmak için ter döken birer akıncı, birer öncüsünüz. Unutmayın, her birinizi kendi alanınızda cumhuriyetin banisi gibi Gazi Mustafa Kemal olmalısınız. Kılıcın, özellikle devrinin tükendiği, kalemin kılıcı kestiği, gönül fethetmenin her şeyin önüne geçtiği bir çağda, sizler gönüllerin sultanı olmayı hedefleyecek fedakar kardeşlerimizsiniz."

"AVRUPA BİRLİĞİ PARLAMENTOSU ŞAŞIRMIŞ"

Başbakan Erdoğan, Avrupa Birliği Parlamentosu'nun Türkiye aleyhine aldığı kararı da eleştirdi. Başbakan Erdoğan şöyle konuştu: "Türkiye'ye karşı kötü niyetli, hasmane, art niyetli tutumu olan çevreleri de, sabırla çalışmak suretiyle ikna edeceğiz. AB içinde, işte son Avrupa Birliği Parlamentosu’nda alınan kararı görüyorsunuz. Bunlar şaşırmış. Bunlarda dürüstlük, ahde vefa diye bir şey yok. Sizin bir defa bizimle ilgili böyle bir karar almaya yetkiniz var mı? Sen önce bunu parlamento üyelerin için bu kararı ver. Yunanistan'da, İngiltere'de, Fransa'da, Almanya'da neler oluyor? Bunlara karşı sessiz kalacaksın, Türkiye'de antidemokratik bir eylem yapılacak, işgal var, kamu binalarına, araçlarına, sivil araçlara karşı bir eylem yapılacak, bununla ilgili kalkacaksın, koruma kollama görevini yapan güvenlik güçlerine karşı karar almaya yöneleceksin. O zaman siz de antidemokratsınız, sizin demokrasiye saygınız yok. Sizin, bir defa özgürlük anlamınız, tanımınız farklı. Başkalarının özgürlük alanlarına saldıranlara siz destek çıkıyorsunuz. Bu kararı alanların şu anda oturduğu yer burasıdır. Benim özgürlük alanıma saldırana sahip çıkana ben de karşıyım. Böyle bir AB Parlamentosu’nu da ben tanımıyorum."

"OMURGALI OLMAYA MECBURUZ"

Başbakan Erdoğan, salondakilere seslenerek, bulundukları Avrupa ülkelerinde omurgalı olmaları gerektiğini söyledi. "Omurgalı olmaya mecbursunuz, omurgalı olmaya mecburuz" diyen Başbakan Erdoğan, "Omurgalı olmayandan bir şey olmaz. Yani uysal koyun olmayacaksınız, zulmü alkışlamayacaksınız, zalimin yanında olmayacaksınız. Mazlumun yanında olacaksınız ama hakkı tutup kaldıracaksınız. Dışarıda bu yapılan çalışmalara karşı bu süreçte bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bütün bu olayları yapanların yanında yer alan yurtdışındakilere karşı sizin tavrınız onlardan çok daha baskın olmalı. Onların da ellerinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı pasaportu olabilir ama siz onlardan çok daha güçlü olarak o meydanlara çıkmalısınız. Kapalı spor salonlarıysa oralarda, statlarsa statlarda. Terör örgütü de bunları yapmadı mı? Yaptı. Eğer meydanları siz onlara bırakacak olursanız oralardaki yönetimlerin de onlara destek verdiğini görürsünüz. Buralardaki duruşunuz da çok önemli."

Başbakan Erdoğan, konuşmasının son bölümlerinde ise CNN İnternationel'a yüklendi. CNN'in AK Parti'nin Kazlıçeşme'de gerçekleştirdiği ve 1 milyon 200 bin kişinin katıldığı "Milli İradeye Saygı" mitingini hükümet karşıtı protesto alarak yayınlamasını eleştiren Erdoğan, "Hey Allah'ım ne büyüksün. Secaat arz ederken sirkatin söylüyor" diye konuştu. Bu tür örgütlü dezenformasyonlara karşı daha örgütlü olunmasını söyleyen Erdoğan, "Biz daha çok dayanışma içinde olacağız" dedi.