İftarınızı duasız açmayın

İftarınızı duasız açmayın
Mağfiret, bereket ve hayır ayı Ramazan’da yapılan iyiliklerin karşılığının kat kat fazlasının verileceği müjdeleniyor.

İftar vakti duaların kabul edileceğini belirten hadis-i şerifler de oruçlunun duasının önemine işaret ediyor.

Ancak uzun günlerde oruç tutmanın getirdiği açlıkla çoğu zaman dua etmek unutuluyor. Oysa Peygamber Efendimiz (sas) “Mübarek Ramazan’ın her gündüz ve gecesinde (cehennemde olanlardan) Allah’ın serbest bıraktığı kimseler vardır. Ve her Müslüman’ın gece ve gündüz (muhakkak) kabul olunan bir duası vardır.” diye buyuruyor. “Oruç tutan müminin susması tesbih, uykusu ibadet, duası müstecap ve amelinin sevabı da çoktur.” beyanı da dua ile oruç arasında sıkı bağa işaret ediyor. Efendimiz (sas) de Allah tarafından reddedilmeyen duaları söylerken oruçlunun duasını özellikle vurguluyor. İftarda Rabb’imizin bize ikram ettiği nimetlere de dua edilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Reşat Öngören, “Peygamberimiz gibi ‘Ey Allah’ım senin rızan için bu orucu tuttum. Sana inandım. Sana güvendim. Ve yine senin ikramın olan rızkınla iftar ediyorum ve orucumu açıyorum.’ diyerek duanın özünü bunlardan oluşturmak gerekir.” diyor. Prof. Öngören, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Allah’ın bize ihsan kıldığı nimetlerle orucumuzu açtığımız için şükrederken, bu duaya bir de ‘senin rızan için yarın da oruç tutacağım’ da deyip, böylelikle yarınki oruca da niyet ederek duamızı tamamlamalıyız. Tuttuğumuz orucu Allah için tuttuk, yasakladığı için birtakım şeyleri yemekten uzak durduk. Sonrasında orucumuzu yine Allah’ın ihsan ve ikramı olan nimetlerle açıyoruz. Ona inandığımızı bu şekilde göstermiş oluyoruz.”