Kapıdan Geri Çevirdiler!

Kapıdan Geri Çevirdiler!
THY Genel Müdürü Temel Kotil, önceki gece Genç Bakış’ın konuğuydu. THY’nin nasıl dünya markası haline...

THY Genel Müdürü Temel Kotil, önceki gece Genç Bakış’ın konuğuydu. THY’nin nasıl dünya markası haline getirildiğini anlatırken, yaşamındaki önemli anekdotlara da yer verdi.

THY Nasıl Dünya Markası Oldu?

Rizeli Kotil, şu an için siyasete girmeyeceğini ve hedeflerinin THY’yi dünyanın bir numaralı havayolu şirketi haline getirmek olduğunu söyledi. Dünya starlarını THY reklamlarında oynamaya nasıl ikna ettiklerini ve İTÜ uçak mühendisliğinde okurken THY’de niye staja kabul edilmediğini anlattı. İlkokulda iki yıl sınıfta kaldıktan sonra bilim adamlığına uzanan süreci paylaştı.

Malatya İnönü Üniversitesi’nde bini aşkın öğrencinin katılımıyla sabahın erken saatlerine kadar süren programdan satır başları:

2.20110311144201..jpg

En büyük pay Yıldırım’ın

-  Binali Yıldırım 2003’te yeni politikalar getirdi. İlk olarak THY’de artık koruma politikası yok dedi. Bir taraftan altyapı oluşturdu bir taraftan rekabeti teşvik etti. Ve bu rekabet sayesinde iç hatlarda fiyatlarımız yarı yarıya düştü.

-  İç hatlarda rekabet olunca, biz de doğal olarak dışarı yöneldik. Yurtdışındaki rakiplerimizden hiçbir eksiğimiz yok. THY bir Türk markası olarak artık her yerde yarışabilir.

-  THY’nin bilet fiyatları 2003’e göre dolar ve euro bazında yarı yarıya düştü. Yüzde 10 kâr marjıyla çalışıyoruz. En önemlisi sıhhatli ve uzun süre büyümek.

-  Yolcu sayımız 10 milyondan 35 milyona çıktı. Diğer havayollarıyla birlikte yolcu sayısı 6 kat arttı. Bu dünyada iyi bir örnektir.

-  Ciromuz 5 kat arttı. Aynı şekilde 12 bin olan çalışan sayımız şu an 16 bin.

- Bu yıl gelecek olan 7.5 milyar doların yüzde 40’ı Türkiye’de kalıyor.

-  Özellikle bayan arkadaşları pilotluğa teşvik ediyoruz. Çok iyi kaptan pilot oluyorlar.

-  Uçak bakım onarımında çok iyiyiyiz. 3000 teknisyenimiz var. Başka hava yollarına da hizmet satıyoruz.

-  Nerede yolcu varsa biz oradayız. Aya da yolcu gitse götürürüz.

-  5 yıldızlı hava yollarının hepsi Asya’da. Avrupa’da Amerika’da 5 yıldızlı havayolu yok. Biz bu boşluğu dolduracağız.

-  İlkokulu 7 yılda bitirdim. Rize’de bana okulu sevdirmediler. Sonra İstanbul’da hocam bana okulu, okumayı öyle sevdirdi ki sonraları hep çok çalıştım ve ömrüm o giden 2 yılıma yanmakla geçti.

Hiç oyuncağım olmadı!

-  Uçağa ilk kez yurtdışına burs kazandığımda bindim. Sayın Özal’ı rahmetle anıyorum ondan önce kimse uçak mühendislerine burs vermezdi. 40 kişi arasından sadece ben burs kazandım ve ABD’ye gittim.
-  40 öğrencinin başvurduğu burs imtihanında bir soru yanlıştı. Herkes hocaya soru yanlış diye itiraz ediyor, tartışıyordu. Ben o soruya hiç bakmadım ve 20 dakika kazandım. Bursu aldım.
-  Parayla bana hiç oyuncak almadılar. Biz oyuncağımızı kendimiz yapardık.
-  Lise 1’e gidiyorum. Çok sevdiğim bir fizik hocam var. Hesap yapıyorum elmasın kırılma indisini hesaplıyorum. Hocam bana ne yapıyorsun diye sordu. Söyledim. ABD’liler bunu buldu neden uğraşıyorsun? Dedi. Hiç unutmadım!
-  Telefonlar yakında bir baz istasyonu bulamazlarsa 100 kat daha fazla enerji harcarlar ve bu manyetik alan da uçaklardaki kablolarla etkileşime girebilir. Bu sebepten tedbir olarak uçaklarda telefon yasak. Ama büyük uçaklarda uçağın içerisinde bir baz istasyonu kurularak telefonun yakın istasyonla bağlantı kurması sağlanıyor ve böylece problem çıkmıyor. Şu an dünyada 2 havayolunda bu sistem var, yakında bize de gelecek.
-  Benim hayatta en çok ilham ve hayat dersi aldığım kişi, ilkokula bile gitmemiş olan babaannemdi. İlk öğretmenim odur. Bana bir ileriye, üç kendine bak, yeterince çalışırsan her şeyi yaparsın derdi.
-   Şimdi mezun olsam, Türkiye’de iş aramam. Yurtdışında ararım. Para paradır.
-  Dünyanın bütün büyük üniversiteleri, derslerini internete yüklediler. Eğer üniversitede okuyorsanız. Bir bilgisayarınız ve internetiniz varsa üniversite ayağınızda.
-  Manchester, Kobe Bryant gibi isimleri desteklememiz bizim için önemliydi. Çünkü büyük isimlerin yanında olmak prestij getirir.
-  Kevin Costner olsun, Manchester olsun hepsine çok az para ödedik.

Neden ille de uçak!

-  Barcelona’da 10. yıl kutlaması yaptık. Şehrin en önemli binasını; tarihi ticaret odası binasını para vermeden kiraladı arkadaşlarımız. Barcelona ekibi de geldi sponsorluk hakkında konuştuk masada, tamam, sizinle uçalım. Ama Abu Dabi’de maçımız var. 777 uçağıyla; ki yataklı çok güzel uçaklardır, bizi Abu Dabi’ye götürün dediler. Tamam dedik. Ama İspanya hükümeti bize direk uçuşa izin vermedi, İstanbul üzerinden gideceksiniz dedi. Ona da tamam dedik. İnat ettik, inat etmezseniz yapamazsınız. Çok iyi ağırladık. Daha önce böyle bir ikram görmediklerini söylediler. Hemen anlaşma imzaladık
-  Kobe Bryant’ı seçtiğimizde, ABD’de yaşayan Ermeni vatandaşların tepki göstereceğini bilmiyorduk. Ve biz daha reklamı çekmeden, daha parayı ödemeden onun karşılığı olan milyonlarca doları haber olarak geri aldık. Bütün Amerika, bir anda bizim Los Angeles’a uçacağımızı öğrendi. Oscar törenleri boyunca da reklamımız girdi. Şu an Los Angeles’ta bizi bilmeyen kalmadı. Yani biz azıcık para veririz, sonra onu misli geri alırız.
-  Türkiye AB’ye dahil olursa işte o zaman bütün Avrupa içi bize açılmış olur. Çünkü şu an Avrupa iç hatları bize kapalı. Ve oradaki ciro 150 milyar dolar. Bu çok iyi bir para! Neden birazı bizim olmasın.
-  İstanbul’da 3. havaalanını bekliyoruz ama yer daha belli değil. 120 milyon kapasiteli büyük bir havaalanına ihtiyacımız var. Bununla İstanbul bir marka olacak.
-  Uçaklardan korkmayın. Hiç merak etmeyin bir uçak tek motorla 120 dakika uçabilir. Ama eğer uçak korkunuz varsa gelin sizi simülatörde bir uçuralım. Uçak korkusuna klinik çalışmalarımız var.
Özetin özeti: Ne zaman ki THY gibi onlarca dünya markası firmamız olur, işte o zaman ekonomi tıkırında diyebiliriz...

 Abbas GÜÇLÜ / Milliyet