Koltuk Boş Kalsa Dahi Çaykur 500 Milyon TL Kar Edecekti, Koltuğa O Oturunca 500 Milyon TL Zararda
2003 yılında ÇAYKUR Genel Müdürlüğüne atanan Ekrem Yüce ile Çaykur, 5 yıl boyunca altın yıllarını yaşadı ve tarihinde ilk defa Yüce döneminde üst üste sezonu karla kapadı. Ancak Yüce’nin son 3 yılında ise Çaykur duraklama devrine girerek son 3 yılın toplamında 59 Milyon 31 bin 626 TL zararla 3 yılı tamamladı. Yüce’den sonra 2011 yılında Çaykur Genel Müdürlüğüne atanan İmdat Sütlüoğlu ile Çaykur’un duraklama devrinden çıkarak yeniden altın yıllarını yaşaması hedeflendi ancak Sütlüoğlu’nun görev süresinin ilk 3 yılında Çaykur, tarihinin rekor zararlarını açıkladı. 3 yıl üst üste rekor zararlarla sezonu kapayan Çaykur’un resmi kayıtlara göre 3 yıldaki zararı 178 Milyon 683 Bin TL. olurken, bu zararlara, fabrika satışları, 4 bin işçi azaltılması dolayısıyla personel giderinin azalması, didi soğuk çaydan elde edilen kar ve kuru çay satışlarının artmış olmasından dolayı ilave gelecek kar gibi 4 ana madde eklenince Çaykur’un 3 yıldaki zararının 500 Milyon TL’nin üzerinde olduğu net bir şekilde açıkca gözüküyor. İşte o Çaykur, milyonlarca TL avantaja ve 2014'te yapılan hileli çay satışlarına rağmen 2014 yılında ancak 12 Milyon TL kar açıkladı.
Çaykur’a tarihi zararlar yaşatan Genel Müdür İmdat Sütlüoğlu, genel müdürlük koltuğuna hiç oturmasa idi Çaykur 4 bin işçi fazlasıyla çalıştığı, fabrika satışı yapmadığı, didi soğuk çaydan kar etmediği ve 40 bin ton kuru çaya yakın fazla çay satışının olmadığı yıllarda etmediği zararı etmeyecek ve kamu kurumları arasında zirvede yer alabilecekti.
Göreve geldiği ilk yıldan itibaren tamamen 2015 milletvekilliği hayaliyle çalışmalarını sürdüren ve bu yönde kendi seçim bölgesi olan Ardeşen ve çevre ilçelere yönelik (kontenjan, Rize Merkeze aktarma çay, çaya ek ücret ödemesi, kısa süre içerisinde 45 fabrikadan 8’ine Ardeşenli müdür ataması) çalışmalarını sürdüren Genel Müdür Sütlüoğlu, Çaykur’a tarihi zararlar yaşattığı bu dönemlerde lüks ve özel harcamalardan geri kalmayarak şifreli özel asansör, lüks makam odası ve 3 makam aracı olmasına rağmen Q7 otomobil gibi harcamaları da üst üste yaparken bunlara göz yumması ve yazmaması için aralarında bazı ajans muhabirlerinin de yer aldığı Rize medyasına bir yıl içinde reklam, sponsorluk, destek ve çeşitli diğer isimler altında 1 Milyon TL’den fazla ödeme yaptı.
Zarar boyutu gittikçe arttığından Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker tarafından dönemin Başbakanı Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a şikayet edildiğinden Erdoğan tarafından hesap sorulan ve azar işittiği bilgisine ulaşılan Genel Müdür Sütlüoğlu, 2015 yılında yapılacak olan milletvekilliği genel seçimlerini de göz önüne alarak 2014 yılını karla ve rekor satışla kapatan kurumun Genel Müdürü olmak adına inanılmaz işlere imza atarak, hem 2013 Kasım ayı ile 2014 Kasım ayı arasında kuru çaya yüzde 35 zam yaptı, hem bu zamları bazı bayilere 1 hafta 10 gün önceden haber verdirerek o bayilerin zamdan önce 6 ay vadeyle tonlarca kuru çay almalarını sağladı hem de 2015 yılının Ocak ve Şubat aylarında paketlenecek olan yaklaşık 30 bin ton çayın satışını 2014 yılının son 4 ayında yaparak rekor çay satışı ve 2014 yılını karlı kapatan bir Çaykur hedefini tutturma yoluna gitti. (NOT: 6 ay vadeyle çay alan bazı bayilerin ellerindeki yüklü miktardaki çayları satamadıklarından Çaykur’dan 6 ay daha vade talebinde bulundukları ve bu vade talebinin de olumlu karşılandığı bilgisine ulaşıldı)
2014 yılının ilk 7-8 ayında 70 – 80 bin ton dolayında kuru çay satabilen Çaykur, son 4 ayda yukarıdaki yöntemle 70-80 bin ton çay satışı rakamlarına ulaşarak 2014 yılında 150 bin ton rekor çay satışı ! ile sezonu kapadı ve önceki gün Genel Müdür Sütlüoğlu tarafından açıklandığı gibi 12 Milyon TL kar yaptı. Ancak Çaykur, 2014’ün son 4 ayında yapılan bu yöndeki hileli çay satışlarıyla 2015 yılını zora soktu ve acısını 2015’te yaşadı ve yaşamaya devam edeceğinden 2015 yılının ilk 5 ayında 10 bin ton dolayında kuru çay satışı gerçekleştirerek aylık ortalama2 bin ton dolaylarında kuru çay satışı yapabildi. Çaykur’un yıl sonunda ise 100 bin ton kuru çay satışının üzerine çıkabilmesi zor gözüküyor.
Oysaki Çaykur, 4 bin işçi azaltmadan, fabrika satışı yapmadan, didi soğuk çay üretmeden ve kağıt üzerinde yapılan rekor çay satışları olmadan 2006 yılında 32 Milyon Tl kar yapmıştı. Çaykur’Un 2014 yılında didi soğuk çaydan 60 milyon litre yani 120 milyon adet sattığı varsayılırsa sadece didi soğuk çaydan 9 Milyon Tl dolayında kar yapmış olması gerekiyordu. Ayrıca 150 bin ton rekor kuru çay satışından gelecek kar ve işçi giderlerinin yıllık 100-150 Milyon Tl. azalması da cabası.
3 yıl içinde 4 bin dolayında işçinin emekliye ayrılması dolayısıyla emekliye ayrılan işçilerin emekli ikramiyeleri düşüldükten sonra personel gideri olarak yıllık 100 – 150 milyon TL personel gideri azalan, Paketleme ve Taşlıdere Çay Fabrikalarının Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ne 138 Milyon TL’ye, Güneysu Çay Fabrikası’nın Milli Eğitim Bakanlığına 11 Milyon Tl’ye satışının yapılması, didi soğuk çaydan 2013 yılında 6 Milyon TL kar elde edilmesi ve 3 yıldaki 40 bin ton dolayındaki fazla satılan kuru çaydan gelecek 35 Milyon Tl dolayındaki tahmini kardan dolayı Çaykur’un 2009 yılından bu yana bekleyen işçi alacakları olan 26 milyon lira devede kulak misali gibi kalacağından fabrikalarda yapılan kapasite artırımı da personel giderinin azalması dolayısıyla da zarar nedeni olarak asla düşünülemez.
Kısaca özetlersek; Çaykur, İmdat Sütlüoğlu’nun görev yaptığı ilk 3 yılda tek bir kuruş dahi zarar etmemeliydi ve o yıllar karla kapatılmalıydı. Ayrıca 2014 yılının karı da 12 Milyon TL değil didi soğuk çaydan 2014'te 9-10 Milyon TL kar elde edilmesi, 150 bin ton kuru Çay satışının rekor olduğu ve 4 bin işçi azaltılmasından dolayı yıllık personel giderinin 100-150 Milyon TL dolayında azalmasından ötürü Çaykur'un 2014 yılı karı 200 Milyon Tl olmalıydı.
