Menüsküs Yırtığının Belirtileri

Menüsküs Yırtığının Belirtileri
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Erdoğan, menüsküs yırtığının belirtileri hakkında bilgi verdi.

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Erdoğan, menüsküs yırtığının belirtileri hakkında bilgi verdi.

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Erdoğan, "Menüsküs yırtıklarının tamamına yakınında ağrı, şişlik ve kitlenme gibi üç ana belirti vardır. Ağrı en önemli belirtidir ve sıklıkla yırtık olan menüsküs tarafında ve eklem hizasında olur. Merdivenden inip-çıkarken ve çömelirken ağrının şiddetinde artma olur" dedi.

Dr. Murat Erdoğan anatomik olarak, diz ekleminin üst bölümde uyluk (femur) kemiği, altta bacak (tibia) kemiği ve önde diz kapağı (patella) kemiğinden oluştuğunu söyledi. Diz ekleminin fleksiyon ve ekstansiyon hareketi ile birlikte, rotasyon hareketine izin veren bir yapıya sahip olduğunu belirten VM Medical Park Samsun Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğinden Doç. Dr. Murat Erdoğan, eklem yüzlerinin birbirleri ile ilgili uyumunun, ligamentler ve menüsküsler ile güçlendirildiğini anlattı.

MENÜSKÜS YIRTIKLARININ BELİRTİLERİ

Doç. Dr. Murat Erdoğan, "Menüsküs yırtıklarının tamamına yakınında ağrı, şişlik ve kitlenme gibi üç ana belirti vardır. Ağrı en önemli belirtidir ve sıklıkla yırtık olan menüsküs tarafında ve eklem hizasında olur. Merdivenden inip-çıkarken ve çömelirken ağrının şiddetinde artma olur. Kilitlenme ise yırtık olan menüsküs parçasının eklem aralığına sıkışması ile olur ve bükülen diz açılmakta zorlanır. Menüsküs yırtığını takiben, dizde sıvı birikmesi de olur. Hasta bunu, dizinde şişme ve dolgunluk hissi olarak algılar" diye konuştu.

MENÜSKÜS YIRTIKLARINA TANI KONULMASI

Erdoğan, "Menüsküs yırtığı tanısı; anamnez, fizik muayene, diz eklemine yönelik özel testler, radyolojik yöntemler ve artroskopi ile konur. Hastanın hikayesi, şikayetleri, yaralanmanın şekli ve zamanı, travmanın şiddeti, muayene bulguları ve özel testler yardımı ile menüsküs yırtığından şüphelenilir. Diz röntgen grafilerinde menüsküsler görülmez; ancak dizdeki başka anormallikleri görme açısından çekilmesi önerilir. En iyi tanı aracı, manyetik rezonans görüntülemedir. MR görüntüleme menüsküs yırtıklarını yüzde 80-90 arasında gösterir, ayrıca beraberinde diğer eklem yapıları da görülür. Eğer bunlarla tanı konulamazsa artroskopi ile dizin içine bakılarak tanı kesin olarak konulabilir" şeklinde konuştu.

Doç. Dr. Murat Erdoğan şu bilgileri verdi.

"Konservatif tedavi: Akut bir diz travması sonrası tanı konulana kadar ilk tedavi konservatif olmalıdır. Öncelikle diz eklemi istirahata alınır. Medikal olarak anti enflamatuvar ve analjezik ilaçlar verilir. Akut belirtilerin azalmasından sonra diz eklemi dikkatlice muayene edilir ve bulgulara göre tedavisinin gidişi saptanır. Bundan sonraki aşamada dizde lokalize palpasyon ağrısı devam ediyor ancak bağ sistemi sağlamsa kitlenme ve şişme yoksa konservatif tedaviye devam edilir. Dize elastik bandaj veya dizlik uygulanır. Bu süre zarfında hastanın sportif aktivitelerine ara vermesi söylenir ve quadriceps kas egzersizlerine devam edilerek hasta izlenir.

Cerrahi Tedavi:

İlk tedaviyi takiben, tekrarlayıcı ağrı ve süregelen effüzyonlar ve de kilitlenme gibi şikayetler günlük yaşamı engellemeye devam ediyorsa cerrahi tedavi düşünülmelidir. Cerrahi tedavide amaç mümkün olduğunca menüsküslerin korunmasını hedeflemelidir. Menüsküslerin yırtık kısmının cerrahi olarak çıkarılmasını hedefleyen menisektomiler yalnız yırtık parçanın çıkarılması şeklinde yapılmalıdır.

2-) Menüsküslerin dış kısmında oluşan yırtıklarda ise menüsküsün yırtık kısmı çıkarılmaz ve yırtık kısım dikişler tespit edilir.

Artroskopi:

Artroskopi tüm dünyada büyük eklem yaralanmalarının tanı ve tedavilerinde çok sık kullanılan bir yöntemdir. Hastaya zarar vermeyen minor bir cerrahi girişimdir. Artroskopi teknik olarak çok küçük ameliyat kesileri yardımıyla eklem içerisine yerleştirilen kurşun kalemden daha ince aletler ve fiberoptik bir kamera yardımıyla monitör ekranından eklem içerisinin net bir şekilde görüntülenmesi esasına dayanır. Küçük cerrahi kesilerle yapıldığından ve sağlıklı yapılara bir zarar verilmediğinden, hastalarımız artroskopi sonrası çok kısa sürede eski işlerine ve aktivitelerine dönebilmektedir. Hastaların büyük çoğunluğu aynı gün içinde taburcu edilebilmekte ve sağlıklarına kavuşabilmektedirler."

Kaynak:IHA