Operasyon Fenerbahçe ve Bana Yönelikti... Cumhuriyet Bitmedikçe Bitmeyeceğiz

Operasyon Fenerbahçe ve Bana Yönelikti... Cumhuriyet Bitmedikçe Bitmeyeceğiz
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, tahliyesi sonrasında ilk kez sessizliğini bozdu.

Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde düzenlenen Yüksek Divan Kurulu'nda başkan Aziz Yıldırım, şike sürecinin ardından ilk kez konuştu.

Yüksek Divan Kurulu'ndaki konuşmasında sert ifadeler kullanan Yıldırım, 3 Temmuz sürecinin Fenerbahçe'ye ve kendisine yönelik olduğunu söyledi. Yıldırım şunları kaydetti: "Bize düzenlenen operasyonun başlangıcı 3 Temmuz değildir. Amaç bizi Ergenekon gibi suç örgütlerine monte etme çabasıdır. 3 Temmuz'un amacı Fenerbahçe üzerinden Türk sporunu ele geçirmekti.

Mahkeme sürecinde yaptığı savunmadaki gibi slayt gösterileriyle konuşan Başkan Aziz Yıldırım, "Konuşmama, cezaevinde benimle beraber yatan arkadaşlarım için de burada olduğumu ve onlar için de konuşacağımı belirterek başlıyorum." derken, bu sırada gözyaşlarına hakim olamadı.

YILDIRIM: "CUMHURİYET BİTMEDİKÇE BİTMEYECEĞİZ"

Başkan Aziz Yıldırım, "Yapılacak bu açıklamalar, bize karşı yapılan bu suçlamaların ne kadar yalan ve yanlış olduğunu gelecek kuşaklara aktarmak adına çok önemli. Gerçekleri ortaya çıkaralım ki, Fenerbahçe'nin cumhuriyetin kendisi olduğu gerçeğini herkesin hafızasına kazıyalım. Cumhuriyet yıkılmadan da yıkılmayacağız. Bunun aksini düşünüp bizi indirmek isteyenlere selam olsun." dedi.

Aziz Yıldırım konuşmasına, "Kamuoyu iyi bilmelidir ki, Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım'a yapılan bu operasyonun başlangıcı 3 Temmuz değildir. Bir başlangıç değil bir sondur. Denizli'de, Trabzon'da, Ali Sami Yen'de önceden başlayan bu süreç, 3 Temmuz 2011'de hayata geçirilmiştir." diye devam etti.

"Güçlerini nereden aldığı belli olmayan, görevlerini suistimal eden bazı kamu görevlileri bu operasyonu yürütmekte. Fenerbahçe'yi ele geçirmek suretiyle Türk futbolunu ele geçirmeye çalışan kişiler, bunu yapabilmenin en büyük engeli Aziz Yıldırım'ı ortadan kaldırmaya çalışmaktadır." diyen Aziz Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti: "Bizi; Balyoz, Ergenekon gibi silahlı örgütlerle aynı kefeye koyarak toplum karşısında bir karalama çalışması yapılmaktadır. Ama bize karşı bunu yapmak kolay değil. İstediklerine ulaşamayacaklar. Bizi silahlı örgüte bağlamanın gerekçesi budur..."

ONLARA KISACA 'AHLAKSIZ' DİYORUM

Bu süreçte en acı veren, en ağırımıza giden dostumuz olarak yanımızda yer alan kişilerin bizleri dinliyor olmalarıdır. Kısaca onlara 'ahlaksız' diyorum. Bizi bir örgüte bağlayamalanlar yeni suçlama yarattılar, şike suçlaması. Bunun için yeni yasalar gerekmekteydi.

YASAYI ÇIKTIKTAN SONRA GÖRDÜK

Yasaya ben ve Mosturoğlu dahil olmamıştır. Kanun çıktıktan sonra gördük. Beni değersizleştirmek için yasa hazırlandı. Operasyon sadece Fenerbahçe ve bana yönelikti. Gizliliği delenler için hiçbir soruşturma açılmadı.

BUNU YAZAN ŞEREFSİZLER NEREYE KAÇACAK

Benim kaçacağımı söylüyorlardı. Benim mezarım belli ama bunu yazan şerefsizler nereye kaçacak merakla bekliyorum. Sözde resimler çekmişler hiçbir şey yok. Türk polisi çok çalışıyor, Buca'ya gidiyor. Buca maçında şike diye yayın yapıyorlar. Sonradan vazgeçiyorlar. Sabrımız sınırlı değildir.

ŞİKE DEĞİL ERGENEKON ZİHNİYETİ

Savcı Berk, görev ve yetkileri elinden alındıktan sonra bakın neler demişti. 'Ben cemaatçi değilim, olsam Ali Koç ve Murat Özaydınlı'yı almaz mıydım' 'Yasa çıkmasaydı Aziz Yıldırım'ı alıp bırakacaktık' İşte bu suçüstüdür. Bu operasyonun şike değil, Balyoz ve Ergenekon zihniyetiyle yürütüldüğünün kanıtıdır.

DELİKANLILIK DERSİ VERENLER FARKLI KONUŞTULAR

Sürecin başından beri bizler hakkında ağza alınmayacak ithamlarda bulunanlar şimdi farklı söylemlerde bulanmaktadırlar. Topluma delikanlılık dersleri vermeye kalkanlar neden ben içerideyken başka, dışarıdayken başka konuşmaktadırlar?"