Recep Bey'i Şikayet Etti - VİDEO

Recep Bey'i Şikayet Etti - VİDEO
CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Rize meydanında halka seslenirken “ Yırtık ayakkabı ile meclise girenler şimdi ise havuzlu villalarda yaşıyor” dedi.

Rize’ye gelen CHP lideri Kılıçdaroğlu, Türk-İş’e bağlı Tek Gıda-İş Sendikası Rize Bölge Başkanlığı’nı ziyaret ettikten sonra parti otobüsüyle Cumhuriyet Meydanı’ndaki miting alanına geldi.

Burada partililerin “Başbakan Kemal” sloganlarıyla karşılanan Kılıçdaroğlu, Çaykur Rizespor atkısı takarak partililere seslendi. Rize’ye daha öncede bir çok kez geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, bundan sonra inşallah Başbakan olarak geleceğini söyledi.

chp.jpg

Recep bey’i Rizeliler şikayet etmeye geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu,Siyasette inançlarla ve etnik kimlikle uğraşmayacağız. 8 yıldır ülkeyi yönetiyorlar. 8 yılda ne oldu. Sıfır terörle devraldılar, şimdi kan gövdeyi götürüyor. Biz şikayet edince de, bize tepki gösteriyorlar. Ne yapalım vatandaşın derdini dile getirmeyelim mi?. Milleti ayrıştırdılar, böldüler buna da açılım dediler. Ne oldu, nereye geldi Türkiye, Biz size söz veriyoruz terörü bitireceğiz. Çünkü en büyük gücümüz halkımızdır, halkımızdan güç alıyoruz.”

 7 sülalemi değil 77 sülalemi araştırmayan namerttir.

 Siyasette zenginleşmek olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Her inanca her kimliğe saygı duyuyoruz dedik ama suçlu biz olduk. Doğruları söylemeyecek miyiz. Millete bir söz verdik. Siyasete atılırken hiçbir zaman millete yalan söylemeyeceğiz dedik. Hiçbir zaman siyasetten zenginleşmeyeceğiz dedik. Geçmişimi araştırıyorlar. Ancak ne bulacaklar. 7 sülalemi değil 77 sülalemi araştırmayan namerttir. Allaha çok şükür boğazımızdan haram lokma geçmedi. Korkmayacağız, yürekli olacağız ve onurlu Türkiye’yi kuracağız.” dedi.

chp-2.jpg

 Türkiye’nin dörtte birinde kaçak çay işlendiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Kaçak çay işi yol geçen hanına döndü. Size çayın başkentinden söz veriyorum. Kaçak çaya izin vermeyeceğiz. Milli ürün yapacağız. Türkiye’nin dörtte birinde kaçak çay içiliyor. Kaçak çayla ilgili bu hükümet ne yaptı. Kaçak çaya hayır diyeceğiz. Kaçak çayı imha edeceğiz ve izin verilmeyecektir. ÇAYKUR çay üreticisinin olacaktır, kara gün dostu olacaktır. Bunu yapacağız. Kaçak çaya izin vererek toplanan kaçak çayı tekrar piyasaya sürerek üreticinin alın terini çalıyorlar. Buna izin verecek miyiz?.  Ulusal Çay konseyi diye bir şey kuruldu. Başında da AK Partili bir vekil var. Siz bu vekili tanıyorsunuz değil mi?. O milletvekili yurt dışından çay getirip pazarladı, çöplerini ihraç etti. Bu bir hayali ihracattır. Dosyası var. Çay bu bölgenin stratejik ürünüdür. Bu bölgedeki insanlar çayla geçiniyor. Yan gelip yatmıyorlar. Çoluk çocuk, erkek kadın çalışıyor, üretiyorlar. Fakat siz onların hakkını vermiyorsunuz. Recep bey’e sesleniyorum. Çay üreticisine sahip çok, yoksa çay üreticisi CHP’ ye sahip çıkacaktır.” dedi.

 Halkın iktidarında önce dokunulmazlıkları kaldıracağız.

 Bir anayasa değişikliği getirdiler. Bu anayasa değişikliği çay ve fındık ile esnaf, emeklinin, sanayicinin sorunlarını çözmüyor. O zaman bu anayasa nedir. Sayın Başbakan anayasayı yemek kitabına benzetti. Senin üreticiyi sevmediğini gayet iyi biliyoruz. Çiftçiye ne demişti. “Ala ananı da git demişti”. Biz alın teri döken herkesi seviyoruz. Alın teri kutsaldır alın terinin değerini mutlaka vereceğiz. Bu anayasa değişikliğinde dokunulmazlıklar niye kalkmıyor. Allah aşkına bir Vekil bir Başbakan ve bir Bakan niye dokunulmazlığın kalkmasından korkar. Boğazından aşağıya haram lokma geçmemizse niye korkar. Halkın iktidarında yani CHP iktidarında önce dokunulmazlıkları kaldırıp vatandaş gibi olup vatandaş gibi yaşayacağız.” dedi. 

 Tek kumandamız olacak o da halk 

Kılıçdaroğlu, “Bizim inancımız ile oynuyorlar. Allah ile kulun arasına kimse giremez. Herkesin inancı başımız üstünedir. Rize’ye Başbakan olarak geleceğim. O zaman da söyleyeceğim. Bir tek Allah’ın kulu çıkıp ben ibadetimi yerine getiremiyorum derse Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanıan gelecek ben önüne düşüp sorununu çözeceğim. Biz samimiyiz insanımızı seviyoruz. İnsanımızı inanç ve etnik kimliği ile seviyoruz. Onlara saygı gösteriyoruz. Halkın desteğini alarak halkla beraber sorunları çözeceğiz. Biz uzaktan kumandalı hükümet olmayacağız. Tek kumandamız olacak o da halk.” dedi. 

 Mehmet Haberal’ a selam gönderdi

Ergenekon davası kapsamında tutuklu bulunan Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal’a selam gönderen Kılıçdaroğlu, “Sizin dünya çapında yanınmış bir hemşeriniz var, adı Mehmet Haberal, binlerce kişiye hayat kazandırdı, ameliyat etti, üniversite kurdu, binlerce öğrenci okudu. Şimdi içeride. Bugüne kadar kendisine bir tek soru bile sorulmadı. Yazık günah değilmi Bu insan yurt dışına mı kaçacak. Hayır, burada Haberal’a selam gönderiyorum, Saygı gönderiyorum. Hep darbe edebiyatı yaptılar. 12 Eylül’ün hesabını soracağız dediler. Biz 12 Eylülcüler yargılansın diye önerge verdik, AK Partili vekiller önergeyi reddetti. Çıksın inkar etsinler bakayım. 27 Nisan’da dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt tarafından bir muhtıra verildi. 1 Mayısta darbe oluyor diyerek erken seçim kararı aldılar. 5 Mayıs tarihinde Dolmabahçe sarayında bir araya gelerek 2.5 saat görüştüler. Ne konuştular bilen yok. Paşa emekli oldu, altına kurşun geçirmez araba aldılar. Bakanlar kurulu kararı ile altında Başbakan’ında imzası var. Yaşar Büyükanıt’a Üstün hizmet madalyası verildi. Sana muhtıra veren adama üstün hizmet madalyası niye verdin. Rize meydanından sesleniyorum. Bizi iktidar yapın darbecilerden nasıl hesap sorulur görün.” dedi. 

kemal-kilicdaroglu.jpg

Kılıçdaroğlu, “Kul hakkı yemek bizim inancımıza göre en ağır suçtur. Her suç affedilir ama kul hakkı yiyenler affedilemez. Rizeli kardeşlerime söylüyorum Siyasete yırtık ayakkabı ile girip daha sonra köşeyi dönenler mal varlığının hesabını veremezse kul hakkı yemekle suçlanır. Sizi vicdanınızla baş başa bırakıyorum. Halkın iktidarını kurmak için yürüyoruz. Söz verdim. Halk için çalışacağım. Önce halk zenginleşecek. Alın terinin karşılığını vereceğiz. Yetimin hakkını kul hakkı yiyenlerden hesap soracağız.” dedi. 

Gazze’ye arkadaşlar gitti. Şehit verdik. Şehit verdikte ne oldu. Hani hükümet kıyameti kopartıyor, ölenelrin kanı yerde kalmayacak diyordu ne oldu. Herkesi CHP çatısı altına bekliyorum Gelin güzel Türkiye’yi kuralım.” dedi.