RİSİAD: Yolsuzluk İddiaları Sonuna Kadar Araştırılmalı

Rize Sanayici ve İşadamları Derneği (RİSİAD) Başkanı Yunuz Kotiloğlu, 17 Aralık tarihinde yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Türkiye’de son günlerde yaşanan yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarıyla vahim bir tablonun ortaya çıktığını belirterek, yolsuzluk ve rüşvet iddialarının sonuna kadar araştırılması gerektiğinin altını çizdi.

Kotiloğlu, Türkiye’deki ekonomik istikrarın çok hassas dengeler üzerinde olduğunu vurgulayarak, "İş dünyası olarak en büyük kaygımız yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının piyasaları olumsuz bir şekilde etkilemesidir. Ancak rüşvet ve yolsuzluk iddialarını ortaya çıkaranlara bir linç kampanyası düzenleyerek piyasaların istikrarı bozulmamalıdır. Yapılan operasyonda iddiaların üzerine kararlılıkla gidilmelidir" şeklinde konuştu.

İddialar kapsamında masumiyet karinesinin önemi de dikkat çeken Kotiloğlu, yargılama süreci sona erene kadar herkesin suçsuz olduğunu ifade etti.

Kotiloğlu, “İddiaların hükümetin 4 bakanı ve oğullarına, çeşitli seviyedeki bürokratlara uzanması ve bu iddiaların odağında başka bir ülkenin vatandaşlarının bulunması büyük bir vehamet arz etmektedir. Gerçeklerin hukuk devleti ilkesine uygun bir şekilde yapılacak bağımsız soruşturma ve yargılama süreciyle ortaya çıkarılması ve varsa suçluların cezalandırılmasıyla bir an evvel neticelendirilmesi sadece üyelerimizin değil tüm kamuoyunun beklentisidir. Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ilgili iddialar yargı süreci devam ederken, bu sürece gölge düşürecek eylem ve söylemlerden kaçınılması, yargı bağımsızlığına ve hukuk devleti ilkelerine bağlı kalınması gereklidir. Yargılama sürecinde kamu görevini yerine getiren savcılar ve emniyet güçlerini suçlu gibi gösterip yürütülen soruşturmaya leke düşürülmemesi gerekir. Tüm sürecin hukukun üstünlüğüne olan güvenimizi destekleyecek şekilde ilerlemesi en büyük arzumuzdur” dedi.

Kotiloğlu sözlerini, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu ve yapılacak tüm uygulamaların demokratik hukuk devleti ve evrensel hukuk kuralları içerisinde olması gerektiğini aksi taktirde demokrasiye olan inancın zedeleneceğini,  şeffaflık, daha fazla demokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin zarar göreceğini söyleyerek, “İddiaların soruşturulması neticesinde ortaya çıkacak gerçeklerle demokrasimiz daha da güçlenecektir. ” diyerek tamamladı.