Rize Nöbeti Devraldı Parka Çadır Kurdu

Rize Nöbeti Devraldı Parka Çadır Kurdu
Rizeli gençler "Rabia nöbetini devraldık" diyerek, Tuzcuoğlu Memişağa Parkı (Eski Belediye Parkı)’na “Dayanışma Çadırı" kurdu, Müslüman kardeşlerine duada bulundular.

Gül Yetiştiren İnsanlar Derneği (Gül-Der) ile Bilinçli Gençlik Güçlü Türkiye Platformu tarafından Mısır halkına destek için kent merkezindeki Tuzcuoğlu Memişağa Parkı (Eski Belediye Parkı)’na “Dayanışma Çadırı" kuruldu, basın açıklamasında bulunulup dualar edildi. Gece boyu çadırda Kur'an-ı Kerim okundu, nöbet tutulup dualar yapıldı.

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(1).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(2).20130818144351.jpg

Tuzcuoğlu Memişağa Parkı’nda dün kurulan ve vatandaşların gün boyu çadıra gelerek oturup destek eyleminde bulunduğu “Dayanışma Çadırı"nı gündüz çok sayıda insan ziyarette bulundu. Akşam saatlerinde ise 300’e yakın vatandaşların toplandığı çadır önündeki destek açıklamasında grup adına Muhammet Ali Tuzlu tarafından basın açıklamasında bulunuldu. Açıklamanın ardından ise Mısır halkı için dualar edildi. Parktaki destek programına Saadet Partisi Rize İl Başkan Adayı Ramazan Bursa ile Toç-Bir-Sen Rize İl Başkanı Hasbi Koca da katılarak gençlerin programına destek verdi.

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(10).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(16).jpg

“Her Yer Adeviyye Her Yer Direniş”, “Yalla İrhal Ya Sisi”,”Adeviyye’de Döktüğün Kanlarda Boğulacaksın”,”Defol Sisi Milletim Seninle Mursi",”Zulme Karşı Direneceğiz”, “Müslüman Uyuma Kardeşine Sahip Çık” dövizleri açan kalabalık vatandaş topluluğu tarafından açıklamanın ardından çeşitli sloganlar atıldı, Mısır halkına selam göndererek 'R4bia' selamında bulunuldu.

Grup adına açıklamada bulunan Muhammet Ali Tuzlu, açıklamasında Mısır’da zulüm altında bulunan ve 2 binden fazla Müslümanın katledilmesine seyirci kalan Müslümanların yeteri kadar tepki vermemesinin olayların bu aşamaya gelmesine neden olduğunu savundu.

İşte Muhammet Ali Tuzlu’nun o basın açıklaması:

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(9).jpg

Sevgili Kardeşlerim;

Mısır zulüm altında ezilmeye devam ediyor. Hakkını aramak için sokaklara dökülen Mısır halkı darbeciler tarafından bombalanıyor, canlı canlı yakılıyor. Bugün 2 binden fazla şehit verdik Mısır’da. Evet şehit verdik diyorum çünkü onlar bizim mümin kardeşimiz. Aynı anne babadan olma öz be öz kardeşlerimizin öldürüldüğünü haber alsak bu akşam rahat bir şekilde yemek yiyebilir miyiz? Peki Müslüman Müslümanın kardeşidir ona zulüm etmez ve onu yalnız bırakmaz, zulme teslim etmez. (Buhari, Mezalim, 3;Müslim Birr 58) hadisi şerifini bildiğimiz halde nasıl olurda dünya üzerinde zulüm gören herhangi bir Müslüman kardeşimiz olarak kabul edemiyoruz. Onu zulme yalnızlığa teslim edebiliyoruz. Hiç mi içimiz acımıyor. Onun uğradığı zulümden hiç mi rahatsız olmuyoruz.

Mısır güvenlik güçleri (tabi lafta güvenlik gücü) yaralıları almaya gelen ambulanslara mermi yağdırıyor. Şimdi soruyorum sizlere bu nasıl bir demokrasidir darbe yapanların katliamı sarılarak kutlaması yaralıların hastanelere kaldırılmasına izin vermemesi çoluk çocuk demeden herkesin acımasızca katledilmesi bunlar hangi insanlık kanununa uyuyor ki Gezi Parkı olaylarından rahatsız olup Türkiye’ye şikayetlerini ileten, Türkiye’yi orantısız güç kullanmakla yargılayan Batı ülkeleri Mısır karşısında sesini çıkarmıyor.

Batı, Müslümanların halinden anlamaz onların tek yaptıkları İslam düşmanlığıdır. Yıllardır Müslümanlar katlediliyor ama her yere demokrasi diye burnunu sokan Batı susuyor, susuyor, susuyor ve susmaya da devam edecektir kardeşlerim. Çünkü küfür tek millettir. Ondan demokrasisi sadece istediklerini yapmak için kullandıkları bir sözden ibarettir. Eğer demokrasi Mısır’daki kardeşlerimin çektiği acılara sessiz kalıp içten içe sevinmek ise Allah demokrasinin belasını versin.

Kardeşlerim nitekim Allah-ü Teala şöyle buyuruyor: Sen onların milletlerine tabi olmadıkça Yahudilerde, Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmazlar. De ki herhalde yol Allah yoludur. Şanın hakkı için sana vahiyle gelen bu kadar bilgiden sonra faraza onların arzularına uyacak olsan Allah’tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı bulunur. (2/120) Bu ayetleri okuduktan sonra küfrün gerçek yüzünü asırlar önce yüce kitabımızın bizlere bildirdiğini görüyoruz öyle değil mi?

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(3).jpg

Peki her şey bu kadar açıkken nasıl oluyor da halen Mısır’da kardeşlerimiz katledilmeye devam ediyor. Nasıl oluyor da hala babaları çocuklarının gözleri önünde öldürülüyor. Mermi yağmurları altında Allah-ü Ekber nidaları ile kardeşlerimiz can veriyor. İşte bütün bunların tek sebebi maalesef bizlerin yeteri kadar tepki gösterememesidir kardeşlerim.

Biz her şeyi Batıdan beklediğimiz sürece, Batının yaptıklarına ses çıkarmadığımız sürece korkak yaşayıp İslamın gerektirdiği esasları yerine getiremediğimiz sürece bu böyle olmaya devam edecektir. Bir söz vardır “Ağlamayan bebeğe süt vermezler diye” İşte bizde sözümüzü çıkarmalı, Mısır’da yapılan darbeye tepkimizi göstermeli, batının zulmüne seyirci kalmamalıyız. Artık susmamalıyız ki Müslümanlara zulüm yapılmasın. Artık yeter.

Kardeşlerimin gözlerimin önünde can vermesine Evladı şehit olan babanın hüznüne, annenin feryadına kolu bacağı kopmuş ama hala tekbir getirerek şehit olmayı bekleyen ağabeylerimin acılarına dayanamıyorum.

Müslüman uyanık olmalı kardeşlerim bu zulümlere sessiz kalmamalı. 3 maymunu oynamamalı. Buna İslam izin vermez, buna insanlık izin vermez. Lütfen, lütfen dua edelim kardeşlerim. Mısır’ın firavun (Sisi)den kurtulması için kardeşlerimizin acılarının son bulması için Allah’a yakaralım. Önceliğimiz bu olsun kardeşlerim, önceliğimiz bu olsun. Yarabbi sen Mısır’ı Firavun’dan kurtaracak bir Musa gönder. Amin..

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(4).jpg

Gül Yetiştiren İnsanlar Derneği (GÜL-DER) Başkan Yardımcısı Yavuz Pederlioğlu ise "Bizim burda bulunma amacımız, "Müslüman müslümanın derdiyle dertlenmiyorsa bizden değildir "hadisiyle hareket  ederek Mısır'da kardeşlerimizin çektiği acılara, zulümlere sessiz kalmayıp onlara bizde sizin yanınızdayız diyebilmek, Adeviyyede'ki bekleyişi temsili olarak hissetmek, o ortamı yaşamaya çalışmak burdan elimiz geldiğince onlara dualar edip desteklerimizi göndermektir. Rize halkının desteği ile bu bekleyişi sürdürmek istiyoruz. Temennimiz en kısa zamanda zalimlerin cezalarını bulması, Mısır halkının firavunundan kurtulup Musa'sına kavuşmasıdır." şeklinde konuştu.

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(6).jpg

Son günlerde GÜL-DER’e haksız eleştirilerde bulunulduğundan konu hakkında açıklamada bulunan Gül Yetiştiren İnsanlar Derneği (Gül-Der) Başkanı Taner Erol ise, Dernek olarak kuruldukları günden beri dünya üzerindeki bütün zulümleri, haksızlıkları ve adaletsizlikleri; din, dil, ırk mezhep olarak ayırmadıklarını, hepsini bir insanlık ayıbı saydıklarını ve Asya’da ki zulmü, Afrika’daki açlığı, Batı’daki ötekileştirmeyi hep bir yürekten kınadıklarını ifade ederek, “Son günlerde Arap coğrafyasındaki zulümler karşısında yaptığımız eylemleri akıl almaz bir şekilde eleştiren bir kesimin olduğunu görmek üzüntü verici. Bazılarının Arap fobisi yüzünden biz susacak değiliz. Arap Kralları susuyor diye biz susacak değiliz. Keşke elimizden daha fazla şey gelse daha çok şey yapsak. ‘Bizler haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmayacağız’. Mynmarda, Türkistan’da, Irak’ta, Mısır’da, Suriye’de, Filistin’de ve Türkiyemizde yapılan benzeri zulümler karşısında susmadık yine de susmayacağız. Sadece Araplar için değil bütün insanlık için özgürlük istiyoruz. Bizler; başörtüsüne özgürlük dedik, sermaye eşitsizliğine, haksız gelir elde edenlere hayır dedik. Bu suç mu? Tabii ki bizi beğenmeyebilirsiniz. Peki, sizler eleştirmekten başka ne yaptınız?” dedi.

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(5).jpg

Arap kralların yapması gerekip de yapmadığı şeylerden dolayı kendilerini eleştirenleri kınadıklarını ifade eden Erol, “Biz GÜL-DER olarak hiç bir partiye, siyasi yapıya, cemaate mensup değiliz. Bizler Müslümanız ve zulmün karşısındayız. Bütün Müslümanları haksızlıklar ve zulümler karşısında birleşmeye davet ediyorum. Biz ümmet için karınca kararınca bir şeyler yapıyoruz. Bunu yaparken de asla kendi hazlarımızı ve nefsimizi önemsemiyoruz. Bunu yapmaktan Allaha sığınıyoruz. Allah! Bizi bu ayıptan korusun. Bundan önce de bundan sonrada sadece Allah rızası için çalışacağız. Hiçbir dünyevi nimet arzusu içerisinde olmadan, statü beklemeden sadece Allah rızası için… Bu açıklamamıza inanan Müslümanlardan Allah şimdiden razı olsun. Bizim niyetimiz Salih, hata yapabiliriz ama samimiyiz. Tabi ki yetersiz çalışmalarımız var daha çok çalışmalıyız. Biz PKK karşısında şehit olan gençlerimiz içinde, Arakanlı bir Müslüman için de, Orta Doğulu bir kardeşimiz içinde ağlarız, yanarız gerekirse de ölürüz. Biz önce insanız. Biz Müslümanız. Rengimiz, ismimiz sadece Müslüman…” şeklinde konuştu.

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(7).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(8).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(11).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(12).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(13).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(14).jpg

rize-rabia-nobetini-devraldi-cadir-kurdu-(15).jpg