Rize Ticaret ve Sanayi Odası ile Rize Ticaret Borsası tarafından Rize Valiliği görevinden İçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı'na atanan Seyfullah Hacımüftüoğlu’nun onuruna verilen  yemekte konuşmacılar duygu yüklü sözler sarfetti. Rize Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından Vali Hacımüftüoğlu’nun Rize’deki çalışmalarının gösterildiği sinevizyon gösterisi sırasında ise başta Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu olmak üzere bazı katılımcılar gözyaşlarını tutamadı.

Programda Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan, Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu’nun Ağabeyi Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Rize Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ömer Faruk Ofluoğlu, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Rize Vali Yardımcısı Mehmet Türk, Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ve son olarak Müsteşarlık görevine atanan Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu sırasıyla bir konuşma gerçekleştirdi.

İşte programda söz alan konukların o konuşmaları:

RTB Başkanı Mehmet Erdoğan: Sayın Valimizin Rize’den yükselerek gitmesi bizde farklı duygular oluşturdu. Üç yıl önce hangi yönden ne zaman geleceği belli olmadan farklı bir şekilde Rize’ye gelen Valimiz farklı bir şekilde yükselerek Rize’den gidiyor.

Sayın Valimiz yapmamız gerekenler konusunda bizlere önemli nasihatler verdi. Özellikle çayımızın tanıtılması açısından Rize’ye gelen misafirlerimiz ile Rize’den başka yerlere gittiğimizde  çaydan başka bir şey hediye getirmeyin diyordu. Bu Rize için önemli bir kazançtı. Bizleri dinleyen ender valilerden birisi oldu. Buradan önemli bir göreve gitmesi bizleri de mutlu etmiştir. Bizler kendisine teşekkür ediyor, yeni görevinde başarılar diliyoruz.

Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu: Böyle bir günde ailem adına aramızda bulunmanızdan dolayı teşekkür ediyorum. 16 yaş farkımız olan kardeşim hakkında konuşmak çok zor. Düşündüm bu zaman içinde Allah şahidimdir kardeşimin hiçbir eksiği yok. Allah böyle kardeşleri dostlara nasip etsin. Hatta düşmanlara da nasip etsin ki dostluk, barış ve sevgi dünyada egemen olsun. Ailede büyük abi yönetici ben olduğumdan bana karşı yönetici olmadı. Kararlıdır. Abi olarak beni onure etti. Ben yönetici vasfını mesai arkadaşlarının görüşlerine bırakıyorum. Kardeş olarak tarifi zor olmakla beraber modern bir insan olduğunu söylemekten gurur duyuyorum. Dostları olarakta sizlerin de gurur duyacağınızı ümit ediyorum.

Sevgili kardeşim; makamlar geçicidir. Makamlar kişilerin zatı ile şeref kazanır. Bu bilinç içinde yönetiminizi idarenizi devam ettireksin. Her insan amir olmak ister çünkü bunu nefis ister. Şunu unutmayalım ki biz hizmet edenlerin hizmetkarı olmalıyız ki genel kişiliğimizi kazanalım.

Prof. Dr. Hacımüftüoğlu sözlerini kardeşimin bana farklı düşünceler içinde cevaplar vereceğini düşünüyorum. Ancak kardeşimin vereceği cevaplara Erzurumlu İbrahim Hakkı Efendi'nin şiiriyle cevap veriyorum diyerek İbrahim Hakkı Efendi'nin şiirini okudu.

RTSO Başkanı Ömer Faruk Ofluoğlu:  Sayın Valimizin abisinden sonra konuşmak zor. Sayın Valimizle 3 yıl beraber çalıştık. Her projemizde yanımızda oldu. Herzaman yanımızda olacağını bildiğimizden cesaretle proje ürettik. Bizlere gösterdiği yakınlıktan ve her zaman yanımızda oluşundan dolayı teşekkür ediyorum. İçimiz buruk olsa da çok önemli bir göreve atandığından sevinçliyiz. Yeni görevinde başarılar diliyor; bundan sonraki yaşantısında ailesiyle beraber mutluluklar diliyorum.

Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı: 8,5 yıllık Belediye Başkanlığım dönemimde 3 yıl beraber çalıştık. Çalıştığım 4. Vali. Zaman zaman bazı çıkışlarım olur. Ancak Sayın Valimizle aynı kültürü paylaştığımızdan aramızda sorun olmadı. O derenin bir ucunda bense diğer ucundayım.

5-6 sel ve afetler geçirdik. Bunların 3’ünü Sayın Valimizle geçirdik. Gündoğdu’daki sel felaketinde, Ovit’teki çığda beraber çalıştık. Türkiye’de örnek gösterilecekçalışmalar yaptık. Bunlar benden mi yoksa Sayın Valimden mi kaynaklandı bilmiyorum ama biz birbirimizi iyi tamamladık. Müsteşarlık görevine gidecek olmasından dolayı bu bir veda toplantısı değildir. Zaten buradaki kalabalık O’na olan sevginin göstergesidir. İşini iyi yapmış, ilişkilerini iyi kuranlar yükselsin. Sayın Valimizin bir eksiği vardı onu da ben buradan söylüyorum ki gelecek Valimize bu talimatı versin ve kendi eksiğini gidersin. Valimizin eksiği hemşerilerime silah ruhsatı vermedi. Gelecek valiye söylesin hemşerilerime silah ruhsatı versin. Sizin eksiğinizi tamamlasın.

Rize Vali Yardımcısı Mehmet Türk: Bu akşam, Valimiz Sayın Seyfullah Hacımüftüoğlu’na veda etmek üzere burada toplanmış bulunuyoruz. Şairin; “Gitti gelmez bahar yeli, şarkılar yarıda kaldı” dediği gibi; burukluk, sevinç hepsi bir arada karmaşık duygular içerisindeyiz. Böylesi bir ayrılığın hüznü tüm Rize'yi sarmış durumda. Ama tesellimiz, Sayın Valimizin, İçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı gibi çok önemli ve kritik bir göreve atanarak meslek hayatının taçlandırılmış olmasıdır.
Saygıdeğer konuklar, uçsuz bucaksız yerlerde, yıllar boyu birbirine paralel ve destek olarak uzayıp giden rayları bilirsiniz. Üzerlerinde binlerce yolcu, yük, ümit, sevinç, ayrılık ve mutluluk taşırlar. Her hava şartına birlikte karşı koyar, her olumsuzluğu birlikte omuzlarlar. Hedefe ulaşmada en önemli etken rayların bu paralelliğidir. Paralelliğin bozulması ufukların kararması demektir.

Böylesi bir metofordan neyi kastettiğim sanırım yapacağım değerlendirmelerden sonra daha iyi anlaşılacaktır:

Valimiz Sayın Seyfullah Seyfullah Hacımüftüoğlu ile göreve başladıkları ilk günden bugüne birlikte çalışma mutluluğuna ermiş biri olarak, naçizane şu değerlendirmeleri ifade etmeyi kendime bir görev addediyorum: Sayın Valimizin en bariz vasfı “analitik bir zihin” yapısına sahip olmalarıdır. Kendileri tam bir akıl insanıdır. Olayları kritik etme ve rasyonellik en bariz özelliklerindendir. Ama aynı zamanda da bir gönül insanıdırlar. Kalp enginlik ve derinliği ile aklı aynı potada damıtarak “basiret” ufkuna yükselmeyi başarabilmiş nadir yöneticilerden olduğuna inanıyorum.

Bir diğer özelliği;”komplekssiz” bir insan oluşlarıdır. İnsanlara değer verirler. Amir-memur ve insan ilişkileri; interaktif bir karakter taşır. Sayın Valimizin yönetim üslubunda “sevgiye dayalı bir saygı” anlayışı esastır. Kimseyi ezmez, aşağılamazlar. Dengeyi, ölçüyü kıvamında dizayn ederler. Bilindiği üzere yönetimde; sevgisiz bir saygı korku ve uzaklaşmaya, saygısız bir sevgi ise laubaliliğe yol açar.

İnsanlar hayatı boyunca “var olma” mücadelesi verirler. İnsanın doğuştan getirdiği en asil duygu; “varlığının olabildiğince farkında olma, kendini kanıtlama ve varlığını sürekli kılma” güdüsüdür. Kariyeri, etiketi makamı, titri, statüsü ne olursa olsun, genel olarak insan, bütün bir ömrü boyunca aslında bu temel ihtiyacın tatmini için çabalar durur. Zimnen çevresindeki insanlara şunu haykırır: “Ey insanlar lütfen beni fark edin, bana değer verin, beni sevin, takdir edin, bana saygı gösterin.” Çoğu zaman da maske takar, insanlardan kaçar. Farkında değildir ama kaçtığı kişi aslında kendisidir. Sıraladığım bu güdüleri doyurulmayan insanlar; çevresindeki insanlarla sağlıklı bir iletişime geçemezler. Kıskanç olurlar, ezikliklerini başkalarını ezerek telafi etmeye çalışırlar. Başarıyı hazmedemezler. Çevrelerini refüze etmeye uğraşırlar. Kapris yaparlar. Kimliksiz ve kişiliksiz olurlar.

Tüm bunları anlatmaktan maksadım; “sağlıklı bir yönetim için sağlıklı bir kişiliğin zaruret”ini ortaya koymak içindir. Oysa önemli olan şu “gök kubbenin altında hoş bir sadâ” bırakabilmektir. Unutulmamalıdır ki “yerin altı, sağlığında iken kendini vazgeçilmez zannedenlerle doludur.”

Sayın Valimizle çalışan hemen herkesin ortak kanaati şudur ki, yukarıda sıraladığımız komplikasyonların hiç birini kendilerinde görmeniz mümkün değildir. Onun “aurası” pozitif enerji ile yüklüdür.

Tüm meslek hayatım boyunca en huzurlu çalışma iklimini kendilerinin yanında bulduğumu bir hakkın teslimi olarak ifade etmek isterim. 

Yukarıda sıraladığım kişilik ve karakter özelliklerine “merhamet” ve “adalet” duygularını da ekleyip Sayın Valimizin liderlik özellikleriyle bir araya getirdiğinizde ortaya çıkan kavram ise “sinerji” olgusudur.

“Rize başarısı”'nın altındaki temel dinamik de budur zaten. Sayın Bakanım, Sayın Valim, çok değerli konuklar, Rize'miz özellikle son yıllarda hemen her alanda büyük atılımlar gerçekleştiren bir il konumundadır. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan turizme, tarımdan köye yönelik hizmetlere varıncaya değin pek çok alanda başarı grafiği yükselen bir trend göstermektedir. Bölgenin hatta Kafkasların Eğitim, Turizm, Sağlık merkezi ve Organik Tarım Şehri olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Hedefleri; Ülkemizin 2023 vizyonuna paralel olarak belirlenmektedir.

Kaydedilen transformasyonda en büyük pay, hiç kuşkusuz yakın ilgi, direktif ve her türlü destekleriyle Sayın Başbakanımız ve Sayın Bakanımıza aittir. Sayın Valimizin bir orkestra şefi maharetiyle; kamu ve özel sektör, vatandaş ve sivil toplum enstrümanlarını biraraya getirerek sergiledikleri liderlik sayesinde Rize'miz bugün bir 'marka kent' halini  almıştır.

Bu tespitin en büyük delili, daha yakın bir geçmişte Sayın Başbakanımızın da teşrifleriyle; yaklaşık yatırım maliyeti 425 trilyon lirayı bulan 1944 projenin hizmete açılmış ve Rize'nin yüz yıllık rüyası Ovit Tünellerinin temellerinin atılmış olmasıdır.

Sayın Valimizin hizmet ve proje üretirken önem verdikleri bir diğer hususta; Çevre ve doğanın korunmasına yönelik göstermiş oldukları duyarlılıktır. İnsanoğlunun doymak bilmeyen ihtiraslarına karşı kendilerini koruyamayan tüm canlıların da “hayat hakları”nın var olduğuna vurgu yaparak “onların da Valisi” olduklarını her vesile ile bizlere ifade etmişlerdir.

Eğitime, öğrencilere yapılan yatırımlar geleceğin inşası adına ne kadar önem taşıyorsa çevrenin, doğanın korunmasına yönelik yapılan her çalışmanın da aynı ölçüde saygıyı hak ettiği anlayışını esas alan bir Valilik sergilemişlerdir.

Sayın Valimiz, hatasızlığı esas alan mükemmeliyetçi bir anlayışta değildir. Kendileri için önemli olan husus hataları tekrarlamamak, rehberlik ve yol göstericilik yapmaktır. Aksi durum, stres anksiyete ve gerilim demektir ki bunlar da temel başarısızlık faktörleridir.
Jorge Luis Borges 'in çok bilinen şiiri şu dizelerle başlıyor: 'Eğer yeniden başlayabilseydim yaşama, ikincisinde daha çok hata yapardım! Kusursuz olmaya çalışmazdım. Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar çok az şeyi ciddiyetle yapardım.'
Sayın Valim! hata ve kusurlarımıza göstermiş olduğunuz anlayıştan dolayı size şükranlarımızı sunuyoruz.

Şu bir hakikat ki 'kozmik entropi kanunu' gereğince hepimiz ve herşey ölümlü ve fanidir. Makamlar geçici eser ve hatıralar kalıcıdır. Bir gün hepimiz bu diyarlardan geçip göçeceğiz. Yukarıda da ifade ettiğim gibi önemli olan 'hoş bir sada' bırakabilmek, karanlıkta kalanlara ışık olabilmektir. Unutmamak gerekir ki; “bir mum başka bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez”.

Ben en içten duygularımla tanıklık ediyorum ki, siz hem eserlerinizle hem de hatıralarınızla kalıcı izler bırakarak, sayısız meşaleler yakarak buradan ayrılıyorsunuz.
Ama biz biliyoruz ki, bu ayrılış yalnızca bir “makas değiştirme” ve “vites büyütmek”ten ibaret. İnanıyoruz ki Ankara'da gerek mülki idarenin gerekse ülkemizin kronikleşmiş problemlerinin çözümü noktasında çok önemli rolleriniz olacaktır.

Sayın Valim, Sayım Müsteşarım; bu duygu ve düşüncelerle, tüm mülki idari camiası adına yeni görevinizin tekrar hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyor, ailenizle birlikte sağlık, başarı ve mutluluk dileklerimle saygılar sunuyorum. Sizi unutmayacağız, hakkınızı helal ediniz. Yolunuz ve bahtınız açık olsun.    

Samsun Valisi Hüseyin Aksoy: Seyfullah Beyin müsteşarlığa atanmasının dışında 32 yıllık arkadaşı olarak bugün burada bulunuyorum. 1980 yılında fakülte 1. Sınıfın ilk yılında tanıştık. Kesintisiz arkadaşlığımız devam etti. Kaymakam adaylığını beraber yaptık. Aynı ilde kaymakam adayı olduk. Sürekli birbirimize gidip geldik. Meslekteki birlikteliğimiz askerlikte de devam etti ve aynı yerde askerlik vazifemizi gerçekleştirdik. Çok özel anılarımız oldu. Bu anılarımızdan biri ise O evlendiğinde O’nun düğün arabası benim arabamdı. Ben evlendiğimde ise benim düğün arabam O’nun arabasıydı.Kardeşler arasında kırgınlıklar olsa da32 yıllık arkadaşlığımız döneminde en ufak bir tartışmamız olmadı. Bu benden ziyade O’nun insancıl ve burada ifade edemeyeceğim kadar çok olan diğer özellikleridir. Bir insan görev yaptığı yerde insancıl yönleriyle anılır. Sayın Müsteşarımız görev yaptığı yerlerde takdire şayan işler yaptı. Kriz döneminde, afet döneminde yöneticilik yapmak iyi bir yöneticinin vasfıdır. Bu dönemlerdeki yöneticiliğiniz iyi bir yönetici olup olmadığınızı ortaya koyar. Rize Belediye Başkanımızın da dediği gibi Sayın Valimizin bu dönemlerdeki yöneticilikleri O’nun iyi bir yönetici olduğuna işaret olup bu yöndeki çalışmalarına basın aracılığıyla şahit olduk.

Bizlerin mesleğimizin zirvesi olan İçişleri Müsteşarlığı önemli bir görevdir. Sınıf arkadaşım, en yakın dostumun bu göreve atanmasından büyük mutluluk duydum. Sizlerin de mutluluk duyduğunuzu ümit ediyor ve yeni görevinde başarılı olacağına inanıyorum. Devletin şefkat eli Onda. İnsancıl özelliği Onda. Burada sayamayacağımız kadar özellik Onda. Buradaki kalabalık bunun göstergesidir. Bu geceyi düzenleyenlere teşekkür ediyorum. Sayın Müsteşarıma tekrardan yeni görevinde başarılar diliyorum.

Samsun Valisi Hüseyin Aksoy’dan sonra ise Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ile Rize Valisi (İçişleri Müsteşarı) Seyfullah Hacımüftüoğlu konuşmalarını gerçekleştirdi. Sayın Bakanımızın konuşmasına daha önce haberlerimizde yer verdiğimizden tekrardan yer vermiyor ancak Sayın Müsteşarımız Rize Eski Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu’nun konuşması ise detaylı olarak habere hazırlandığında bu sayfalardaki yerini alacaktır.

Öte yandan programa Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Rize Milletvekili Nusret Bayraktar, Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu’nun Ağabeyi Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Ablası Emine Değirmenci, Kızı Beyza Hacımüftüoğlu, Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgereneral Hacı Abdullah Doğan, Artvin Valisi Necmettin Kalkan, Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık ve Eşi, Giresun Valisi Dursun Ali Şahin, Ordu Valisi Orhan Düzgün, Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ve Eşi, Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda, Gümüşhane Belediye Başkanı Mustafa Canlı, Rize Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Nazmi Turan Okumuşoğlu, Bakan Yazıcı’nın kardeşi işadamı Mahmut Yazıcı, Rize Garnizon Komutanı Jand. Albay Turhan Talu, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Cumhuriyet Savcısı Atilla Aslan, Ak Parti Rize İl Başkanı Hikmet Ayar, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Yılmaz, Baro Başkanı Avukat Ateş Hatinoğlu, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektör Yardımcıları, Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, Rize Vali Yardımcıları, Rize İl Özel İdaresi Genel Sekreteri-Pazar Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney ve Eşi, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Yenice, İl Milli Eğitim Müdürü Saffet Yıldırım, İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Tepe, Kültür ve Turizm İl Müdürü İsmail Hocaoğlu, İl Müftüsü Yusuf Doğan, Yusuf Karaali Diyanet Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Bilgin, Rize Valilik Personeli, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ömer Faruk Ofluoğlu, Serbest Mali Müşavir Oda Başkanı Muammer Berberoğlu, Rize ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan, Trabzon Vali Yardımcıları, Of, Sürmene, Araklı, Çaykara kaymakamları, Trabzon ve Artvin İl Genel Sekreterlerinin yanı sıra Rize Belediye Başkan Yardımcıları, ilçe belediye başkanları, kaymakamlar, il ve belediye meclis üyeleri, daire müdürleri, Rize STK’larının başkan ve yöneticileri, işadamları, siyaset, spor, sanat camiası, Rize esnafı ve çok sayıda davetli katıldı. Ak Parti Rize Milletvekili Hasan Karal ise Ankara'da TBMM çalışmalarına katıldığından dolayı programa katılamazken telgraf gönderdi.

İLGİLİ HABERLERİMİZ

Rize Valisi (Müsteşar) Seyfullah Hacımüftüoğlu Rize'den Ayrıldı

Rize Valisi Kırdı Geçirdi! - VİDEO İZLE

FOTOĞRAFLARI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ...

Rize Böyle Bir Uğurlama Görmemişti

Rize, Valisi'ni 4 Dörtlük Uğurladı !