Rizeli’nin Tepkisini Yok Saydı Peçeteye Devam Edeceklerini Açıkladı

Rizeli’nin Tepkisini Yok Saydı Peçeteye Devam Edeceklerini Açıkladı
Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, 2. Sürgün çay dönemiyle uygulamaya soktuğu peçeteli alıma tepki gösteren ve Rize’de yürüyüş düzenlemek için harekete geçen çay üreticisinin tepkisini yok saydı.

Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu’nun 2. Sürgün çay dönemiyle uygulamaya soktuğu peçeteli alıma tepki gösteren ve Rize’de yürüyüş düzenlemek için harekete geçen çay üreticisinin tepkisine rağmen Çaykur Genel Müdürü Sütlüoğlu halkın ve üreticinin tepkisini yok saydı peçete uygulamasına devam edeceklerini açıkladı.

Sütlüoğlu, su firesi uygulamasına ilişkin olarak su kesintisi uygulamasını alay ve istismar etmeye çalışanlar olduğunu söyledi.  Çayda peçete uygulamalı su firesi belirlemenin üreticinin lehine olduğunu belirten ve geçmişte yapılan yanlışları sürdürmeyeceklerini anlatan Sütlüoğlu, şunları kaydetti: "Vatandaşı mağdur eden uygulamalara devam etmeyeceğiz. Biz doğru olanı yapacağız. Bizim hedefimiz ÇAYKUR'u demode bir kuruluş olarak devam ettirmek değil, ÇAYKUR'u en modern seviyede işletmecilik uygulamalarının yapıldığı iddialı modern bir işletme haline getirmektir. Biz bunu yapıyoruz. ÇAYKUR'u, bir dünya şirketi yapmak için çalışıyoruz. Dünyanın en üst seviyelerindeki şirketlerle ve en iyi derecede rekabet ediyoruz."

Sütlüoğlu yaptığı açıklamada, su firesi uygulamasına ilişkin olarak ise su kesintisi uygulamasını alay ve istismar etmeye çalışanlar olduğunu ve aklı başında insanların bile bunu yaptığını söyledi. Doğru olanı herkesin desteklemesi gerektiğine işaret eden Sütlüoğlu, "Alımlarda, çay bezleri açılmadan alınsın isteniyor. Ben bu mala para veriyorum tabii ki görüp alacağım. Çayın içinde yüzde 70-80 su var. Biz bunun bünyesindeki suyu almıyoruz. 'Bünyesindeki su kaybolmasın' diye ısıtıcı kullanmadık. Bizim amacımız çay dışındaki yağmur sularının çaydaki oranını tespit edip düşmektir." diye konuştu.

Sütlüoğlu, çayın en ideal şekilde üretilebilmesi için uygulamaya devam edileceğini ifade edip, “Bu sistemde çok özel bir hassas bir terazi kullanılıyor. Üreticinin çayından aldığımız numune ilk önce kaba suyundan arındırılıp ardından kağıt havlu ile kurulanıyor. Bir üretici en fazla beş dakika bekliyor. Bunda bu kadar rahatsız olunacak ne var. Beklemek gerekiyorsa bekleyeceğiz. Bu terazi adaleti sağlıyor. Bu adaletin terazisidir. Bu uygulama, doğru bir uygulamadır.  Geçmişte bu teknoloji olmadığı için hiç ölçüm ve tespit yapılmadan yüzde 10 fire uygulanmış. Bugün bu imkanlar var, neden kullanılmasın. Numune alınan ıslak çaydaki ıslaklığı hijyenik temizlik malzemesi olan kağıt havluyu bu yöntemde kullanıyoruz.  Bunu mizah konusu yapan aklı evveller, kağıt havlu uygulamasını alay konusu yapmaya çalışan gafiller var. Çok garip bir algı operasyonu yürütülüyor. 'Peçete ile çayı kurutuyorlar' diyorlar. Elini, yüzünü ve ağzını sildiği peçete ile çayı kurutsak ayıp mı? Müstahsilin avukatı ve savunucusu biziz. Bu politikalarımızın odağında üreticilerimiz var. Onların mağdur olmamasını esas alırız. Bu uygulamaya devam ederek çayımızı en ideal şekilde üreteceğiz, işleyeceğiz ve dünyaya en kaliteli şekilde pazarlayacağız” dedi.