Safra Kesesi Hastalıkları Kadınlarda Daha Çok Görülüyor

Safra Kesesi Hastalıkları Kadınlarda Daha Çok Görülüyor
Avrasya Hospital Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Urlu, safra kesesi rahatsızlıklarının genellikle 40 yaşından büyük kadınlarda daha yaygın olduğunu ve ameliyatsız bir çözümü olmadığını belirtti.

- Avrasya Hospital Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Urlu, safra kesesi rahatsızlıklarının genellikle 40 yaşından büyük kadınlarda daha yaygın olduğunu ve ameliyatsız bir çözümü olmadığını belirtti.

Karaciğerden salgılanan safrayı depolaması, yoğunlaştırması ve gerekli aralıklarla on iki parmak bağırsağına salgılaması gereken safra kesesi sisteminin bozulması durumunda karnın içinde, ön kısmında ve kaburgaların arkasında şiddetlenen ve yavaşlayan ağrılar oluşacağını belirten Avrasya Hospital Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Urlu, safra kesesi rahatsızlığı ile çok sık karşılaştıklarını belirtti. Safra kesesinin sindirimini kolaylaştırman sisteme katkı sağladığını ifade eden Op. Dr. Hüseyin Urlu, “Safra kesesi, karaciğerin altında yaklaşık olarak 50 ml büyüklüğünde bir organ ve karaciğerde yapılan safranın depolanmasını sağlıyor. Yemek yedikten sonra sindirimin sağlanabilmesi için safranın bağırsaklara atılması gerekiyor. Ama bazen safra kesesi içinde taşların ve iltihapların oluşması ya da kanalların tıkanıp sarılık oluşması gibi hastalıklara sebep olabiliyor. Bu hastalıklar özellikle 40 yaşı civarındaki kadınlarda erkeklerden daha çok görünüyor” şeklinde konuştu.

Safra kesesi rahatsızlıklarının ciltte ve gözaltlarında sarılık yapabildiğine dikkat çeken Urlu, “İltihabın kanallarda yaptığı daralmalar ya da taşın safra yollarındaki herhangi bir yerde tıkanma medyana getirmesi, sarılığa neden olabiliyor. İltihaplardan sonra safra kesesinin etrafında apseler olması, kesenin yırtılması, şiddetli ateş ve titreme, karnın içine iltihabın akması ve safra yollarının iltihaplanması gibi bulgular oluşabiliyor. Ya da iltihap pankreas kanallarına geçebiliyor ve orada pankreatit dediğimiz ciddi hastalıklar oluşabiliyor. Genellikle bu gibi durumlarda acilen teşhis koymak ve diğer hastalıklardan ayırt edip ona göre tedavisini yapmak gerekir” ifadelerini kullandı.

“TEDAVİ ÖNCELİKLE CERRAHİDİR”

Safra kesesi rahatsızlıklarında erken teşhisin önemine değinen Urlu, “Eğer fazla komplikasyon oluşmamışsa yapılacak tedavi daha kolaydır. Tedavi öncelikle cerrahidir. Yani genellikle bu tür hastalar, ameliyatla tedavi ediliyor. Ultrason, MR, Tomografi ve ERCP yöntemleri ile safra taşı teşhisleri tamamlanabiliyor. Avrasya Hospital’da 15 senedir, cihaz donanımı ve tecrübeli hekimlerimiz ile safra kesesi rahatsızlıkları için hizmet veriyoruz. ERCP, MR, BT, Ultrason ve patolojik tetkikler ile endoskopik ve laparoskopik olarak ameliyatlar yapabiliyoruz” dedi.