Sedat Peker: Bizi Koalisyon Belasından Kurtaracak Olan En Doğru Reçete...

Sedat Peker: Bizi Koalisyon Belasından Kurtaracak Olan En Doğru Reçete...
Rizeli ünlü işadamı Sedat Peker, başkanlık sisteminin milletimizin genetik kodlarına en uygun sistem olduğunu ifade ederek, başkanlık sisteminin bizi milletçe koalisyon belasından kurtaracak olan en doğru reçete olduğunu kaydetti.

Ünlü İşadamı Sedat Peker, sosyal paylaşım sayfalarından  bugün yaptığı açıklamada geçmişte oluşan koalisyon hükümetlerinin ülkede intihar olayları ile fuhuşu artırdığının bilinmesine rağmen son günlerde koalisyon hükümetlerinin demokrasinin güzelliği olduğu komedisinin de sohbetlerde yeniden alevlendirilmeye başlanarak ülkeyi tekrardan eski karanlık günlerine döndürmek isteyenlere fırsat verilmemesini istedi. Peker, açıklamasında ayrıca milletimizin genetik kodlarına en uygun sistem olan başkanlık sisteminin bizi milletçe koalisyon belasından kurtaracak olan en doğru reçete olduğunu ve başkanlık sisteminin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

İşte Sedat Peker’in bugünkü o paylaşımı:

Kıymetli dostlarım,

Mübarek Cumanızı kutluyor, bu kutsal günün var olan onur ve şerefinizi çoğaltarak devam ettirmesini Yüce ALLAH'tan diliyorum.

Malum seçim zamanı yaklaştıkça yapılan sohbetlerin geneli de bu yönde oluyor. Son günlerde koalisyon hükümetlerinin demokrasinin güzelliği olduğu komedisi de tekrardan bu vesile ile sıkça sohbetlerde yer bulmaya başladı.

Benim bu konudaki duruşumu zannediyorum ki beni tanıyan bütün herkes bilmektedir. Ancak koalisyon hükümetleri konusunda Pollyannacılık oynayan bu arkadaşlara bazı şeylerin tekrardan hatırlatılması gerektiğine inanmaktayım.

Ortaokula giderken, Raci isminde Bingöllü bir arkadaşım vardı. Maddi durumu oldukça sıkıntılı bir ailenin çocuğuydu. Kendisi karakter olarak o yaşında bile adam gibi bir adamdı. Okul yıllarından sonra yollarımız ayrıldı. Ancak başarılarını duydukça hep gururlanırdım. Başarılı bir müteahhit olmuştu. 1990’lı yılların sonunda, 2000’li yılların başında ekonomik işleri koalisyon hükümeti zamanında darmadağın olduğu için, ben cezaevindeyken de borçlarını ödeyemediğinden dolayı intihar ettiği haberini almıştım. Mekânı cennet olsun. Şerefli bir adamdı. Ancak o dönem koalisyon hükümetlerinin başarısızlığı yüzünden intihar eden yalnızca Bingöllü Raci değildi. Kim bilir ne vatan evlatları canına kıydı. Keşke istatistikler açıklansa da sayıları öğrenebilsek.

Yine o dönemlerde istihbaratta görevli olan bir tanıdığımın sözünü size aktarmak isterim. Ben sadece Ruslarda ve diğer milletlerde fuhuş bu kadar yaygın zannederdim. Şu ekonomik kriz dönemindeki fuhuş rakamlarını açıklasak inanın ki ülke de herkes birbirinin yüzüne şüphe ile bakacak bir hale gelir. Fuhuş rakamları o kadar yükseklere tırmanıyor demişti. Hangi kadın bir şeyler karşılığında bedenini satmaktan zevk alır (Hangi milletten olursa olsun hiçbir önemi yok.) dünyadaki hiçbir kadın bundan zevk almaz. Koalisyon hükümetleri zamanındaki krizde ülkemizdeki fuhuş sayısının ne kadar çoğaldığını keşke istatistiklerden ibret olsun diye öğrenebilsek.

ALLAH aşkına bugünleri bir tek ben mi yaşadım? Benden başka kimse yaşamadı mı? diye bazen gerçekten merak ediyorum. Halen daha birilerinin nasıl olurda koalisyon hükümetlerinin iyi bir şey olduğunu söyleyebildiklerine gerçekten inanamıyorum.

Size en son bir şey daha söylemek isterim. O dönemler ülkedeki belli aileler bütün ihaleleri alıyorlardı. Gazeteleriyle hedef gösterdiği kişilerin üzerine devletin savcılarını, polislerini de yönlendirerek, itibarını bitiriyor, sonra da imha ediyorlardı. Ülkemizde artık bir Cumhurbaşkanı seçilmesinin imkansız hale geldiğini yapılan haberlerle halkı inandırdıktan sonra bir gün Ertuğrul Özkök isimli gazeteci benim Cumhurbaşkanı adayım Aydın Doğan diye bir yazı yazarak, bir haber yapmıştı.

Şu an yaşı genç olan arkadaşlarımız belki buna inanmayacaktır. Ancak elinizin altında internet var, araştırıp okuyun. İtalya’daki Berlusconi modelini uygulayıp, başımıza Aydın Doğan’ı getireceklerdi.

Ancak her zaman söylediğim gibi şunu hep unutuyorlar; bu milletin binlerce senelik devlet geleneği var. Açta kalsa, açıkta kalsa, asla ve asla böyle bir dayatmaya teslim olmayacağını öngöremiyorlardı.

TÜRK milletini tanımamış olmaları milletimizin ayıbı asla değildi. Bilakis, hizmetkarlığına soyunmuş oldukları siyonist, emperyalist güçlerin ayıbıydı. TÜRK milletini bazı dönemlerde fakir düşürmek, zora sokmak, ona zulmetmek belki mümkündü. Ancak onu küçültmek asla mümkün değildi, bu şer güçler bu gerçeği yaşayarak, tecrübe ederek, öğreneceklerdi. Bunu tarih dün kanıtlamıştı, bugünde kanıtladı, gelecek nesillerde de mutlaka kanıtlayacaktır. Kıymetli dostlarım, başkanlık sistemi bizim milletimizin genetik kodlarına en uygun sistemdir. Başkanlık sistemi bizi milletçe koalisyon belasından kurtaracak olan en doğru reçetedir. Bu konu da yapılan en büyük hata partilere veya kişilere takılarak, yaptığımız hatadır. Bu seçimde başkanlık seçiminden yana tavır koyduk diye ömür boyu aynı partiyle aynı kişilerle yola devam etmek zorunda değiliz.

Biz halkız, biz milletiz, kısacası gücün sahibi biziz. Bizim doğrularımıza uygun davranmazlarsa bir dahaki seçimde oy vermeyiz. Kim hak ederse o zaman da oyumuzu ona veririz. İntihar eden Raci kardeşimizin hatırasını, istemeden fuhuşa düşen kardeşlerimizin hatırlarını, köşe yazarlarının patronlarını, bu millete Cumhurbaşkanı adayım diye dayatmalarını asla unutmamalıyız. Başkanlık sistemini kişiler için, partiler için değil; kendimiz için, ailemiz için, milletimiz için mutlaka istemeliyiz ve getirmeliyiz.

BİR UMUTTUR YAŞAMAK

SEDAT PEKER