Sedat Peker: Önder Aytaç ile Emre Uslu, MOSSAD'ın Uşaklarıdır

Sedat Peker sosyal medya hesaplarından bugün yaptığı açıklamada Taraf Gazetesi yazarları Önder Aytaç ve Emre Uslu'ya çok sert bir şekilde cevap vererek, Aytaç ile Uslu'nun İsrail Devletinin İstihbabarat örgütü olarak bilinen MOSSAD'ın uşakları olduğu iddiasında bulundu.

Sedat Peker açıklamasında; ''Bizim yaş grubumuz, eski adıyla hizmet hareketini Latif Erdoğan’ın 1978 yılında piyasaya çıkardığı ön yüzü yeşil renkli olan ALTIN NESİL kitapçığıyla sevdik. Latif Erdoğan gibi dava adamları cemaatten pasifize edilip sizler gibi MOSSAD uşakları hizmetin içinde yönetimi ele geçirince de (yani paralel yapıyı oluşturunca) Türk-İslam davasına inanmış her insanın yapacağı gibi hepimiz sizden nefret ettik. '' dedi.

İşte Sedat Peker'in O Açıklaması;

Kıymetli dostlarım,

Şahsıma sözlü saldırılarda bulundukları için paralel yapıyla ilgili bir kaç yazı yazınca paralel yapının kalemşörlerinden Önder AYTAÇ; “SEDAT PEKER’i kim konuşturuyor? “ anlamına gelen bir tweet paylaşmış.

Bu şahsın, beni kimin konuşturduğunu anlayamamış olması kendi ayıbıdır. Ancak ben yine de bu şahsın meramını gidermek isterim. Emre USLU’nun ve senin ben cezaevinden tahliye olduktan sonra şahsımı hedef alan bazı tweetleriniz, Organize Suçlar Eski Şube Müdürü Nazmi’nin televizyon televizyon gezip, benim aleyhimde konuşmalar yapması, son olarakta paralel yapının bilgi deposu olarak adlandırılan Fuat Avni isimli hesaptan şahsımla ilgili kötü ve iftiralarla dolu tweetlerin atılması, benim sabrımın sonlanmasını ve bu konuşmaları yapmamı sağlamıştır.

Son zamanlarda müttefiklik yaptığınız Şefkat ÇETİN ve avanesinin aynı ruh ikizileri gibisiniz. O şahıs da Cennetmekân Ünal OSMANAĞAOĞLU’nun cenazesine yolladığım çelengin üzerinde ki ismimin yazılı olduğu kağıdı söktürtmüştü. Bunun akabinde MHP Genel Merkezi’ne yolladığım; “Eğer bu yapılan soysuzluk sizle ilgili değilse bir kaç satırlık açıklama yaparak bu hatayı düzeltin.” notuma 15- 20 gün sessiz kalmışlardı. “Buyurun davetiniz üzerine arenaya geldim.’’ dediğimde ve gerçeklerle ilgili yazılar yazmaya, konuşmalar yapmaya başladığımda ise Şefkat ÇETİN ve avanesi emirlerinde olan sahibinin sesi yazarları ile ‘’SEDAT PEKER’i Ak Parti konuşturuyor?’’ diye yaygaraya başlamışlardı.

Siz beni galiba başkalarıyla karıştırıyorsunuz. Yoksa sizin bulunduğunuz yerden bakınca ben ezik gibi falan mı duruyorum? Hem aleyhimde tweetler atacaksınız, televizyonda konuşmalar yapacaksınız, ben cevap verdiğimde ise ‘’Sedat PEKER’i kim konuşturuyor?’’ diyeceksiniz. (Gerçekten el insaf.) Sizin gibi insanları tanıdıkça utanma duygusunun tüm dinlerin ve toplulukların kültüründe ortak bir payda olduğuna olan inancımı yitirmeye başladığımı özellikle belirtmek istiyorum.

Psikiyatride ‘’Stockholm Sendromu’’ diye bir tanı vardır. Bu sendromun kısaca açıklaması; kaçırılan kişinin kendisini rehin alan veya eziyet eden kişiye karşı sevgi duyma hali olarak kabul edildiği yönündedir.

Gençliğimin ilk yıllarından bu yana, size her alanda iyilik yaptım ve bunun karşılığında sizlere sadece, ‘’Ahirette imanıma şahit olursanız sevinirim.’’ dedim.

Ancak ben size ne kadar iyilik yapsam da siz her fırsatta şahsıma el altından kötülük yaptınız. Sonrasında ise pişkin pişkin haberiniz yokmuş gibi davrandınız. Yani uzman olduğunuz şeyi (takiye) yaptınız.

Stockholm Sendromu yaşamadığımı hepinizin bilmesini ve bunu kafanıza iyice yerleştirmenizi isterim. Şunu sakın unutmayın ben ezik değilim. Bana bu güne kadar kim ne yaptıysa ama er ama geç mutlaka karşılığını veririm ve bu gerçeğin ben yaşadığım sürece de hiçbir zaman da değişmeyeceğini bilmenizi isterim.

Bizim yaş grubumuz, eski adıyla hizmet hareketini Latif ERDOĞAN’ ın 1978 yılında piyasaya çıkardığı ön yüzü yeşil renkli olan ALTIN NESİL kitapçığıyla sevdik. Latif ERDOĞAN gibi dava adamları cemaatten pasifize edilip sizler gibi MOSSAD uşakları hizmetin içinde yönetimi ele geçirince de (yani paralel yapıyı oluşturunca) Türk-İslam davasına inanmış her insanın yapacağı gibi hepimiz sizden nefret ettik.

BİR UMUTTUR YAŞAMAK

SEDAT PEKER