'Sedat Peker, Veli Küçük'ün ayakçısıdır'

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, sanık ve avukatların, tanık ifadeleri ve dosyaya gelen delillere ilişkin beyanda bulunmaları için kendilerine süre verilmesi yönündeki talebini değerlendirdikten sonra aldıkları ara kararı açıkladı.

Buna göre mahkeme heyeti, en son 28-29 ve 30 Mayıs 2012'deki duruşmalarda talep ve beyanların alındığını, ardından devam edilen duruşmalarda da her gün, iki günde bir, haftada bir ve daha sonra da hemen hemen her ay periyodik olarak talep ve beyanların alındığını, sanık ve avukatların, dosyaya gelen deliller ve dinlenilen tanıklarla ilgili beyanda bulunduklarını belirtti.

Sürenin, sanık ve avukatların, 30 Mayıs 2012'den sonra dinlenilen tanıkların beyanlarına ve bu arada dosyaya gelen delil ve belgelere karşı diyeceklerinin bildirilmesi için verildiğini ifade eden mahkeme heyeti, sanık ve avukatların dinlenilen tanıkların ardından da beyanda bulunmak istediklerini kaydetti.

Mahkeme heyeti, tanıkların dinlenilmesi sırasında hazır bulunan sanıklar ve müdafilerine itiraz ve soru sorma hakkı sağlandığını vurgulayarak, verilen sürenin yeterli olması nedeniyle bu konudaki talep ve itirazı reddetti.

Duruşmada söz alan tutuklu sanık Tuncay Özkan'ın avukatı Ahmet Çörtoğlu, dünyada ceza yargılamasında savunma daha fazla genişlerken, 4 yıldır süren bu yargılamada savunmanın her geçen gün haklarını kaybettiğini söyledi.

Çörtoğlu, mahkemenin bu kararının savunma hakkının kısıtlanması anlamına geldiğini ifade etti.

-Veli Küçük-

Tutuklu yargılanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük de davanın Tuncay Güney'in beyanlarına dayandırıldığını ve kim olduğu herkes tarafından bilinen gizli tanık ifadesiyle Danıştay cinayeti dosyasının bu davayla birleştirildiğini söyledi.

Küçük, tanık ve dosyaya giren delillerle ilgili beyanda bulunmayacağını şu şekilde ifade etti:

''Anlaşılmaz bir şekilde 5 yıldan bu yana bitmek bilmeyen, yüzlerce yıla tekabül eden, 300'ü aşkın geceli gündüzlü devam eden, makul yargılama miadını çoktan doldurmuş dava sürecinde hala 'maddi gerçeği arıyoruz' denilebiliyorsa, aslında ceza kararları yazılmış olan, altı doldurulmaya çalışılan, hukukta yeri olmayan, ne olduğu henüz anlaşılamamış, bana lütfettiğiniz 15 dakikanın hiçbir işe yaramayacağını bildiğim için kullanmak istemiyorum.''

Kimseye ceza verilmediğini belirten Başkan Özese de ''Yargılama devam ediyor'' dedi. Küçük'ün ''Yazılı o'' sözleri üzerine Özese, ''O sizin yorumunuz'' diye konuştu.

-''Silahları Veli Küçük verdi'' iddiası-

Daha önce duruşmalardan men cezası verilen tutuklu sanıklardan Osman Yıldırım'a da tanık beyanlarına karşı söyleyecekleri soruldu.

Yıldırım, Danıştay saldırısında kullanılan Glock marka silahların Alparslan Arslan'a Veli Küçük'ün talimatı üzerine verildiğini iddia etti. Yıldırım, Sedat Peker'in adamlarından İbrahim Gümüştekin'e telefon eden Küçük'ün, silahları Arslan'a teslim etmesi talimatını verdiğini öne sürdü.

Yıldırım, ''Sedat Peker, Veli Küçük'ün ayakçısıdır, çantacısıdır'' diye konuştu.

Mahkeme Heyeti Başkanı Özese, Yıldırım'ın, Danıştay saldırısında kullanılan silahların Arslan'a satılmadığını, verildiğini iddia ettiğini belirterek, silahların nereden temin edildiğini bilip bilmediğini sordu.

Yıldırım da silahlarla ilgili dosya sanıklarının ifadelerini inceleyerek böyle bir kanaate vardığını söyledi.

Duruşma yarına ertelendi.

-Yarınki duruşmada Taşdeler dinlenilecek-

Bu arada, davanın yarın görülecek duruşmasında, hakkında yakalama emri bulunan sanıklardan YAŞ üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler'in tedavi gördüğü Ankara GATA'ya video konferans yöntemiyle bağlanılarak, savunması alınacak.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 8 Ağustos 2011'de hakkında yakalama emri çıkardığı Taşdeler'in, Ağustos 2011'den bu yana rahatsızlığı nedeniyle Ankara GATA'da tedavisi devam ediyordu.

Mahkemenin kararı üzerine, mevcut rahatsızlığının tespitinin yapılması için Yenibosna'daki Adli Tıp Kurumu'nda 25 Ocak 2012'de sağlık kontrolünden geçirilen Taşdeler, 2007-2008 yıllarında Genelkurmay Harekat Başkanı olarak görev yapmıştı.

Raporlu olduğu gerekçesiyle mazeret bildirmesi üzerine soruşturma kapsamında ifadesi bulunmayan Taşdeler, hakkındaki iddialara ilk kez yanıt verecek.

Taşdeler'in, bu davayla birleştirilen ''Kamuoyunu yönlendirme amaçlı internet siteleri''ne ilişkin hazırlanan iddianamede, TCK'nın 312. maddesine göre, ''cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle, ''terör örgütü yöneticisi olmak'' suçundan da 15 ile 22,5 yıl arasında hapisle cezalandırılması isteniyor.