"Şu An İçin Tek Önceliğimiz Kaçırılmış Olan Personelin Sağ Salim Evlerine Dönmelerini Sağlamak"

Boden Denizcilik Genel Müdürü Levent Karsan, Nijerya açıklarında saldırıya uğrayan gemiye ilişkin yaptığı açıklamada "Gemimiz, Türk sahipli veya Türk bayraklı değildir. Gemimiz, yabancı yatırımcılara aittir. Boden Denizcilik AŞ, geminin teknik işletmesinden sorumludur. Korsanlardan bir telefon alındığına dair bana hiçbir bilgi ulaşmadı" dedi. Karsan, gemide hayatını kaybeden ikinci mühendisin naaşının THY ile Türkiye'ye getirilip Azerbaycan'a gönderileceği söyledi.

"GECE GÜNDÜZ DEMEDEN İRTİBAT KURMAYA ÇALIŞTIK"

Modern Denizcilik Genel Müdürü Levent Karsan konuyla ilgili düzenlediği basın toplantısında "Değerli basın mensupları, öncelikle bu elim saldırıda hayatını kaybeden Azerbaycanlı gemicimizin ailesinin ve hepimizin başı sağ olsun. Kaçırılan meslektaşlarımın ailelerine sabır diler, saldırıdan yaralı olarak kurtulan üç meslektaşıma da geçmiş olsun demek isterim. Gece gündüz gözümüzü kırpmadan saldırıdan kurtulan personelimizi emniyetli bir şekilde en yakın limana ulaştırmak ve kaçırılan personellerimizin ailelerine ulaşarak doğru bilgi vermek, rehin alınan yeni personelin kurtarılması için yetkili mercilerle irtibat kurmaya çalıştık.

Yaşanan bu olayda doğru belge ve bilgi akışını sağlamak ve kanuni adımları atmak için harekete geçtik. Olayın durulması ardından geçen 48 saat içinde özellikle sosyal medyada eksik ve yanlış o kadar çok sayıda haber ve bilgi paylaşımı yapıldı ki kamuoyuna gerçek ve doğru haberi birinci elden ulaşması adına bu basın toplantısında gerçekleştirmenin doğru olacağını düşündük" ifadelerini kullandı.

"NE YAZIK Kİ İLETİŞİMİMİZ KESİLDİ"

Korsanlar tarafından kaçırılan gemideki personelle olay anında kısa sürede olsa iletişim kurduklarını belirten Genel Müdür Levent Karsan, "Türk vatandaşı olmayan yatırımcılara ait işletmecisi Londra'da bulunan Gemi İşletmesi Genel Müdürünün bulunduğu denizcilik A.Ş. tarafından yürütülen Mozart isimli gemimize 23 Ocak Cumartesi günü sabah 08.25 Türkiye saati ile Nijerya saati ile 06.35 te Gine açıklarında bulunan Gine Körfezi'nde geminin son uğradığı liman olan Lagos'a 618 kilometre uzaklıkta korsan saldırısı gerçekleşti. Olay anından şirketimizin acil olayları bildirimi için tanımlanmış telefon numarasını arayarak korsan teknesini fark ettiğini şiddet ucu alarm sistemi mesajını aldıklarını, korsanlardan sakındırmak ama köprü üstüne ateş açılınca ve bot yaklaşınca alanı terk edip personeli emniyet ustasına götüreceğini söyledi ve akabinde ne yazık ki iletişimimiz kesildi. Gemilerimizde olası oluşabilecek kaza personel rahatsızlıkları müdahaleleri için şirketimizin başındayız" diye konuştu.

"PERSONELE AİT TÜM CEP TELEFONLARINI PEŞ PEŞE ARADIK"

Sözlerine devam eden Karsan, "Gemi kaptanından acil durum telefonu alır almaz, müdahale tipi hükmünde, şirket merkezinde bu tarz durumlara müdahale etmek için iletişim imkanıyla donatılmış toplantı odasında buluştuk. Prosedürleri uygulayarak öncelikle bu alandan sorumlu, bu işler için atanmış uluslararası merkezi arayarak bilgi verdik. Yargı talep ettik. Akabinde Liberya Bayrak Devleti temsilcilerine ve Londra'daki ticari işletmecileri bilgilendirdik. Aynı anda geminin uydu telefonu ile gemiye ulaşmaya çalıştık ama yanıt alamadık. Personele ait tüm cep telefonlarını peş peşe aradık yanıt alamadık. Bu esnada en iyi uydu haritası üzerinden denmeye başladık." İfadelerini kullandı.

Denizcilerin aileleri ile iletişim halinde olduklarını belirten Karsan, "Şirket çalışanları olarak üzüntü içindeyiz. Ben dahil şirketimizin önemli sayıda personeli deniz çalışanı kökenlidir. Meslektaşlarımızın ve ailenin endişesini biliyoruz. Derin acısını içimizde hissediyoruz. Şu an için tek önceliğimiz kaçırılmış olan personelin sağ salim evlerine dönmelerini sağlamak için gereken adımları eksiksiz atıldığına emin olmaktır. Olay sonrasında Boden Denizcilik olarak tüm ilgili otoriterlerle iletişime geçilmiş olup bu iletişimimiz halihazırda devam etmektedir. Aynı zamanda denizcilerimizin aileleriyle yakın temas içindeyiz. Son derece zor zamanlar altında geçirdiğimiz bu dönemde kendilerine elimizden gelen her türlü desteği verme gayreti içindeyiz. Bu toplantıyı gerçekleştirmenin nedeni de medya ve sosyal medyada oluşan asılsız haberlerin kaçırılmış personelimizin sağlıklı geri dönüşü üzerinde negatif bir etkisi olacağının uzmanlar tarafından tarafından bildirilmiş olmasıdır. Bu tip olaylar konusunda uzman danışmanlar Uluslararası Otoriteleriyle birlikte gemi işletmecisinin merkez ofisleri olan Hamburg ve Londra ofislerinin kontrolünde durum değerlendirilmekte ve yönetilmektedir" dedi.

"TÜRK SAHİPLİ VEYA TÜRK BAYRAKLI DEĞİLDİR"

Karsan, şirketin yabancı yatırımcılara ait olduğunu ifaderek, "Şunu açıklığa kavuşturmak isterim. Mozart gemimiz Türk sahipli veya Türk bayraklı değildir. Yabancı yatırımcılara aittir. Benim genel müdürlüğünü yaptığım Modern A.Ş. geminin teknik işletmesi olan firmadır. Gemimize saldırı esnasında seyir cihazlarımız, elektronik ekipmanların büyük kısmı zarar gördü. Haberleşme cihazlarının neredeyse tamamı korsanlar tarafından tahrip edildi. Buna karşı korsanlar tarafından serbest bırakılan üç kişinin özverili gayreti, dirayeti ve bizim ofisten sağladığımız uydu destekli yönlendirme ile gemimizi dün akşamüstü saatlerinde limanı açıklarına varmasını başardık" sözlerini kullandı.

Gemimizi, elçimiz Sayın Nilüfer Kaygısız bizzat karşıladılar. Bu vesileyle, başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere beni ve gemi personelimizi arayıp bizlere moral ve her türlü desteği veren Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'na Bakan Yardımcımız Sayın Yavuz Selim Kıran'a, Ulaştırma Bakanımız Sayın Adil Kara İsmailoğlu'na Deniz Genel Müdürümüz Sayın Ünal Bayram'a meslek kuruluşlarının değerli başkan ve yetkililerine, sektör yöneticisi ve çalışanlarına Türk Hava Yolları'na, Himmet Şenocak'a, Nijerya Büyükelçimize, Londra Büyükelçiliği müsteşarımıza ve beni arayan ilk kişi olan Şaban Kaptanoğlu hanımefendiye sonsuz teşekkür ederim.

Sosyal medyada yapılan geminin güvenlik sorunlarına ilişkin yapılan eleştirilere de değinen Karsan, "Gemin güvenlik personeli hususu sosyal medya ve bazı haber kanallarında yer aldığı gibi kaptanın insiyatifine ve keyfiyetine bağlı değildir. Gemide silahlı bir güç bulundurabilmeniz ancak bayrak devletinin izine, uğranılan liman devletinin iznine tabii, dünyada bu tip olayların yaşandığı bazı alanlarda örneğin Aden Körfezi'nde bu hizmet sağlanabilmektedir. Aynı şekilde Aden Körfezi'nde gemileri koruma amaçlı da uluslararası güçler bulunmaktadır. Lakin saldırının Gine Körfezi'nde gemilerin yararlanabileceği böyle bir hizmet yoktur. Geminin tabloya uğramasının öncesinde son uğrak limanı olan Necari Devleti böyle bir silahlı ekibin gemide bulunmasına izin vermemektedir. Ancak kendi deniz sınırları içinde yüz elli deniz miline kadar eğer yeterli imkan varsa yani size her yetkilendirilen gemiye yapmak değil, ancak belli gemilere o da yeterli imkanları varsa kendi deniz sınırları içinde eskort hizmeti sunmaktadırlar. 354 km en yakın Nijerya Limanı'na 200 mil mesafede gerçekleşmiştir. Anlaşılacağı gibi Sahil Güvenlik Export sınırı dışında bir saldırıdır" diye konuştu.

"ŞİRKETİN MERKEZİ LONDRA VE HAMBURG'DUR"

Genel Müdür Karsan şirketin merkezinin Türkiye olmadığını belirterek, "Şunu ifade etmek isterim ki, İstanbul Ofisi bir teknik ofistir. Yani gemilerin teknik tutumu gibi konularda sorumlu bir ofistir. Ticaret ve kontrol ofisi merkezi Londra ve Hamburg'dadır. Bu görüşmeleri gerçekleştirecek yani olası korsanların taraması halindeki tahmin ediliyor. Bu böyle gelişmiş bugüne kadar. Bu ancak Londra ya da Hamburg'daki bir merkezler bilir" dedi.

Sözlerine devam eden Karsan, "Profesyonellerden aldığım bilgiye göre geçmişte buna benzer kaçırılma olaylarından belirtilen tecrübe göstermektedir ki korsanlar olaydan aramaktadırlar. Olmayan kaynaklardan edinilen haberlere itibar etmemenizdir. Asılsız haberler rehin alınanların ailelerine iadeyi yapılmayacağı gibi haberler süreci olumsuz tehdit edecek kötü sonuçlar çıkarmalarına neden olabilmektedir" diye konuştu.

"ULUSLARARASI DENİZ TEŞKİLATI HAREKETE GEÇMELİ"

Karsan, "Şöyle ifade edecek olursak uluslararası denizcilik teşkilatıdır. Ki ben onun bir ne yazık ki bir yetkilisi değilim. Onlar adına cevap vermem burada doğru olmaz ama ben uzak yol kaptanıyım. Bir denizci olarak arzumuz şudur ki aynı Aden Körfezi'ndeki korsan saldırılarına karşı kurulmuş organizasyon gibi uluslararası bu bölgede insanlık saldırısının süratle artmış olduğu ticaret alanı içinde bulunan gemilerimizin Irak limanları olan bu Gine Körfez içerisinde böyle bir kuruluş hepimizin içini çok rahat ettirecektir. Bu vesileyle Türkiye'yi de dahil etmek istiyorum. Gine Körfezindeki saldırılara karşı Uluslararası Deniz Teşkilatının bu bölgedeki sorunlara karşı adım atmasını temenni ediyoruz" ifadelerini kullandı.

"SAĞLIĞI YERİNDE OLAN ŞU ANDA ÜÇ PERSONEL VAR"

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun yaşanan olay sonrasındaki sözlerine değinen Genel Müdür Karsan, "Özellikle hayatını kaybeden Azerbaycanlı personelin yarın Türkiye üzerinden memleketine gönderileceğini söyledi ama oradaki diğer personelle ilgili şu an gemide bildiğim kadarıyla üç personel daha var. O personelin Türkiye'ye getirilmesine yönelik bir çalışma var mı ya da Türkiye'ye getirilecek mi? ki yaralı olduklarını da biliyoruz. Böyle bir çalışma şu an için söz konusu mu? hayatını kaybeden ikinci mühendisimiz Dışişleri Bakanımızın ve talimatıyla ve yardımıyla Türk Hava Yolları Türkiye'ye getirmek ve buradan ülkesine yani Azerbaycan'a yapılacaktır. Gemimizle birlikte sağlığı yerinde olan şu anda üç personel bulunmaktadır. Ama bunların bir tanesi hastanede, çünkü midesinde hayati tehlikesi olmayan ama bakım gerektiren bir yarası var. Bu nedenle hafif yaralı, tedavi edilerek gemiye gönderilecek" dedi.

Sözlerine gemi mürettebatının sağlık durumuna ilişkin açıklamalar yaparak devam eden Karsan, "Furkan Kaptan'ın ayağında çok hafif bir yara vardı. Doktorlar ve sağlık ekipleri tarafından bakılarak tedavisi yapıldı. Sağlık durumu ile ilgili herhangi bir ciddi durumu yok. Baş mühendisimizin olay telaşında çarpma sonucu bir ayak parmağında bir ezilme olabilir, kırık yok dediler. Bu 2 personel elbette gemiyle sefere devam etmeyecekler. Biz şu anda yeni ekibi oluşturduk. Bu ekip yarın uçakla Gabona ulaşarak gemiye gidecekler. Gemi tüm önlemler alınmış bir şekilde Türkiye'ye dönüş sağlayacak. Bu hususta Türk Hava Yollarına, Dışişleri Bakanlığına, Ulaştırma Bakanlığına çok teşekkür ediyorum. Bize çok destek oldular" ifadelerini kullandı.

"PERSONELE KONTRAT YAPAN FİRMA DEĞİLİZ"

Genel Müdür Levent Karsan, "Gemiye gidecek olan personelin öncelikle bazı kuralları yerine getirmesi gerekiyor. Biliyorsunuz Korona virüs salgının yaygın olduğu bir dönemdeyiz. Şu anda İstanbul'da bulunuyoruz. Bunlar Türkiye'nin çeşitli yerlerinde yaşayan kişiler, geminin personeli, personeliyle ilgilenen firmaya ki biz yeni personele direkt görev yapan direk olarak kontrat yapan firma değiliz. Bir teknik kısmına bakan firmayız. Personeli oluşturacak firmalardan aldığım bilgiye göre personel bugün itibariyle İstanbul'da toplanacak, Covid-19 testinden geçirildikten sonraki Nijerya hükümeti de bunu böyle talep ediyor, bu bir zorunluluk, ilk uçakla ki bu muhtemelen yarın ve ya sonraki gün olur. Bir iki gün içinde personeli gemiye katılması ve mevcut personeli Türkiye'ye dönüşünün sağlanacağını düşünmekteyim.

Biz geminin ve gemilerin teknik danışmanlığından sorumlu bir firmayız. 15 adet geminin şu anda teknik danışmanlığını yapmaktayım. Teknik danışmanlık gemi armatörlüğü değildir. Bu geminin armatörü yabancı yatırımcılardır. Geminin işletmecisi de Almanya'da Hamburg ve İngiltere, Londra'da bulunan firmadır. Türkiye'deki firma olarak bizim görevimiz gemiyi teknik açıdan ayakta tutmaktır" sözlerini kullandı.