Sulak, Rize'de İş Sağlığı ve Güvenliğinin Önemini Anlattı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi (ÇASGEM) Başkan Yardımcısı Dr. Ali İhsan Sulak tarafından Rize’de İş Sağlığı ve Güvenliği semineri gerçekleştirildi.
ÇASGEM, İş Kur Rize İl Müdürlüğü, Rize Ticaret ve Sanayi Odası, Rize Ticaret Borsası ve Rize Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası tarafından iş sağlığı ve güvenliği eğitim semineri düzenlendi. Rize Ticaret Borsa Binası toplantı salonunda dün gerçekleştirilen seminere; Çaykent Belediye Başkanı Mehmet Kazancı, İş Kur Rize İl Müdürü Hasan Kiraz, Rize Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası başkanı Muammer Berberoğlu, Rize Ticaret Borsa Başkanı Mehmet Erdoğan, Rize Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Gafur Karali, iş adamları ve çok sayıda çalışan katıldı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi (ÇASGEM) Başkan Yardımcısı Dr. Ali İhsan Sulak Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili sıkıntının mevzuat eksiğinden değil bakış açısından kaynaklandığını söyledi.
Seminerde ilk olarak Rize Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) Müdürü Hasan Kiraz söz aldı. Kiraz, kurum ve seminer içeriği hakkında katılımcılara bilgiler verdiği konuşmasında kurumun, işgücünün istihdam edilebilirliliğini arttırmak amacıyla danışmalık ve eğitim hizmetleri sağlamak yönünde vermiş oldukları eğitim seminerlerine bundan sonraki süreçte de devam edeceklerini kaydetti. Seminere destek veren STK’lar ile katılım gösterenlere teşekkür etti.
Rize Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Muammer Berberoğlu ise hem işverenin hem çalışanın mağdur olmaması için eğitim seminerinin katılımcılara faydalı olacağına inandığını ifade ederek “Meslek mensupları, işverenler, iş dünyası bilinçli olmak zorunda, bu kanunun getirdiği yükümleri bilmelidir.” dedi. Berberoğlu, seminerin gerçekleşmesini sağlayan Rize Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) Müdürü Hasan Kiraz’a da ayrıca teşekkür etti.
Kiraz ve berberoğlu'nun konuşmalarının ardından söz alarak Türk tarihinde çalışma hayatını düzenleyen mükemmel kuralların olduğuna dikkat çeken Sulak, İş Sağlığı Güvenliğinin 12. Yüzyılda Selçuklular döneminden itibaren kanun altına alındığını kaydederek Türk Tarihindeki Fütüvvetnameler ve Ahilik Teşkilatı ile Osmanlı dönemindeki Dilaverpaşa Nizamnamesi, Maaddin Nizamnamesi, TBMM döneminde ise ILO’nun kuruluşu, Ereğli Havza-i Falmiyesi Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanununun buna birer örnek teşkil ettiğini vurguladı ve “Avrupa bunları kendisine empoze etti ve şimdi bizim iş ahlakımızı bize satmaya çalışıyor. İş güvenliğini sağlama noktasında çok iyi değiliz.” dedi.
ÇASGEM Başkan Yardımcısı Dr. Ali İhsan Sulak seminerde iş sağlığı ve güvenliği konusunda yaşanan sıkıntının mevzuat eksiğinden değil bakış açısından kaynaklandığını kaydederek “Biz özellikle bu tür eğitim taleplerinin tamamına yanıt vermeye çalışıyoruz. Çalışma hayatını nasıl daha iyi bir hale getirebiliriz bunun çabası içerisindeyiz. İş ilişkilerinde yaşanan aksaklıklardan işçi işvereni, işveren işçiyi, yada işveren ve işçi hükümeti sorumlu tutuyor. Artık uzlaşmalı bir anlayış ile karşılıklı suçlamalardan vazgeçerek çalışmalıyız. Biz ülke olarak iş güvenliğini sağlama noktasında çok iyi değiliz. Ancak Avrupa’nın bize biçtiği değer kadar da kötü değiliz. Tarihimizde çalışma hayatını düzenleyen mükemmel işler yapılmış. Ancak bizim sorunumuz bunun takibini yapamamak. Avrupalı Ahilik kültürünü alıp kendisine empoze etmiş. Şimdi de bize satmaya çalışıyor. Bize çalışma hayatı ile ilgili bazı dayatmalarda bulunuyorlar. Buda benim kanıma dokunuyor. Bizde eksik olan mevzuat yada kanun değil bakış açısı. Ortak akılda buluşamıyoruz. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu uzun bir sürüncemenin ardından çıktı. Yaşanan bazı üzücü olaylar kanunun çıkmasını hızlandırdı” diye konuştu.
Herhangi bir insanın can değerinin para ile asla ölçülemeyeceğini ve hiçbir işin bir insanın sağlığı ve güvenliğini tehlikeye atacak kadar acil ve önemli olamayacağına özellikle vurgu yapan Dr. Sulak şunları kaydetti: Dünyada her gün ortalama 1 Milyon iş kazası olmakta, bu kazalarda 879 çalışan hayatını kaybetmekte. Türkiye’de ise ortalama olarak her gün 172 iş kazası yaşanıyor ve bu kazalarda 4 kişi hayatını kaybederken 6 kişi ise sürekli iş göremez hale geliyor. Rakamlarla İş Kazalarının Hesaplanabilen Maliyetlerini çıkarırsak Ulusal ölçekte; Gayrisafi milli hasılanın % 4’ ü 2011 GSMH = 1.231,8 Trilyon $, ülkemiz için maliyeti ise= 49,272 Milyar $.
İşveren tüm çalışanlarını, iş sağlığı ve güvenliği ile çalışma hayatına dair hak ve sorumlulukları hakkında bilgilendirmesi zorunlu hale gelecek çalışanlar da işyerlerindeki iş sağlığı ve güvenliği faaliyetlerine aktif katılım sağlamaları gerekiyor.
Kanunun bazı hükümlerinin aşamalı olarak hayata geçirilerek yeni durumlara uyumun kolaylaşacağını açıklayan Dr. Sulak, “30 Haziran 2012’de yayımlanan bu kanun, 50’den fazla çalışanı olan tüm işyerlerinde 1 Ocak 2013’ten itibaren, 50’den az çalışanı olan, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde Temmuz 2013’ten itibaren, 50’den az çalışanı olan, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde ise Temmuz 2014’ten itibaren yürürlüğe girecek.” dedi.
İDARİ PARA CEZALARI
ÇASGEM Başkan Yardımcısı Dr. Ali İhsan Sulak, kanunda yer alan kuralları uygulamayan işletmelere idari para cezalarının verileceğini ve bu cezaların şu şekilde olacağını kaydetti:
İşverenin yerine getirmediği her bir genel yükümlülük (mesleki risklerin önlenmesi, eğitim, denetim vb.)- 2.000 TL.
İşyeri hekimi veya iş güvenliği uzmanı çalıştırmama – 5.000 TL. (her biri için) devam ettiği her ay için de aynı miktar
Diğer sağlık personelini çalıştırmama – 2.500 TL. devam ettiği her ay için de aynı miktar
Risk değerlendirmesi yapmamak/yaptırmamak – 3.000 TL. devam ettiği her ay için 4.500 TL.
Gerekli kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmanın yapılmaması – 1.500 TL.
İşverenin yerine getirmediği her bir genel yükümlülük (mesleki risklerin önlenmesi, eğitim, denetim vb.)- 2.000 TL.
İşyeri hekimi veya iş güvenliği uzmanı çalıştırmama – 5.000 TL. (her biri için) devam ettiği her ay için de aynı miktar
Diğer sağlık personelini çalıştırmama – 2.500 TL. devam ettiği her ay için de aynı miktar
Risk değerlendirmesi yapmamak/yaptırmamak – 3.000 TL. devam ettiği her ay için 4.500 TL.
Gerekli kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmanın yapılmaması – 1.500 TL.
Durdurulan işi önlem almadan devam ettirme - 10.000 TL.
Büyük kaza önleme politika belgesi veya güvenlik raporu hazırlamama - 50.000 TL.
Güvenlik raporuna onay almadan çalışan, durdurulan işyerinde faaliyette bulunan işveren - 80.000 TL.
Bu cezaların gerekçesi bildirilerek Çalışma ve İş Kurumu il müdürünce verileceğini, cezaların Tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde ödeneceğini kaydeden Sulak, katılımcılarla soru-cevap kısmına geçti ve program bu bölümün ardından sona erdi.
