"Tsk Sınır Ötesinde Bir Kahramanlık Destanı Yazıyor"

"Tsk Sınır Ötesinde Bir Kahramanlık Destanı Yazıyor"
Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, "Türkiye ve Dünya: Güvenlik Politikaları ve Eğitim" konulu bir konferans vermek üzere YÖK'e...

Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, "Türkiye ve Dünya: Güvenlik Politikaları ve Eğitim" konulu bir konferans vermek üzere YÖK'e ziyaret gerçekleştirdi.

Genelkurmay Başkanı'nın YÖK Konferans Salonu'nda gerçekleştirdiği konferansa Türkiye'deki bütün üniversitelerin rektörleri, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler alanındaki yöneticiler ve ilgili akademisyenler katıldı.

Konferans öncesi Başkanlık Makamı girişinde yer alan YÖK Şeref Defteri'ni imzalayan Genelkurmay Başkanı Akar, daha sonra YÖK Başkanı Yekta Saraç ile görüşme gerçekleştirdi.

Görüşmenin ardından YÖK Konferans Salonu'nda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar tarafından düzenlenen Türkiye ve Dünya: Güvenlik Politikaları ve Eğitim konulu konferansa geçildi.

Konferansın açılışında bir konuşma gerçekleştiren YÖK Başkanı Saraç, Türkiye'nin her alanda hızla geliştiğini ve yeni YÖK olarak üniversiteler ile birlikte kalkınma hedeflerine destek olacak çalışmalar gerçekleştirdiğini belirterek, Türk Silahlı Kuvvetlerinin güçlü Türkiye hedefinin en önemli paydaşlarından biri olduğunun altını çizdi.

Yürüyen bu süreçte milletimizin ordusuna gönülden destek verdiğini belirten Başkan Saraç, "Fakat bu mücadele sadece Türk halkının mücadelesi değildir; bu mücadele aynı zamanda bölgedeki ezilen, sömürülen halklara da umut vermekte. Unutmaya başladığımız kavramla çekinmeden, eğip bükmeden ifade etmemiz lazım. Bu coğrafyada huzur, ancak emperyalistlerin bu topraklardan çekip gitmesiyle ve bu toprakları, asıl sahiplerine bırakmasıyla mümkündür" dedi.

Dünyadaki çok az sayıda ülkenin ordusunun milletiyle bu kadar bütünleştiğini ve Türk ordusunun Türk milletinin dışında bir oluşum olmadığını, aksine milletin bir cüz'ü olduğunu dile getiren YÖK Başkanı Saraç, "Bu millet, ancak ordusuyla bir bütündür. Ordumuzun milletimizin gözündeki itibarı sadece harp meydanlarında kazandığı zaferlerle değil sulh zamanlarında da kazanılmış bir ordu - millet birlikteliğinin sonucudur. Türk ordusunun zaferleri ezilen halklara muştudur, peygamber ocağının askerlerinin zaferleri, emperyalist güçlerin galibiyetleri gibi kan ve gözyaşı getirmez, mazlum halklara huzur ve umut getirir. İnancımız tam; bu coğrafyaya onbinlerce kilometreden öldüren, yok eden gemilerine uçaklarına binerek bu toprakları ve insanları sömürmek için gelenler, bir gün elbette geldikleri gibi gideceklerdir. Fakat arkalarında harabe haline getirdikleri şehirler, çoluk çocuk demeden kırdıkları milletler, işkence ve zulüm ile incittikleri onurlar bırakarak. İnanıyoruz ki onların iddiaları batıldır, iddiaları ve davaları gibi varlıkları da batıldır ve batıl elbet yok olucudur" ifadelerini kullandı.

"ÜLKEMİZ, ORTADOĞU HALKLARINA ACIDAN BAŞKA BİR ŞEY GETİRMEYEN YENİ PLANLARA KARŞI MÜCADELE VERMEKTEDİR"

Bugün Zeytin Dalı Harekâtı ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin sınır ötesinde bir kahramanlık destanı yazmakta olduğunu ifade eden Başkan Saraç, "Bugün ülkemiz Ortadoğu'da, I. Dünya Savaşının bitiminin 100. yılında, masa başında hazırlanan haritalarla oluşturulan sorunlu bir coğrafyada çözüme yönelik olmayan, Ortadoğu topraklarının halklarına acıdan başka bir şey getirmeyen yeni planlara karşı mücadele vermektedir" diye konuştu.

Türk akademisinin, gerek ülkemizin güvenlik politikaları inşasında gerekse savunma sanayisine yönelik AR-GE çalışmalarında Türk Silahlı Kuvvetleri ile ihtiyaca yönelik iş birliği halinde olması gerektiğini vurgulayan YÖK Başkanı Saraç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Ülkemizin güvenlik süreçlerine yönelik tüm adımlarda doğru tespitler yapabilmek çok yönlü ve çok disiplinli bir çalışma gerektirmektedir. Terör örgütleri ile mücadelenin bugün Zeytin Dalı Harekâtında da görülen ordumuzun başarıyla yürüttüğü askeri alanla sınırlı olmadığı malumlarıdır. Psikoloji, sosyoloji, siyaset bilimi, uluslararası ilişkiler, tarih gibi farklı disiplinlerin desteği ile yürütülecek akademik çalışmalar ülkemizin güvenlik alanındaki kamu politikalarının etkinliğine katkı sağlayacaktır. Dünyada güçlü ülkelerin dış politika, güvenlik politikaları gibi süreçlerin inşasını akademik araştırmalarla, raporlarla ve uluslararası toplantılarla desteklediğini görüyoruz. Biz de Türk akademisinin ülkemizin uluslararası alanda etkin ve aktif temsili için daha fazla katkı sunmasını hedeflemekteyiz.

Akademinin bu süreçteki diğer bir önemli rolünün ise "vatan sevgisi" ile dolu, ülkesinin güçlü yarınları için çalışan gençler yetiştirmek olduğunun altını çizmek isterim. Gençlerimizin terör örgütlerinin etkisine girmekten korumak bizim görevimizdir. Verdiğimiz eğitim, evrensel bilimsel yetkinliğine sahip, milli değerlerimizin öneminin altını çizen ve yetişen her gencimize bu toprakların tarihini, ülküsünü ve birliğinin değerini anlatan bir eğitim olmalıdır. Ülkemizin bütünlüğüne tehdit oluşturan her türlü yapıya karşı aldıkları eğitimle mücadele edebilen erdemli ve vicdanlı gençler ülkemizin geleceğini de şekillendireceklerdir."

Ülkemizin çok önemli bir dönemeçten geçtiği 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminden sonra üniversitelerimize yerleşmiş terörist yapının oluşturduğu tahribatın izalesi çalışmalarının başarıyla sürdürülmekte olduğunu söyleyen YÖK Başkanı Saraç, üniversitelerimizde huzur ve güven ortamının yeniden tesis edildiğinin altını çizdi.

Güvenlik çalışmaları alanında çalışan akademisyenlerimizin etkin kamu politikalarının üretimine destek olmasının bu süreçte geçmişte olduğundan daha da merkezi bir önem taşıdığını vurgulayan Başkan Saraç, "Savunma sanayi alanında da akademi ve TSK arasındaki dolaylı ilişkiler ise bugün çok yönlü paylaşımlarla sürmektedir. Yakın dönemde, akademik yeterliliğe sahip personelin savunma projelerinde görevlendirilmesi ile savunma sanayisi alanında kritik teknolojilerin millileştirilmesi ve başarıyla sonuçlandırılması noktasında ASELSAN-Üniversite ve TAİ- Üniversite işbirliğinde çok ciddi ve önemli adımlar atılmıştır" ifadelerinde bulundu.

Türk Silahlı Kuvvetleri ile üniversitelerimizin güçlü Türkiye hedefine katkı sağlayacak biçimde görüş alışverişinde bulunmasını desteklemek için toplandıklarını ifade eden Başkan Saraç, Genelkurmay Başkanı'nın düşüncelerinin hocalarımıza yol göstereceğini ve hem güvenlik alanında kamu politikalarının inşası hem de savunma sanayimizin güçlenmesi için yeni fikirlerin doğmasına bir vesile olacağının önemine değindi.

Herkesin bu süreçte akademik katkı sağlayacak çalışmalar yapacağını inancının sonsuz olduğunu belirten Başkan Saraç, YÖK olarak koordinasyona ve kolaylaştırıcı rol üstlenmeye hazır olduklarını sözlerine ekleyerek konuşmasını tamamladı.

Kaynak:IHA