Türk, Kürt, Laz ayrımı olmayacak

Türk, Kürt, Laz ayrımı olmayacak
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Memleketi Rize'nin Fındıklı ilçesinde katıldığı açılışta konuşma yaptı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Devletin zirvesinde bizler bugüne kadar gerilim istemedik, istemiyoruz. Şu anda bir demokratik açılım sürecini başlattık ve bunu hızla devam ettiriyoruz. Çünkü benim ülkemde Türk, Kürt, Laz, Abhaz, Gürcü, bu ayrım olmayacak'' dedi.

7862

Erdoğan, Rize'nin Fındıklı İlçesi Kent Meydanı'nda düzenlenen Toplu Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada demokratik açılım çalışmasına da değinerek şunları kaydetti: ''Devletin zirvesinde bizler bugüne kadar gerilim istemedik, istemiyoruz. İşte bak şu anda bir demokratik açılım sürecini başlattık ve bunu hızla devam ettiriyoruz. Çünkü benim ülkemde Türk, Kürt, Laz, Abhaz, Gürcü bu ayrım olmayacak. Çünkü, biz 780 bin kilometre karelik vatan topraklarını bir biliyoruz. Batı ne ise Doğu da o. Kuzey ne ise Güney de o. Yollarıyla yatırımlarıyla her şeyiyle Türkiye ayağa kalkacak. İşte şu gördüğünüz sahil yolu ihmal edilmişti bitirdik. Çünkü ayrımcılığı kabul etmedik. Yahu şunu görün yeter.''

ÇETELER, MAFYALAR OLMASI GEREKEN YERE GİTTİ

Başbakan Erdoğan, ''Çeteler, mafyalar bizim dönemimizde olması gereken yere gittiler'' dedi.

Yeni yollarda modern bir yolculuğun yaşanacağını ifade eden Erdoğan, ''Yani Hans, Helga bunu yaşıyor da benim Ahmedim, Mehmedim, Ayşem, Fatmam onlar bunu niye yaşamasın, onların hakkı değil mi?'' diye sordu.

Erdoğan, 'Millet odaklı siyaset'' anlayışıyla bu çalışmaları yaptıklarını belirterek, şunları söyledi: ''(Önce insan) dedik. (İnsanı yücelt ki devlet yücelsin) dedik. Ve hastane kapılarında çekilen çileleri biliyorsunuz. İşte o çileleri de biz sona erdirdik. Eksiklikler yok mu? Tabii var. Ama değerli kardeşlerim yılların ihmali var. Bakın şimdi biz hastanelerimize doktor bulmakta zorlanıyoruz, sıkıntımız var. Niye? Geldik YÖK'e dedik ki (Ne olur şu tıp fakültelerini arttır, ne olur gel şu doktorların sayısını arttıralım). Bize ne dediler biliyor musunuz? (Kapasite ancak buna müsaade ediyor) dediler. YÖK'e bir gün dedim ki (Bize bunları anlatmayın biz Batıyı da inceliyoruz). Batı'da incelemelerimiz neticesinde şunu gördük, ortalama rakamları veriyorum, Almanya'da bir profesöre ortalama 24 öğrenci düşüyordu. Türkiye'de ne kadar düşüyordu biliyor musunuz? Yüzde 3.7. Orada 24, bizde 3.7. yani 4 böyle sen doktor yetiştirebilir misin? Yetiştiremezsin? Şimdi Rizemizde de tıp fakültesi var. Bir çok üniversiteye tıp fakültesini getirdik. Aklıselim şu anda YÖK'te hakim oldu onun için bu gerçekler görüldü. Biz doktoru kalkıp da şahsımız için istemiyorduk ki ülkemiz için istiyorduk. İstiyorduk ki gençlerimiz bir an önce doktor olsunlar. (Kapatmayın önlerini, açın önlerini) yok tıkadılar. Ama şimdi önleri açılıyor inşallah daha bol miktarda doktorlarımızın olmasıyla hemşirelerimizin, sağlık memurlarımızın olmasıyla hastanelerdeki eksiklikleri gidermiş olacağız.''

7867

Erdoğan, sözlerinin arkasında durduklarını ve durmaya da devam edeceklerini ifade ederek, ''Yapamayacağımızı vaat etmedik, çünkü biz ne dedik, (ne aldatan olacağız ne aldanan olacağız). Canla başla çalışarak gerçeğe dönüştürüyoruz'' diye konuştu.

VATANDAŞIMIZ KÖPRÜ ALTLARINDA YAŞAMASIN

Hiçbir geliri olmayan vatandaşlar için konut yaptıklarını da belirten Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Çünkü biz vatandaşımızın köprü altlarında, sokaklarda, caddelerde yaşamasını istemiyoruz. Hiç olmazsa başlarını sokacak bir yerleri olsun istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir, sosyal... Bugüne kadar gelenler Türkiye Cumhuriyeti'nin sosyal devlet olduğunu hiç konuşmadılar.''
Şu anda Türkiye'de üniversitesi olmayan il kalmadığını ifade eden Erdoğan, ''Bunlar neyle yapılıyor. Çeteler, mafyalar bizim dönemimizde olması gereken yere gittiler. Bizden önce çetelerden, mafyalardan bu ülkede gezilmiyordu. Bu ülkede birileri Ergenekon'un avukatlığına soyunurken biz milletimizin avukatlığına soyunduk. Aramızdaki fark buydu'' dedi.

7868

AA / olay53