Yüzerken dikkat edilecek noktalar

Yüzerken dikkat edilecek noktalar
Yoğun nem ve ardından gelen yağmurlar günümüzde artık yerini bunaltıcı sıcaklara bıraktı.

Gölet, havuz ve kanal gibi durgun suları serinlemek için kullananları ve özellikle çocukları birtakım tehlikeler bekliyor.

Bunlar arasında en sık;
• Yüzücü kulağı diye adlandırılan dış kulak yolu ağrılı iltihaplar,
• Enfektif konjonktivit de dediğimiz göz iltihapları,
• Kulak ve genital bölge gibi yerlerde mantar enfeksiyonları,
• Kirli suyu yutan kişilerde gastroenterit ve ishaller,
• Üst solunum yollarında her türlü görülebilecek enfeksiyonlar göze çarpmaktadır.

Bu yüzden serinlemek için yüzmeyi seçen herkese tavsiyemiz durağan olmayan suları tercih etmeleri yönünde olacaktır. Herkesin bildiği ve günümüzde tercih edilen deniz suları da sanıldığı kadar masum değildir. Özellikle liman ve yerleşim yeri merkezlerine yakın suların kirlilik oranının fazla olduğu herkesce bilinir. Deniz taşıtları yakıt artıkları ve kimyasal maddelerle kirlenebilen bu tür sularda denize girmek; zehirlenmelere yol açabilmekte, şimik (kimyasal) hasarlara zemin hazırlayabilmektedir. Şimik kanjonktivit, özellikle kulak zarı delik olan kronik otit hastalarında orta kulak iltihapları bilinen en ciddi enfeksiyonlar arasındadırlar.

Kulak zarı delik olan hastalar yaz aylarında kirli sulardan ciddi enfeksiyonlar kapabilmekte, bu enfeksiyonlar kulak akıntısı, uğultu, işitme kaybı, baş dönmesi ve kulak ağrısı şeklinde kendini gösterebilmektedir. Bu hastalara tavsiyemiz yüzerken slikonlu kulak tıkaçları ve bone kullanmaları, mümkünse kafalarını suya sokmamaları şeklinde olacaktır. Şu hususu da akılda tutmak yerinde olacaktır. Bazı kişilerde dış kulak yolunda biriken sert ve kulağı tıkayan kulak kirleri (buşonlar) su ile karşılaştığında şişebilmekte ve kişi karşımıza kulak ağrısı, işitme kaybı ve çınlama gibi şikâyetlerle gelebilmektedir. Lütfen yüzerken göz ve kulak sağlığımıza dikkat edelim. En ufak rahatsızlığımızda beklemeden ilgili uzmana başvuralım. Bazen basit enfeksiyonlar tedavi edilmediğinde, hastalık ''içinden çıkılmaz'' hale gelebilmekte, hatta tüm tatili sevimsiz hale getirebilmektedir.