İbrahim KARAGÜL

İbrahim KARAGÜL

Beş kişiyi idam et, kurtul! Yok öyle, Prens’i bu işten kurtarmanız çok zor olacak.. * İki veliaht gitmezse, bölgesel savaş çıkacak * Gizli pazarlıklar duyulursa Arap sokağında infial olur..

Beş kişiyi idam et, kurtul! Yok öyle, Prens’i bu işten kurtarmanız çok zor olacak.. * İki veliaht gitmezse, bölgesel savaş çıkacak * Gizli pazarlıklar duyulursa Arap sokağında infial olur..

Öyle görünüyor ki, Suudi Arabistan, Cemal Kaşıkçı’yı öldürüp parçalara ayıran kişileri suçlu ilân edecek, yargılayıp ortadan kaldıracak ve cinayetle Veliaht Prens Muhammed bin Selman arasındaki bağı kesmiş olacak.

Niyetlerinin bu olduğu Suudi Başsavcı’nın dün yaptığı açıklamada ve hazırladığı iddianamede ortaya konulmuş oldu. Savcının bütün çabası, gerçeği ortaya çıkarmaya değil, Veliaht’ı aklamaya, kurtarmaya dönük. Bu yönde uluslararası düzeyde büyük mücadele veriyorlar, yargı düzeyinde de bu şekilde bir “örtbas” operasyonu yürütülüyor.

Cinayet emrini Veliaht verdi

Savcının iddianamesi bu haliyle bile korkunç. Aşırı dozda uyuşturucu, cesedin parçalara ayrılması, Konsolosluk’tan böyle çıkarılması vs.. Bunlar biliniyor hatta daha fazlası bile biliniyor. Cinayetin arkasındaki organize yapı, bağlantılar, amir ve talimatları kimin verdiği, nasıl bir cinayet şebekesinin yönetildiği, bu şebekenin “Veliaht”la bağlantıları biliniyor. Bağlantı demek zayıf kalır, cinayet şebekesi doğrudan Veliaht’a bağlı çalışıyor. Ondan bağımsız hareket etmesi mümkün değil.

İlk başlarda her şeyi reddeden Riyad yönetimi, her açıklamasında biraz daha itiraf ediyor, biraz daha suçu kabulleniyor. Göreceksiniz, bir sonraki açıklamada daha fazlasını kabul edecekler. Deliller ortaya çıktıkça geri adım atacaklar, kabul etmek zorunda kalacaklar.

Hepsi onun adamları, ondan habersiz evlerine gidemezler

Yok kavga çıkmış ondan öldürmüşler, yok oraya gelen ekibin başı öldürmeye karar vermiş, yok ikna edememişler vs. Bunların hiçbir anlamı yok. Adamlar S. Arabistan’dan İstanbul’a öldürmeye, parçalamaya, cesedi yok etmeye gelmişler, bu yönde bütün teçhizatı yanlarında getirmişler.

Öldürme kararı Riyad’da verilmiş, talimat Veliaht’ın ofisinden ya da kendisinden alınmış, ekibin tamamı Veliaht’ın yakın adamları, üst düzey yöneticileri. İstihbarat ve güvenlik zaten onun kontrolünde. Veliaht’tan habersiz Riyad’dan Cidde’ye gitmeye cesaret edemeyecek adamlar hepsi.

Peki ya Veliaht’ı zora sokacak yeni deliller dünya ile paylaşılırsa!

Baştan sona cinayetin üstünü örtmeye, birkaç kişiyi kurban seçip Veliaht’ı kurtarmaya dönük bir plan uygulanıyor. Riyad yönetiminin bu noktaya kadar gelebilmesinin sebebi de Türkiye’nin şimdiye kadar dünyaya sunduğu deliller.

Peki ya daha fazlası paylaşılırsa ne olacak? Konuşma kayıtları, varsa görüntüler, konuşmalarda Veliaht’la bağlantıya dair içerik gibi çok daha belirgin kanıtlar paylaşılırsa ne olacak? O zaman Suudi savcı ne diyecek? Bugünkü iddianame o gün çöp olmayacak mı? Hangi tezi, iddiayı öne sürebilecekler?

Bu bir delil karartmadır, itiraf edebileceklerin yok edilmesidir

Suudi savcının iddianamesi tamamen delil karartmadır. Konuşabilecek, itiraf edebilecek olanların idamla yok edilmesi, delillerin ortadan kaldırılmasıdır. Düzmece bir yargılamadır bu. Gerçekler ortaya çıkarılacaksa bu kişiler Türkiye’de ya da bir uluslararası mahkemede yargılanmalıdır.

Neyse ki, deliller Riyad yönetiminin elinde değil. Neyse ki Türkiye’nin elinde. Ve Türkiye bu konuda adım adım, son derece akıllıca bir yöntem izliyor.

Sadece Suudi Veliaht’ı değil, Muhammed Bin Zaid’i de zor günler bekliyor..

Nihayetinde varacağı yeri söyleyeyim: Cinayetin Muhammed bin Selman’la bağlantısı ortaya konulacak. Talimatı onun verdiğinin, azmettirici değil doğrudan emir verici olduğunun bilgileri ortaya konulacak.

Muhammed bin Selman’la, onun da patronu olan BAE’li Muhammed bin Zaid’in bölgedeki bütün kirli çamaşırları bu cinayet üzerinden yavaş yavaş belirginleşecek. Örtülü operasyonları, cinayet şebekeleri, terör fonlamaları, Türkiye içinde ve dışında yürüttükleri karanlık operasyonlar, bu ülkeye yaptıkları kötülükler önlerine konulacak.

Gizli pazarlıklar, Arap sokağında infiale neden olur

Bu sadece bir cinayet dosyası değil. Bu bölgenin geleceği ile ilgili bir meseledir. İki Veliaht üzerinden nasıl bir eksen kurulup bölgesel savaş hazırlıkları yapıldığı öğrenilince Arap sokağının nasıl tepki vereceği meselesidir. Bir süre sonra, bu iki kişinin ABD ve İsrail istihbaratı ile yürüttüğü gizli ajanda ortaya çıkınca nasıl bir infial uyanacağına ilişkin bir meseledir.

Veliaht Muhammed geri çekilip, S. Arabistan’ın gücünü kullanan Muhammed bin Zaid’i yalnız bırakmadan Arap dünyası, Arap coğrafyası birkaç yıl içinde çıkarılması planlanan bölgesel çatışmadan kurtulma şansı bulamayacaktır.

İki Veliaht Arap vatanını pazarlık masasına koydu: Tehlike çok büyük, uyanın!

Tekrar söyleyeyim: Büyük tuzak Suudi Arabistan’a kurulmuştur. O tuzak Basra Körfezi’nde çıkarılacak bir savaşın Suudi Arabistan içlerine taşınması olacaktır. Bu tuzağın iki üstlenicisi Muhammed bin Selman ve Muhammed bin Zaid’dir. Ve bu, çok yakından önümüze konulacaktır.

Arap sokağını, aydınlarını ve vatanseverlerini bu tehlikeye karşı dikkatli olmaya çağırıyorum. Tehlike kapınıza dayandı. Ülkeleriniz, vatanınız pazarlık masasına konuldu. Uyanın!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
İbrahim KARAGÜL Arşivi