Abdurrahman DİLİPAK

Abdurrahman DİLİPAK

Yapay zeka değil, yapay insan

Yapay zeka değil, yapay insan

Bizim bilim kurulu “yeni normal”, “Great Reset” ya da “Transhuman”, Neuralink gibi uyduruk(!), gayri ciddi(!) konularla ilgilenmiyor! “Sentetik et” gibi, ciddi (!), çağdaş (!), iklim değişikliği açısından önemli (!) konularla ilgileniyorlar. 

CoVID sözkonusu olduğunda koro halinde aynı şeyleri tekrarlıyorlar: Evden çıkma, ‘hayat eve sığar’, çıkarsan maske, sosyal mesafeye (Pardon, fiziki mesafe olacaktı) dikkat, elinizi yıkayın ve kolonya kullanın” diyorlar. Ama millet olarak ne haldeyiz görüyorsunuz, belediyeler yollara billboardlar asmış, radyo, televizyon, gazete, sosyal media 250 gündür aynı şeyi tekrarlıyorlar. Biri bizim insanımızın zekasından mı şüphe ediyor!. Ya da “Aşı da yapturacağuk, evden dışarı çıkmayacağuk” dememizi mi bekliyorlar. Yahu bu OHAL’den de beter oldu. Birçok kişiye göre “İnsanlık yalan, uydurma bir korku pandemisi ile ölüme sürükleniyor”.. “Ekonomik göstergeler iyi” dedikçe, haber veriyorum, esnaf sizin vermek istediğiniz mesajın aksini anlıyor! Bu insanların üzerine bu kadar varmayın. Arkası arkasına açıklanan programların, projelerin kitleler üzerinden fazla bir etkisi yok. 

Dünyanın değişik bölgelerinde giderek daha fazla taraftar bulan “Suçu Durdur” diye bir hareket var. Bu tezi savunanlara göre “nüfusun azaltılması için birileri, gıda ve sağlık üzerinden, CoVID örneğinde olduğu gibi birtakım yolları deniyorlar. Bugün maruz kaldığımız masum ya da anlaşılır gibi uygulamalar maruz kaldığımız günlük şeyler insan neslinin geleceğine karşı silah olarak kullanılabilir”.

Elon Musk, Bill Gates, DSÖ, FDA ya da NASA’nın yayınladığı bazı belgelerde artık gizleme gereği bile duymadıkları korkunç gerçeği açıkça telaffuz ediyorlar. Neuralink, ya da Transhuman, Great Reset hepsi bilinen insanın ötesinde yeni, üretilen bir insan tipinden söz ediyor ve bilinen insanın sonuna işaret ediyorlar. Gerçekten birileri bunu kabul ediyor mu. Onlar gerçek insan olmayacaklar. Onlar Siborg, makine, hayvan, insan arası üretilen bir canlı. Bunlar üreticilerine hizmet edecek biyonik robotlar. Beyinlerine bilgi yüklenebilecek ve bu bilgiler silinebilecek ya da değiştirilebilecek. Yapay zeka tarafından yönetilen bir ruhsuz bir canlıdan söz ediyorlar sanki. “İnsanları yapay zeka ile tamamen yeniden tasarlayan kuruluşların ‘artık insanların yaşamasının verimli olmadığını, çünkü insanların zayıf güçsüz canlılar olduğu için Klonlanmış insanların insan üretileceğini” söylüyorlar. Ve bu işe bugün başlamadılar.

Bugün CoVID operasyonu ile insanlık eve hapsedildi ve adeta bir kobay gibi kullanılıyor. Test kitleri yanlış, laboratuvarda üretilmiş bir mikrobun derin gerçeği ortaya çıkmasın diye ölüm vakalarında otopsi bile yapılmıyor. Bir yıldır insanlık ev hapsinde, ekonomiler çökertildi. Ölüm korkusu ile insanlar panikletildi ve bu insanlara bir yandan aşı çare gibi sunulurken, öte yandan mutasyon haberleri geliyor. Sosyal media’da bir kişi “Fare gibi denek olmak, eşek gibi yaşamak, köpek gibi aşılanmak, kuş gibi kafese hapsolmak, deve gibi yular takmak, koyun gibi yönetilmek bize göre değil! İnsanca ölmeyi tercih ederiz” diye yazmış.

Hedef sadece yapay zeka değil, yapay insan. Ama önce şu kalabalıklardan bir kurtulmak gerekiyor. Onun için, bugüne kadar birçok yolu denediler. CEDAW, İstanbul sözleşmesi, yaşam tarzı, spor, ilaç, gıda, kozmetik, tekstil, dizi filmler, aileye karşı sabotajlar, LGBT, Toplumsal cinsiyet tartışmaları hepsi bu kirli oyunun parçaları idi. Doğum kontrolüsezaryen, kürtaj, alkol ve uyuşturucuya tolerans, intihar ve kısırlaştırma operasyonları ile ilgili endişeler konusunda yetkili bir kimse bir şey söylemiyor. Karşı görüş ileri süren de zaten dışlanıyor. Ya da en azından dışlanma korkusu taşıyor. Bill Gates’in atası da bu “Öjeni hareketi”nin bir parçası idi. Adam sağlık ve gıda sektörünü, kendi emperyal hedeflerine ulaşmak için misyoner örgütlerinden önemli görüyor. İnsanlar gelecek günlerin geçen günleri aratmasından korkuyor. Global Pass, bileklik, Chip, Çin’de Doğu Türkistanlılara yönelik örneklerini gördüğümüz yüz ve ses tanıma sistemleri ile büyük bir gözaltında yaşama konusunda kaygı duyuyor. Bakın bu kaygının sebeb olduğı psikolojik, toplumsal, iktisadi ve siyasi sonuçlar o tehdit gibi gösterdiğiniz CoVID’den çok daha tehlikeli olabilir. Bu yalan rüzgarı artık son bulmalı. İnsanlık bu DSÖ, FDA belasından yakasını kurtarmalı.

Dikkat Dikkat! S.O.S. LGBT nasıl “İstanbul sözleşmesi”nin içine gizlendi ise, bu “yapay et” de iklim sözleşmesi” ve “Hayvan hakları”nın içine gizlenmiş bir bombadır! Bütün bunlar, Global çetenin, Great Reset’e giden yolda “CoVID ve PCR yalanı” ile ilişkilendirdikleri hadiselerdir.

Büyükbaş hayvan işi ile uğraşanlar dikkat, Balıkçılar dikkat! Sağlıkçılar dikkat.. Yeni mikrop hayvan çiftliklerinden, denizden balıklar üzerinden ve uzaydan gelebilir. Buzullar eriyince eski çağlardan gelen kristalleşmiş mikroplar sıcak sularda çözülünce balıklarda mutasyona sebeb olup, insan sağlığını tehdit eden yeni hastalıklara sebeb olabilirmiş. 5G’den söz eden yok, ama uzaydan mikrop gelebilir diyorlar. Zaten sentetik et çıkınca hayvan dışkısı iklim değişikliğine sebeb oluyor iddiası bir de “deli dana” hikayesi uydurdun mu, alsana yeni bir salgın.

 İklim değişikliği gerekçesi ile çevreci hareketler desteklenecek. “Yeşil Partiler”in bu süreçte yükselişe geçmesi sürpriz olmayacaktır. Küreselcilerin besleyip büyüttüğü bu partiler zamanı geldiğinde kendilerine yapılan yatırımların karşılığında görevlerini yerine getireceklerdir. 2030’a doğru birer birer adım atmaya başlayacaklar, kimisi çoktan başladı. Diğer partilerde de bu geni ile oynanmış “yeşil sevdaları”na dikkat. Yakında Media, STK, Akademi, gıda, sağlık ve siyaset, iş dünyasında birileri ötmeye başlar. Bu piyasada Bill’in adamları hazır. Parayı verince ötecek o kadar düdük var ki piyasada! Özel mülkiyet, Performans Pass. ile ciddi anlamda sınırlandırılacak. Malınızın kiracısı olacaksınız. Paranızı elinizden alacaklar. Din, ahlak, gelenekle bağınız bir bir kopartılıyor. Cinsiyetiniz bile bir tercih olarak kaydedildi bile kimliklerinize. Cinsiyetiniz yönelim ve deneyimiz bağlı bir tercih artık. Eşcinsellik pedofili ve ensest sınırına geldi dayandı.

Finans sistemi ise devletlerin kontrolünden çıkıp yapay zeka ile üretilen kripto para ile başkalarının eline geçiyor. İnternet erişimi de devlet kontrolünden çıkıyor, Elon Musk’ın kontrolüne geçiyor.. Bu onların planı, kuşkusuz Allah’ın da bir planı var. Önemli olan biz, bizi yönetenler, bu oyunun ne kadar farkında ve biz ne yapıyoruz bu konularda? Aman dikkat! Her geçen gün, tehlikeyi daha da büyütüyor! Tehlikenin farkında mısınız? Selâm ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Abdurrahman DİLİPAK Arşivi