Bayrak: Erdoğan’ın Rize Ziyaretinde Gerçekler Konuşmadı, Alkışlar Konuştu. Protokolün değil, halkın sesine kulak verin

Bayrak: Erdoğan’ın Rize Ziyaretinde Gerçekler Konuşmadı, Alkışlar Konuştu. Protokolün değil, halkın sesine kulak verin
Kapatılan Memleket Partisi Rize İl Başkanı Muhittin Bayrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rize ziyaretine ilişkin değerlendirmesinde, ziyaretin açılış törenlerinden çok, şehrin içinde bulunduğu zihniyet ve duruş sorunlarını gözler önüne serdiğini belirtti.

Kapatılan Memleket Partisi Rize İl Başkanı Muhittin Bayrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rize ziyaretini değerlendirerek, açılış törenlerinden çok şehrin zihniyet ve duruş sorunlarının ortaya çıktığını belirtti. Bayrak, özellikle Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin’in "Bugünden sonra Rize’ye hiçbir şey yapmasanız da Rizeli size borcunu ödeyemez" şeklindeki sözlerine sert tepki gösterdi.

Rize’ye bir şey lazım değil demek, Rizeli’ye haksızlıktır

Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin’in “Rize Belediye Başkanı” sıfatıyla katıldığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rize’deki programında “Sıradan bir Rizeli vatandaş olarak sözü almak istiyorum” ifadesinde bulunarak programda bulunma gerçeğinin ardına çıkarak, “Bugünden sonra Rize’ye hiçbir şey yapmasanız da Rizeli size borcunu ödeyemez” şeklindeki sözlerine Rize’de muhalefetin ve vatandaşların tepkisi devam ediyor. Belediye Başkanı Metin’e DEVA Partisi Rize İl Başkanı M. Engin Korkmaz’dan sonra Kapatılan Memleket Partisi Rize İl Başkanı Muhittin Bayrak da sert tepki gösterdi. Bayrak, Rahmi Metin’in sözlerinin gelişime kapanmış bir kapı olduğunu belirterek Erdoğan’ın Rize ziyaretinde gerçeklerin konuşulmadığını alkışların konuştuğunu kaydederek, “Protokolün değil, halkın sesine kulak verin” ifadesinde bulunarak, “Belediye başkanının görevinin lideri memnun etmek değil, halkın hakkını savunmaktır. Rize’ye bir şey lazım değil demek, Rizeli’ye haksızlıktır. Çünkü bu şehir daha iyisini hak ediyor.” dedi.

Rahmi Metin’in “Cumhurbaşkanım, Rize’ye bir şey yapmasanız da olur. Rizeli sizi sever.” cümlesi, Şaban Aziz Karamehmetoğlu’nun eksiklikleri dile getirmesini gölgeledi

Bayrak, yaptığı açıklamada, Rize Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şaban Aziz Karamehmetoğlu’nun Ovit Tüneli’nin yan yollarındaki gecikme, Rize Artvin Havalimanı seferlerinin yetersizliğiyle Rize’nin trafiği ile ilgili dile getirdiği sorunların Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin’in sarfettiği bir cümleyle gölgelendiğini kaydederek, “Cumhurbaşkanı’nın Rize ziyareti, açılış törenlerinden çok zihniyet vitrinini ortaya koydu. Rize yine fotoğraflarda gülümsedi, ama gerçekte sustu. Ticaret Odası Başkanı, Ovit Tüneli’nin yan yollarındaki gecikmeyi ve havaalanı sefer sayılarının yetersizliğini dile getirdi. Rize’nin trafik çilesini anlattı. Ancak bu çıkışları bir cümle gölgeledi: ‘Cumhurbaşkanım, Rize’ye bir şey yapmasanız da olur. Rizeli sizi sever.’ Bu söz, bir şehrin geleceğini değil, kaderini teslim eder. Bir belediye başkanının görevi, lideri memnun etmek değil, halkın hakkını savunmaktır. Rize’ye bir şey lazım değil demek, Rizeli’ye haksızlıktır. Çünkü bu şehir daha iyisini hak ediyor.” diye konuştu.

Havalimanı Gerçeği: Rize Golü Kendi Kalesine Yedi

Bayrak, seferlerin azaltılması ve bilet fiyatlarının yüksek tutulmasının tesadüf olmadığını öne sürerek, Rizeliler "neden uçak yok?" diye sorarken, Trabzon’a yeni bir havalimanı için zemin hazırlandığı iddiasını dile getirerek, “Ziyaretin ardından bir başka perde daha aralandı: Rize–Artvin Havalimanı’na yapılan seferlerin azaltılması, bilet fiyatlarının yüksek tutulması artık tesadüf değil. Rizeliler, ‘neden uçak yok?’ diye sorarken; Trabzon’a yeni bir havalimanı için zemin hazırlanıyor. Rize’ye uçuş yok, ama Trabzon’a yatırım var. Bu tablo, ‘kalkınma’ adı altında yürütülen sessiz bir öncelik değişimidir. Devlet, adaleti bölüştürmek için değil, dengeyi korumak için vardır. Eğer bir şehir kendi havalimanına uçak bulamıyorsa, o şehirden sadece yolcu değil, umut da göç eder.” dedi.

Bayrak, STK toplantısında fikir yerine çıkarın konuştuğunu ve toplumun sesinin protokol duvarında yankılandığını belirtti. Yalnızca Şaban Aziz Karamehmetoğlu’nun cesaretle konuşup sorunları dile getirdiğini, ancak hemen "uyarıldığını" belirten Bayrak, şunları kaydetti: “Felsefeci Spinoza der ki: Köle, efendisiyle gurur duyar.’ Rize artık ‘verilenle yetinen’ değil, ‘hak ettiğini isteyen’ bir şehir olmalıdır.

STK Toplantısı: Cesaret Susturuldu, Gerçek Bastırıldı

STK toplantısı bir kez daha göstermiştir ki, Rize’de mesele kurum değil, duruştur. Toplantı salonunda fikir değil, çıkar konuştu. Müdürler etkisiz, temsilciler kaygılı, herkes şirin görünme yarışında. STK’ların sesi yine bastırıldı; toplumun sesi, protokol duvarında yankılandı. Yalnızca Şaban Aziz Karamehmetoğlu, cesaretle konuştu, sorunları dile getirdi, talepleri sıraladı. Ancak o da hemen ‘uyarıldı.’ Gerçeği dile getirmek, o salonda hâlâ suç sayılıyor.”

Bir Şehir, Korkakların Elinde Gelişemez

Bayrak, Rize’nin en büyük eksiğinin kaynak değil, cesaret olduğunu savunarak, yöneticilerin susarak değil, halkına hesap vererek büyümesi gerektiğini kaydederek, “Nietzsche’nin dediği gibi: ‘Cesaret, hakikatin doğum sancısıdır.’ Rize’de o sancıyı çekenler susturuluyor, sancıdan kaçanlar alkışlanıyor. Bir şehir, korkakların elinde gelişemez. Müdürler emirle değil, akılla hareket etmeli. yöneticiler susarak değil, halkına hesap vererek büyümeli. Bugün Rize’nin en büyük eksiği kaynak değil, cesarettir. Çünkü korku, bürokrasinin dili; cesaret, halkın nefesidir.” dedi.

Bayrak, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin’in Cumhurbaşkanı ziyaretindeki “Rize’ye bir şey lazım değil” sözlerine yönelik eleştirilerini sürdürerek bu ifadenin arkasında yatan zihniyeti sert bir dille eleştirdi ve şehrin içinde bulunduğu acil sorunlara dikkat çekti.

Bayrak, Metin'in sözlerinin aslında bir dönemin ruh halini özetlediğini belirterek, “'Yeter ki ben memnun olayım, şehir bekleyebilir'” anlayışını yansıttığını öne sürdü. Ancak şehir halkının bekleyecek zamanı kalmadığını vurgulayan Bayrak, Rize’nin mevcut durumunu çarpıcı bir şekilde özetledi: “Rize’de genç işsiz, üretici borçlu, esnaf tedirgin, doğa yorgun.”

Rize, artık protokolün değil, halkın sesine kulak vermek zorunda

Açıklamasında felsefi göndermelere de yer veren Bayrak, Sokrates’in "Sorgulanmamış hayat yaşanmaya değmez" sözünden hareketle, kendi yorumunu dile getirdi: “Sorgulanmayan şehir, yönetenin değil, susanın eseridir.”

Muhittin Bayrak, Rize'nin sorunlarının çözümünün “Cesaretin Dönüşünde Gizli” olduğunu belirterek, şehrin artık protokolün değil, halkın sesine kulak vermek zorunda olduğunu kaydederek, “Sonuç: Rize’nin kurtuluşu, cesaretin dönüşünde gizli. Rize, artık protokolün değil, halkın sesine kulak vermek zorunda. Bu şehir, doğasıyla, üretimiyle, emeğiyle Anadolu’nun vicdanıdır. Ama vicdan susturulursa, geriye sadece tabela kalır. Rize’nin uçağı kalkmıyor olabilir; ama vicdanı kalksın yeter. Çünkü bir şehir, önce akılla, sonra yürekle yükselir.” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.

HABERE YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
13 Yorum