Çaykur İyi Yönetilmiyor!

ÇAYKUR İYİ YÖNETİLMİYOR, ÇİFTÇİ PERİŞAN VE İSYANLARDA!
Yaş çay üreticisinin, üretimde bir güvence ve vazgeçilmez kurum olarak gördüğü Çaykur'a, geçmişten bugüne kadar kötü yönetilmesine rağmen sahip çıktığını ve yaşatılması için tüm desteğini sunduğunu belirten ÖDP İl Başkanı Recep Memişoğlu, "Ne yazık ki, bu süreci iyi yönetememe ve liyakatin işlememesi, siyasetin egemenliğinde işlerin yürümesi nedeniyle vatandaşı çoğu zaman isyan ettiren pozisyona getirmektedir. Nitekim bu yıl da aynen öyle olmuştur." dedi.
MESAJLAR GÜZEL, UYGULAMA HAYAL KIRIKLIĞI
Çaykur'un yeni çaylıkların yasallaştırılması ve kapasite artırımıyla alakalı sevindirici mesajlar verdiğini ama uygulamada hayal kırıklıkları yaşattığını ifade eden Memişoğlu, "Bizim tespit edebildiğimiz 3 fabrika sezon başlangıcında tamamen devre dışı kalmıştır. Bu fabrikalar, Artvin-Hopa, Rize-Fındıklı ve Çayeli-Sabuncular fabrikalarıdır. Bu fabrikalardan Hopa birinci alım döneminin sonlarına doğru kısmen devreye girerken, Fındıklı fabrikasının ikinci sürgüne yetiştirileceği söylenmektedir. Sabuncular fabrikasının ise bu yıl yetişmesi mümkün gözükmemektedir." dedi.
ÜRETİCİ ÖZEL'E İTİLDİ
Memişoğlu açıklamasına şöyle devam etti:
"Şimdi bu üç fabrikanın devre dışı kalması demek, kurumun yapmış olduğu bu yılki Kota artırımını alıp götürmüştür. Şöyle ki, yaş çay alım sezonu başladığından itibaren kontenjanla başlaması ve randevulu sisteme anında geçmesi, üreticinin bahçedeki çayını 45 günde satabilmesi demektir. Hasadı gelen çayın 45 gün tarlada beklemesi demek, o çayın çay değil lif yani odun durumuna gelmesi demektir. Çiftçi, zamanı geçen çayın su kaybedeceği için tonajda eksik olacağını düşünerek zamanında toplayıp, fiyatı 30-40 kuruş düşük de olsa özel sektöre satmaya itilmiştir. Böylece çiftçi, Çaykur’a olan kotasını dolduramamış, ucuza çayını özele satmış ve bu işten zararlı çıkmıştır."
ÇAYKUR SÜRECİ KÖTÜ YÖNETTİ
"Bu anlamda Çaykur süreci çok kötü yönetmiştir, daha doğrusu yönetememiştir. Çünkü üretimde kapasite artırımı yapayım derken, bu şekilde geçen seneki alım hedefini dahi tutturması mümkün gözükmemektedir. Kapasite artırımı yapmayı planladıkları Hopa, Fındıklı ve Sabuncular fabrikalarının ihaleleri geç yapıldığından, sezon başlangıcında çalışmaların hala devam etmesi ve ne zaman biteceğinin belirsizliği, yönetimdeki basiretsizliği göstermektedir."
ÇAYKUR'DA LİYAKAT SORUNU VAR
"Bu üç fabrikanın bu sene yetişmeyeceği düşünülerek hiç başlanmaması, sezon sonunda başlanıp 2017 için planlansaydı doğru bir tespit olurdu. Bu sıkıntılar da yaşanmazdı. Çaykur’un özellikle AKP döneminde, kurum yönetiminde bir liyakat problemi vardır. Siyasetin en alt kademelere kadar indirgendiği bu dönemde, müdür ve genel müdürlerin liyakatının sorgulanması gerekmektedir. İşi yapanların, yürütenlerin ehil ellerde olmaması demek sürekli iç işleyişin aksaması ve vatandaşın da bu işten zarar görmesi demektir."
ÇAYKUR STOKLARINDAKİ ÇAYI SATAMIYOR
"Çaykur; elinde, geçen yıldan kalan ve satması gereken çayları elinden çıkartamaması nedeniyle mali sıkıntılar da yaşamaktadır. Bu durum da sürecin kötü yönetildiğinin bir kanıtı değil midir?
Biz Özgürlük ve Dayanışma Partisi olarak, tüm bu konularda yapıcı ve uyarıcı taleplerimizi yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Doğru bildiklerimizi söyleyeceğiz, yanlışları da kamuoyu ile paylaşacağız. Üreticinin, çalışanın ve emekçinin yanında durmaya devam edeceğiz."