Doktordan Örnek Davranış
Rize'de yılın hekimi seçilen Dr. Sultan Yavuz Kopuz, kendi imkanları ile aldığı ambulans, ultrason cihazı ve Sağlık Müdürlüğü'nden tahsisini sağladığı röntgen cihazı ile gezici bir hastane gibi hizmet veriyor.
Rize'de, ''aile hekimi'' olarak görev yapan Sultan Yavuz Kopuz, kendisine verilen bütçeyi doğru kullanarak aldığı ambulans, ultrason cihazı ve sağlık müdürlüğünden tahsisini sağladığı röntgen cihazı ile gezici bir hastane gibi hizmet veriyor.
Sahip olduğu donanımla, sorumlu olduğu köylerde muayene ettiği hastaların teşhis ve tedavisini büyük oranda yerinde yapabilen Kopuz'un bu özverili çalışması, ''yılın hekimi'' seçilmesiyle, ödül olarak kendisine döndü.
Merkeze bağlı Gündoğdu beldesi Veliköy Aile Sağlığı Biriminde görev yapan Kopuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 10 yıllık doktor olduğunu ve geçen yıl geçilen uygulama ile aile hekimi olduğunu söyledi. Aile hekimliğinin zor ve önemli bir görev olduğunu vurgulayan Kopuz, ''Hastanın her türlü derdi, şikayeti, hastalığı, çocuğuna kadar her şeyi ile ilgilenmek zorundasınız'' dedi.
Kopuz, aile hekimi olarak görev başladığında 2 bin 700 kişiden sorumlu olduğunu, geçen sürede vatandaşların kendisini tercih etmesiyle bu sayının 4 bin 200'ü bulduğunu belirterek, ''Günde ortalama 100 poliklinik yapıyorum. Geçen yıl 28 bin poliklinik yaptım. Hastalarıma en iyi hizmeti vermeye çalışıyorum. İnsanların yapılan hizmetleri, ilgiyi görüp beni seçmelerinden mutlu oluyorum'' diye konuştu.

-RÖNTGEN, ULTRASON, TAHLİL CİHAZLARI, AMBULANS...-
Hastalarını röntgen için devlet hastanelerine göndermek zorunda kaldığını ve bunun da tedavi sürecini uzattığı için arayışa girdiğini ifade eden Kopuz, şunları anlattı: ''İl Sağlık Müdürlüğü'nden röntgen cihazı tahsis edilmesi sağladım. Ancak bu yetmiyor tabi. Bu cihazı kullanmak, ardından da filmi değerlendirip hastayı yönlendirmek gerekiyor. Teknisyen çalıştırma imkanımız olmadığı için biraz kitaplardan okuyarak, biraz da akşamları ve hafta sonları devlet hastanesine giderek cihazı kullanmayı ve çekilen röntgeni değerlendirmeyi öğrendim.
Bir süre sonra da, hamile hastalarım olduğu için ultrason cihazına ihtiyaç duymaya başladım. Çünkü her türlü sorunlarıyla ilgilenmeme rağmen bebeklerinin cinsiyetini söyleyemiyordum. Bunun üzerine kendi imkanlarım ile ultrason cihazı da aldım ve onu da kullanmayı öğrendim. Daha sonra da tahlil için gerekli olan cihazları yine kendi imkanlarımla aldım. Artık çok kısa süre içinde tahlil sonuçlarını da çıkarabiliyorum.''
Kopuz, yatalak hastalarına hizmet vermek için de ambulans almaya karar verdiğini belirterek, ''Bölgemizde yerleşim dağınık. Evine gittiğimiz hastanın neye ihtiyacı olduğu belli olmuyor. Bazen acilen hastayı götürmek gerekiyor. Ankara'dan bir ambulans bulup aldım. Artık bütün tıbbi malzemeyi ambulansa koyup hastanın evine gidiyorum. Tedavi edebilirsem ediyorum, gerekiyorsa hastaneye götürüyorum'' diye konuştu.
-''HASTAYA HİZMET İÇİN KENDİMİ MECBUR HİSSETTİM''-
Aile hekimlerinin bu tür cihazları almaya mecbur olmadığını vurgulayan Kopuz, ''Ama daha iyi hizmet verebilmek için kendimi bunları yapmak zorunda hissettim. Hastaya tam olarak hizmet verememeyi, 'şikayetin kas ağrısı da olabilir, böbrek ağrısı da olabilir' demeyi mesleğime saygısızlık olarak gördüm. Bu nedenle bütün bu teçhizatı aldım'' dedi.
Devletin kendilerine her ay maaşlarının yanında 'aile sağlığı yardımı' verdiğini, bunu bu tür işlerde kullanmak gerektiğini dile getiren Kopuz, şöyle devam etti: ''Ben bunu maaşımın bir bölümü olarak göremem. Bunu kullanmak zorundayız. Ben bu hizmetleri yaparken bu yardımı kullandım, kullanıyorum. Bu parayı tamamen hastalara daha iyi hizmet için kullanıp bitireceğim. Hastaya hizmet etmek için her şeyi yaparım. Nerede ve kim olursa olsun ücret almadan herkesi muayene ederim. İyi şeyler yapmak için çaba sarf etmek gerekiyor. 'Mesaim bitti' diye evime gidip dinlenmek varken, fedakarlık yapıp gece saatlerine kadar hasta bakıyorum. Nerede olursa olsun, bir yerde bir hastaya rastlamışsam, oradaki imkanlarla ona bakarım.''

