Sedat Peker: Veli Küçük'ün Adamı Değilim
Birinci "Ergenekon" davasında tutuksuz yargılanan başka suçtan hükümlü Sedat Peker, "Benim vücudumun çeşitli yerlerinde, kollarımda ve kasıklarımda işkence ve yırtıklar var. Veli Küçük tarafından desteklenen birinin vücudunda nasıl bunlar olur" dedi.
Birinci Ergenekon davasında bir ilk yaşandı. Gizli tanık istedi, görüntüsü duruşma salonundaki ekrana yansıtıldı. Duruşmada gizli tanıkla sanıklar arasında ilginç diyaloglar yaşandı.
Poyraz, "Bunlar zaten benim peşimde. Nasılsa kim olduğumu da biliyorlar. Ben kimseden kaçmıyorum, korkmuyorum. Zaten kalemim de kırılmış. Bildiklerini yapsınlar. Allah'ın verdiği canı sadece Allah alır. Öldürecekselerde öldürsünler" dedi.
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin bitişiğinde bulunan büyük duruşma salonunda yapılan duruşmaya, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin'in de aralarında bulunduğu 19 tutuklu sanık katıldı. Bu davadan tutuksuz yargılanan başka suçtan tutuklu Semih Tufan Gülaltay ile başka suçtan hükümlü Sedat Peker de duruşmada hazır bulundu.
Tutuklu sanıklar Alparslan Arslan, Hayrettin Ertekin, Seyhun Zaim, Mehmet Zekeriya Öztürk, Sevgi Erenerol ise duruşmaya gelmedi. 16 duruşmadan men edilen tutuklu sanıklar Erhan Timuroğlu, İsmail Sağır, Özkan Kurt, Bedirhan Şinal ve 6 duruşmadan men edilen tutuklu sanık Osman Yıldırım da duruşmaya katılamadı. Mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese duruşmada gizli tanık Poyraz'ın dinleneceğini belirtti.
HAKİM: DURUŞMA DEVAM EDERKEN SALONU TERK ETMEYİN
Mahkeme Başkanı Özese, duruşma devam ederken sanıkların salonu terk etmemeleri yönünde dün karar aldıklarını hatırlatarak, "Bu kuralı ihlal etmeyelim" diyerek sanıkları uyardı. Başkan Özese mazereti olanların dilekçe ile başvurmasını istedi. Söz alan sanık emekli albay Mehmet Fikri Karadağ, 'Tuvalete gitmek için dilekçe mi yazacağız?' diyerek tepki gösterdi. Sanık Karadağ'ın bu sözleri üzerine Başkan Özese, "Bizde bazen 2 bazen 5 saat heyet olarak burada oturuyoruz. Bizde sizinle aynı şartlarda oturuyoruz" ifadelerini kullandı.
GİZLİ TANIK POYRAZ: GÖRÜNTÜMÜN ORJİNALİNİ EKRANA YANSITIN
Başkan Özese, gizli tanık Poyraz'ın duruşma salonunun arkasındaki gizli tanık odasında hazır bulunduğunu belirtti. Sesi ve görüntüsü değiştirilerek duruşma salonunda bulunan ekrana yansıtılan gizli tanık Poyraz, bir talebi olduğunu söyleyerek, "Dün akşam oturdum karar verdim. Beni zaten tanıyorlar. Benim sesimin ve görüntümün bozulmadan orijinal halinin duruşma salonundaki ekrana yansıtılmasını istiyorum. Bunlar zaten benim peşimde. Nasılsa kim olduğumu da biliyorlar. Ben kimseden kaçmıyorum, korkmuyorum. Zaten kalemim de kırılmış. Bildiklerini yapsınlar. Allah'ın verdiği canı sadece Allah alır. Öldürecekselerde öldürsünler" dedi. Gizli tanığın bu talebi üzerine duruşmaya 10 dakika ara verildi.
TANIĞIN ORİJİNAL GÖRÜNTÜSÜ EKRANA YANSITILDI
Aranın ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, gizli tanık Poyraz'ın sözlü beyanı üzerine sesi ve görüntüsünün orjinal olarak duruşma salonunda bulunan ekrana yansıtılmasına oybirliğiyle karar verildiğini açıkladı.
Başkan Özese ayrıca haberlerde gizli tanığın adının açıklanmasına yasak getirdi. Bunun üzerine gizli tanık Poyraz, sesi ve görüntüsü normal olarak duruşma salonuna yansıtıldı.

BİZ SEDAT PEKER TEŞKİLATIYIZ
Birinci ''Ergenekon'' davasında dinlenilen gizli tanık ''Poyraz'', ''Biz Sedat Peker teşkilatıyız. Bu teşkilatın başkanı Veli Küçük, ikinci kurmay başkanı Sedat Peker'dir'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Cumhuriyet Gazetesi'ne molotofkokteyli atılması dosyasının tutuklu sanığı Boğaç Kaan Murathan, gizli tanık ''Poyraz''ın, ''Peker'in, otoparklarına bakan Zeki Yalçın'ın 27 milyon Avro'yu çaldığı, bu nedenle Peker'in öldürme emri verdiği ve Boğaç Kaan Murathan'ın Zeki Yalçın'ı vurduğu'' şeklindeki ifadelerine dikkati çekti.
Zeki Yalçın'ı öldürmediğini söyleyen Murathan, gizli tanığa bu konuda belgesi olup olmadığını sordu. Gizli tanık da, ''Boğaç'çığım, güzel kardeşim, seni severim. Namusun şerefim üzerine yemin ederim ki Zeki Yalçın'ı sen vurdun. Gençtin, kanın kaynıyordu. Aslanlar gibi vurdun, aslanlar gibi yatacaksın. 'Sedat Peker'in manevi oğluyum' diye dolaşıyordun'' şeklinde yanıt verdi.
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese'nin sorusu üzerine gizli tanık, ''Gayri meşru dünyada 'kalem kırılması' öldürme kararı, 'koparma' öldürmedir. Bunlar şifredir'' şeklinde konuştu.
"PEKER İFADEMİ GERİ ÇEKMEM İÇİN PARA GÖNDERDİ"
Kendisinin de gizli tanık olduğunun duyulduğunu belirten gizli tanık, ''Kalemimi kırmışlardı. Ben Amasya'ya gitmiştim. Sedat Peker bana iki kere bin lira gönderdi. Sonra havaalanında buluştuğum avukatı bana 25 bin lira ve Sedat Peker'in 5 sayfalık mektubunu verdi. 'Gizli tanık değilim' dedim. Paraları da aldım çünkü beni koparacaklardı. Henüz mahkemeden 'tanık koruma' kararı çıkmamıştı'' diye konuştu.
Peker'in mektubunda ifadesini geri almasını istediğini belirten gizli tanık, ''Organize şubeden Serdal Akça'nın zorladığını söylememi yazmıştı. 'Mektubu iyice okuyup imha et' demişti. Ben de 5 kere okuyup havaalanının tuvaletine attım'' dedi. Duruşmada daha sonra bu davanın tutuksuz sanığı başka suçtan hükümlü olan Sedat Peker, gizli tanık Poyraz'a, sonradan ''Peker'' soyadını alan ve ''Peker'in manevi kardeşim'' diye nitelediği Tolga Atalay Peker'in öldürülmesi olayına ilişkin sorular yöneltti.
Peker, gizli tanık Poyraz'ın ifadesinde, Tolga Peker'in telefonla kendisini arayarak, ''Beni odaya kilitlediler. Silahımı aldılar. Kalemimi kırdılar. İnfaz edecekler. Behçet Cantürk olmak üzere Sapanca bölgesindeki cinayetleri bizim ekip gerçekleştirdi, bizim teşkilatın işi. Sen de kendine dikkat et'' dediğini söyledi.
Peker'in ''Tolga Peker kilitlediğimiz odadan aramış. Öldürülmek üzere odaya kilitlenen kişiye cep telefonu verilir mi?'' diye sorduğu gizli tanık, ''Sedat Peker'e sözümün geçeceğini bildiği için Tolga Peker beni aradı. Sedat Peker ile çok samimi olduğumu biliyor. Peker Vedat Kadıoğlu'nun kalemini kırdığında Mecnun Otyakmaz'ın düğününde Peker ile onu ben barıştırdım'' diye yanıtladı.
Peker de, eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın'ın Ankara'daki savcıya verdiği faili meçhul cinayetler soruşturması kapsamındaki ifadesinde, Behçet Cantürk dahil bir çok cinayetin kimler tarafından işlendiğini açıkladığını belirterek, ''Gizli tanık, kimlerin öldürdüğü belli olan cinayetleri bizlerin işlediğini söylüyor'' dedi. Poyraz da, kendisini arayan Tolga Peker'in, ''Behçet Cantürk, Savaş Buldan olayını da biz yaptık. Ağabey senin bilmediğin olaylar var. Sapanca olayları da bizim işimiz. Veli Küçük bizi kullandı'' dediğini anlattı.
TEŞKİLAT AÇIKLAMASI
Gizli tanığın konuşmalarında ''teşkilat'' sözünü kullanması üzerine, hangi teşkilattan olduğu soruldu. Gizli tanık, ''Beraber olduğumuz Peker'in teşkilatı. Biz Sedat Peker teşkilatıyız. Bu teşkilatın başkanı Veli Küçük, ikinci kurmay başkanı Sedat Peker'dir'' dedi.
Sedat Peker, ''Gizli tanık ifadesinde Veli Küçük, Kocaeli Jandarma Alay Komutanı olduğu dönemde Sedat Peker ile komutanlığa haftada 3-4 kere gittiğini söyledi. Bununla ilgili alınan ifadelerde benim oraya gittiğimi görmediklerini, birkaç kere telefonla görüştüğümü, bir tanık da bir kere gittiğimi söylüyor. Ya onlar yalan söylüyor, ya da bu gizli tanık'' şeklinde konuştu.
Gizli tanık da, aynı iddialarını tekrarlayarak, Sedat Peker ile Kocaeli Jandarma Alay Komutanlığına Veli Küçük'ün yanına giderken kullandıkları arabanın da plakasını verdi. Gizli tanık, alınan ifadelerde Veli Küçük'ün postasının Peker'i görmediklerini söylediğini belirterek, ''Veli Küçük'ün postası Sedat Peker geliyordu' diye ifade verir mi? Sedat Peker gelirken, askerler 'dikkat komutan' çekiyordu. Buraya gelip, onların aleyhine ifade verir mi?'' şeklinde konuştu.
VÜCUDUMUN HER YERİNDE İŞKENCE İZİ VAR
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada gizli tanığa sorular yönelten Sedat Peker, Veli Küçük'ün kendi arkasında olduğu şeklindeki iddialara değindi.
Birinci ''Ergenekon'' davasında tutuksuz yargılanan başka suçtan hükümlü Sedat Peker, ''Benim vücudumun çeşitli yerlerinde, kollarımda ve kasıklarımda işkence ve yırtıklar var. Veli Küçük tarafından desteklenen birinin vücudunda nasıl bunlar olur'' dedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada gizli tanığa sorular yönelten Sedat Peker, Veli Küçük'ün kendi arkasında olduğu şeklindeki iddialara değindi.
Peker, "Gizli tanık, benim 'babalar üstü' konuma getirilmek için Veli Küçük tarafından desteklendiğimi iddia ediliyor. Benim vücudumun çeşitli yerlerinde, kollarımda ve kasıklarımda işkence ve yırtıklar var. Veli Küçük tarafından desteklenen birinin vücudunda nasıl bunlar olur. Ben her dönem işkence gördüm. Asayiş şube müdürü işkence yaptı. Ben desteklenmedim. Desteklenseydim bana niye işkence yapılsın" dedi.
"Gizli tanık Poyraz"ın, "O sorguları beraber yaşadık. Arkamızda o zaman Veli Küçük yoktu. Kendi çapımızda mücadele veriyorduk" sözleri üzerine Sedat Peker, "Resmi kayıtlara göre Veli Küçük ile tanışıklığım 1994 yılıdır. Benim işkence gördüğüm tarihler bundan sonradır" diye konuştu.
Peker, gizli tanığın "Sedat Peker'in yanına Veli Küçük itirafçıları yerleştirdi" şeklindeki sözleri üzerine de, şunları söyledi: "Yanıma gelen itirafçıları Hanefi Avcı göndermiştir. Benim yanımda gezen ve aynı davadan yargılandığımız Hüseyin, İbrahim... Bunlar İstanbul istihbarat şubenin elemanlarıdır. Bunların Veli Küçük ile ilgisi yoktur."
Gizli tanık da, "İtirafçıları gönderen Veli Küçük'tür. Topu Hanefi Avcı'ya atıyor" diyerek, Peker'in diğer adamlara haftada 500 dolar alırken, itirafçılara 1500 dolar verdiğini iddia etti.
Peker de, "Bu anlatılanların doğru olması mümkün değildir" dedi.
'MECNUN ODYAKMAZ’IN DÜĞÜNÜNDEKİ ÇİFTE TABANCALI ADAM KİM?'
Peker'in, bu kadar yıl birlikte olan insanların en az 30-40 tane birlikte çekilmiş fotoğrafları olur. Bizim birlikte çekilmiş fotoğraflarımız var mı? Bunları mahkemeye sunmasını istiyorum." sorusuna ise gizli tanık Poyraz, "Mecnun Odyakmaz'ın düğününde Sedat Peker geline takı takarken orada çifte tabancalı adam kimdi onu söylesin." cevabını verdi.
Bu soruların ardından Sedat Peker, "20 yıl yakın ilişki içinde yaşadığımızı söylüyor ama bir tek davada birlikte yargılanmamışız. Bir tek birlikte çekilmiş fotoğrafımız yok. Bir telefon konuşmamız yok. Ben bu kişiyi sadece bir zamanlar yanıma 2-3 defa sorunlarını söylemek için gelip, sorunlarına çözüm bularak giden bir kişi olarak tanıyorum. Hakkımdaki iddialarını kabul etmiyorum." ifadesini kullandı.
-"Peker 100 doların hesabını sorar"-
Sedat Peker, "Gizli Tanık Poyraz"ın Zeki Yalçın adlı kişiyi kendisinden 27 milyon avro kaçırdığı için öldürme emri verdiğini iddia ettiğini belirterek, "Eğer öldürürsem parayı nasıl alabilirdim? Üzerine yapılan gayrimenkuller ailesine kalırdı. O zaman alabilir miydim? Para çaldı diye adam öldürtülür mü?" diye konuştu.
Gizli tanık da, "Senin kanuna göre cezası ölümdür. Sedat Peker o parayı her türlü alır. Peker adına tahsilata git, 100 dolar eksik olsun, hesabını sorar" diye konuştu.
Peker, "Gizli Tanık Poyraz"ı tanıdığını belirterek, "Ancak kendisini anlattığı gibi tanımıyorum. Madem bana bu kadar yakınmış benim aşçım, çaycım bile gözaltına alınıp sorgulandı. Ben 1987 yılından beri aksiyonel şiddete matuf bir çok olayın içinde yer aldım. Bana o kadar yakınsa neden benimle yargılanmadı" diye sordu.
Gizli Tanık Poyraz, "Gayrimeşru dünyanın kanunudur bu. Poliste, mahkemede söylemezsin. Tahsilatta Peker'in adını kullanmadım. Poliste de söylemedim" diye cevap verdi.
