Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Rize Artvin Havalimanı ile Ordu Giresun Havalimanı’na sefer ve güzergah verilmeyerek bu illerden yolcuların Trabzon Havalimanı’nı kullanmak zorunda bırakılmaları ile yolcu sayısı şişirilen Trabzon’a yapacakları havalimanının yıllık yolcu kapasite sayısını yüzde 33 düşürdü. Bakan Uraloğlu, daha önce açıkladığı Trabzon’a yıllık 15 milyon yolcu kapasiteli denize dolgu havalimanı sözünde yeni havalimanının yılda 10 milyon yolcu kapasiteli olacağını belirterek yüzde 33 indirime gitti.
Bakan Uraloğlu, partisinin Trabzon İl Başkanlığınca düzenlenen Genişletilmiş İl Danışma Meclis Toplantısında, AK Parti iktidarları döneminde Trabzon'da yapılan yatırımları anlattı. Trabzon’un yeni havalimanı proje çalışmaları tamamlanınca ihalesini gerçekleştireceklerini anlatan Uraloğlu, yeni havalimanının yılda 10 milyon yolcu kapasiteli olacağını belirtti.
Bu durum, projenin kapsamının değişip değişmediği ve neden böyle bir değişikliğe gidildiği sorularını gündeme getirdi.
Bu değişikliğin sebepleri henüz bilinmezken, akıllara çeşitli sorular geliyor: Bakan Uraloğlu, tepkileri dindirmek için mi bu kararı aldı? Trabzon'un 50 yıl boyunca dahi 15 milyon yolcuya ulaşamayacağını mı düşündü? Yoksa bu bir dil sürçmesi miydi? Havalimanı projesinde değişikliğe mi gidildi? Belki de bu sadece bir dil sürçmesiydi ve projenin esasında bir değişiklik olmadı!
Doğu Karadeniz'deki dört havalimanının (Samsun, Ordu-Giresun, Trabzon, Rize-Artvin) 2023 yılındaki toplam yolcu sayısı yaklaşık 7 milyondu ve 2024'te bu sayı sadece %2,22'lik bir artışla 7,1 milyona yükseldi. Bölgedeki mevcut havalimanlarının toplam kapasitesi dahi 10 milyon yolcuyu bulmazken, sadece Trabzon'a 15 milyonluk bir yatırımın ne kadar rasyonel olduğu sorusu uzun süredir tartışılıyordu. 2025 sonunda Bayburt Havalimanı'nın da hizmete girecek olması, bu büyük yatırımın gerekliliğini daha da sorgulatmıştı. Denize dolgu projesinin yüksek maliyeti (29,4 milyar TL) ve deniz korozyonu riski de göz önünde bulundurulduğunda, bu projenin sadece inşaat firmalarına rant sağlamayı mı amaçladığı yönünde ciddi eleştiriler yapılmıştı. Hatta, yeni havalimanının bölgesel bir merkez haline getirilerek diğer havalimanlarının sivil uçuşlara kapatılabileceği iddiaları da gündeme gelmişti.
YOLCU KAPASİTESİ YÜZDE 33 DÜŞÜRÜLDÜ HAVALİMANI PROJESİ DEĞİŞECEK Mİ?
Şimdi tüm gözler, bu kapasite indirimi kararının projenin diğer teknik detaylarına ve ayrılan bütçeye nasıl yansıyacağına çevrildi. Şimdi merak edilen, yolcu kapasitesinin düşürülmesiyle birlikte projenin diğer teknik özelliklerinde ve maliyetinde de bir değişiklik olup olmayacağı. Zira daha önce altyapı için 18,48 milyar TL, üstyapı için ise 10,922 milyar TL bütçe ayrılmış ve 2025 yılı için sembolik ödenekler tahsis edilmişti. 3 bin 250 metre pist uzunluğu, geniş apron ve taksi yolları ile yaklaşık 60 bin metrekarelik terminal binası gibi iddialı teknik özelliklerin de revize edilip edilmeyeceği merak konusu.