Aslankaya, AK Parti Hükümetinin amacının çayı özelleştirip Türkiye’deki 210 bin ton kuru çay piyasasını ele geçirmek olduğunu ifade ederek, “Bunu da uluslararası çay ithalatı yapan Sayın Bayramoğlu ile yapmak istiyorlar” dedi.
CHP Rize İl Başkanı Mehmet Aslankaya, Karadeniz’e bölgenin gündemine yönelik önemli açıklamalar yaptı. Özellikle çayın AK Parti hükümeti döneminde büyük ivme kaybettiğini ileri süren Aslankaya, Çaykur’un özelleşeceğini iddia etti. Rize’ye gelen yatırımların yetersiz olduğu yönünde dikkat çeken Aslankaya, sivil toplum örgütlerini de görev yapmamakla eleştirdi. İşte Aslankaya’nın altı çizilecek ifadeleri:
Üreticiye sadaka verdiler
Çayımız AK Parti Hükümeti döneminde bitme aşamasına gelmiştir. Sayın başbakan 2 Kasım 2002 seçimlerinden bir gün önce Rize Cumhuriyet Meydanı’nda bir fiyat açıklamıştır. Ama aradan geçen 7 yılda ancak o gün verdiği fiyata ulaşılabilmiştir. Benim elimde 1968’den beri çaya verilen fiyat çizelgesi var. O tarihten bugüne çaya verilen en düşük oranda zam bu sezon yüzde 5.5 ile verilmiştir. Refahyol Hükümeti ve daha önceki CHP koalisyon hükümeti döneminde çaya gerçekten çok güzel taban fiyatlar verilmiştir.
Maalesef Türkiye’nin ekonomisi iyi gidiyor, enflasyon çok küçük iddialarıyla veriliyor. Geçen yıl destekleme düşürülmüş, bu nedenle 11 milyon lira Rize’ye girmemiştir. Üretici için taban fiyat çok önemlidir. AK Parti iktidarı yaş çay taban fiyatı verirken ilimizdeki sivil toplum örgütleri bu konuda çok duyarlı olmamışlardır. Bazı sivil toplum kuruluşları bir iki cümleyle fiyatı eleştirmişlerdir. Bizim istediğimiz rakam gübrenin fiyatı olan 1.2 TL idi.
Rize’nin başbakan ili olmasına rağmen çay fiyatının bu denli düşük olması AK Parti Hükümetinin Rize’ye bakış açısını gösterir. Bu fiyata Rize milletvekillerinin dışında çaydan ekmek yiyen Artvin, Trabzon, Giresun milletvekilleri de duyarsız kalmışlardır.
AK Parti Rize Milletvekili Sayın Bayramoğlu, bir yerel televizyonda “Çaya benden başka kimse karışamaz, çay için konuşacak tek milletvekili benim” diyerek çayı kendi çıkarları için kullanacağını resmen açıklamıştır. Bu açıklamayı CHP il başkanı olarak aciz bir düşünce olarak kabul ediyorum.
Sayın Bayramoğlu, Rize çayını uluslararası firmalara yedirmek istiyor. Bunların amacı Türkiye’ deki 210 bin ton çay pazarının sahibi olma noktasında üreticiyi bezdirip bu pazar ellerine geçirme senaryosudur. Bunun ilk ayağı olarak Fadime halanın parasıyla borsa öncülüğünde geçtiğimiz günlerde Seylan’a gittiler. Bu gezinin amacı, çayın özelleştirilmesinin ayaklarını oluşturmaktır. AB programına da çayın özelleştirilmesi konulmuştur. Önceki Başbakanımız Sayın Mesut Yılmaz çayın özelleştirilmesini kabul etmemiştir. Şimdi de günü birlik geçişlerle bu işi engelleyip özelleştirmenin alt yapısını hazırlıyorlar. 1-2 yıl içinde de Çaykur’u özelleştirecekler.
Gündoğdu fabrikasını neden yıkacaklar?
Gündoğdu’ da bulunan Çaykur’a ait çay fabrikası yeriyle ilgili Gündoğdu Belediyesi bir meclis kararı aldı. Gündoğdu Belediye Meclisinin aldığı karara göre, Gündoğdu Çay Fabrikasının yeri üniversiteye aktarılıyor. Bu kararı Gündoğdu Belediyesinin alması yasal değil ve suçtur. Çünkü fabrikanın yeri şu anda Çaykur’undur. Serbest bölgenin olduğu yerde Çaykur’a ait atıl durumda bulunan 89 dönüm alan dururken Gündoğdu fabrikasının yeri verilmek isteniyor. Nedeni anlatılmalı.
Sivil toplum örgütleri görevlerini yapmıyor
Rize’de sivil toplum örgütleri konuşmuyor. Muhalefet de konuşmuyor. Susmakla hiçbir yere gidemeyiz. Sivil toplum örgütleri de konuşmalı, muhalefet de. Herkes elinden geldiği kadar konuşma cesaretini göstermeli.
Yakın bir tarihte genel seçim olacak. Halk bunları bilerek sandık başına gidecek ve iktidarı değiştirecek. O zaman isteyen istediği yerde iş kaybetme korkusu olmadan konuşacak, yazacak, haber yapacak.
Basın iyi şeyleri de, kötü şeyleri de yazmalı. İlimizdeki bazı sivil toplum kuruluşları üzerine düşen görevi bu konuda yapıyor. Mesela Ziraat Odası Başkanı Sayın Nevzat Paliç. Rize çayının sorunlarını her platformda dile getiriyor.
Enflasyonun düşmesi hayal
Bugünkü hükümet övünerek şunu ifade ediyor: Dolar 1400’ü aşağı düşmemiş, yukarı çıkmamıştır, dengede duruyor. İşte enflasyon şu rakamda duruyor, faizler şu noktaya indik diye pembe bir tablo çiziyorlar.
Hiç kimse beni Türkiye’de enflasyonun bu verilen rakam olduğunu anlatamaz. Memur ve işçi için söylüyorum. 1 milyar alıyor da geçen sene ile yani 2007 ile 2008’i mukayese ettiğiniz zaman enflasyon bu düşme noktasında 1 milyar gelirlinin bir kısmı kendisinin aile harcamaları için kalıyorsa enflasyon düşmüştür, halka da yansımıştır. Ama bankalara borçları gittikçe artıyorsa, ödeyemeyecek duruma geliyorsa, insanlar intiharı bile düşünüyorsa demek ki enflasyon halka yansımamıştır. Kime yansımıştır? İki sivil toplum örgütüne yaramıştır. Diğerlerinin önü zaten kesilmiştir.
Rize’deki yatırımlar yeterli değil
2002 / 3 Kasım sonucunda Rize ilimizde 1972 döneminde atılan temellerin dışında herhangi bir temel atılmamıştır. Bacası tüten hiçbir fabrika yapılmamıştır. Başbakan Rize Kültür Merkezi önünde yaptığı konuşmadan bir sonraki gün Kahramanmaraş’a gidip 44 tane temel atacağını söylerken, ben isterdim ki bir tane de Rize’de bir fabrika temeli atmış olsaydı. Yani Kahramanmaraş’ta atacağı temelleri Rize’nin göbeğinde övünç kaynağı olarak anlatan Başbakan’a Rizeli dönüp sorar: Siz Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığını 4,5 yıldır yapıyorsunuz. Kendi yaptığınız, yaşama geçirdiğiniz, üretime katkı sağlayacak herhangi bir yatırımınız var mı? Rize’de toplu konut binası yapmış. Stadyum, boş gezen Rizeli gençlerin bir ekmek kapısı mıdır?
Bakıyoruz Rizeli iş adamları kendi ekonomik bütçeleri içerisinde Rize’de bir tıp fakültesinin temelini atacak. Bunu sanki Başbakan, Türkiye’nin bütçesiyle kurmuş, yatırım anlamında kendi siyasi istikrarına mal etmeye çalışıyor. Aslında Hasan Kemal Yardımcı ve Şevket Yardımcı’nın çocukları aile içerisinde bir karar almışlar. 8-10 trilyon değerinde bu ünitenin yapılmasına katkıları olarak adım atmışlardır.
Rize Üniversitesi’nin kurulduğu bir kentte eğer bir tıp fakültesi yapılıyor da, bunun teslimi, devri, muamelesi, işlemi fakültenin rektörüne veyahut rektör yardımcısına yapılmayıp, Sağlık İl Müdürlüğüne teslimi yapılıyorsa benim için bu çok düşündürücüdür.
Kaynak:Rizehaber