17 Kez Değiştirmemize Rağmen Yenisini Yapmayı Beceremedik

17 Kez Değiştirmemize Rağmen Yenisini Yapmayı Beceremedik
Rize Barosu Başkanı Avukat Ateş Hatinoğlu, "17 kez değiştirdik ama bir türlü yenisini yapmayı beceremedik" dedi. İşte Baro Başkanı Hatinoğlu'nun 17 kez değiştirilmesine rağmen yenisini yapmayı becemediğimiz dediği konu:

Rize Barosu Başkanı Avukat Ateş Hatinoğlu, Anayasa’daki vatandaşlık tanımının 82 Anayasası’nda olduğu gibi aynen korunması gerektiğini savundu. Hatinoğlu, Rize'de düzenlenen panelde özeleştiride bulunarak “Anayasamız 17 kez değiştirildi. Yeni bir anayasa yapmak mecburiyetindeyiz. Ancak, 17 kez değiştirilmesine rağmen yeni bir Anayasa yapmayı bir türlü beceremedik. Bunun sorgulanması gerekir." dedi.

Rize Barosu tarafından bugün İsmail Kahraman Kültür Merkezi’nde “Yeni Anayasa sürecinde temel ilkelere yaklaşımlar” konulu panel düzenlendi. Çok sayıda kişinin katıldığı panelde Araştırmacı Yazar Mehmet Bilgin, İstanbul Barosu Avukatlarından Hüseyin Özbek ve Süleyman Demirel Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Özkul katıldı.

yeni-anayasa-surecinde-temel-ilkelere-yaklasimlar-paneli-rize-2.jpg

Panelin açılış bölümünde konuşan ev sahibi Rize Barosu Başkanı Avukat Ateş Hatinoğlu, yeni bir anayasanın zorunluluk olduğunu belirterek, yeni yapılacak Anayasa'da 82 Anayasası'ndaki vatandaşlık tanımının olduğu gibi korunması gerektiğini savundu.

ates-hatinoglu.20120428191023.jpgHatinoğlu konuşmasında, “Anayasamız 17 kez değiştirildi. Yeni bir anayasa yapmak mecburiyetindeyiz. Ancak, 17 kez değiştirilmesine rağmen yeni bir Anayasa yapmayı bir türlü beceremedik. Bunun sorgulanması gerekir. Türkiye’deki tüm sıkıntıların ve buhranların nedeni olarak Anayasa gösterilmektedir. Anayasa'da 'Türkiye Cumhuriyeti insan haklarına dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir' yazınca Türkiye tam anlamı ile laik, insan haklarına duyarlı ve demokratik bir ülke olmaz. Önemli olan bunu yazmak değil bu kanunun ne kadar uygulanabildiğidir. Nedense her sözümüz millet ile başlar. Ancak bu milletin ismi olan Türk’ü telaffuz etmekten çekiniliyor. Diğer Anayasalar incelendiğinde hiçbir Anayasa'da 'vatandaş' denilmez, Alman denir, Fransız denir. Biz yeni Anayasa'da, 82 Anayasası'ndaki vatandaşlık tanımının olduğu gibi aynen korunması gerektiğini savunuyoruz” dedi.

Hatinoğlu konuşmasında, hiç bir etnik yapıyı temsil edemeyecek grupların çıkarak Yeni Anayasa’da söz sahibi olmaya çalışmalarını eleştirip, kamuoyu oluşturan bu gruplara karşı seslerini yükselteceklerini belirtti. Hatinoğlu, kendisinin de bir Laz olduğunu, anadilinin Lazca olduğunu ancak hiçbir zaman Lazca’yı Türkçe ile kıyaslama gafletine düşmediğini ifade ederek “Herkesin anadilini öğrenme ve konuşma hakkı vardır. Ancak anadilde eğitim çok büyük bir tehlikedir. Anadilde eğitim bu milletin bu devletin temellerine dinamit konulmasıdır” diye konuştu.

yeni-anayasa-surecinde-temel-ilkelere-yaklasimlar-paneli-rize-1.jpg