28 Şubat'ın Sivil Darbecilerinden de Hesap Sorulmalı

28 Şubat'ın Sivil Darbecilerinden de Hesap Sorulmalı
Memur-Sen Rize İl Başkanı Resul Usta, 28 Şubat Darbesinin 16. yılını değerlendirdi: "28 Şubatla hesaplaşma sadece asker üzerinde bırakılmamalı, sivil darbecilerden de hesap sorulmalıdır." dedi.

Türkiye’yi demokrasisiyle, insan haklarıyla, sosyal, ekonomik, kültürel ve eğitim sistemiyle en az 30 yıl geri bırakan 28 Şubat darbesinin 16. yılını değerlendiren Memur-Sen Rize İl Başkanı Resul Usta, yürütülen 28 Şubat soruşturmalarının eksik ayaklarla devam ettirilmeye çalışıldığını hatırlatarak, “28 Şubat’ı oluşturan tüm unsurlar birlikte soruşturulmadan, onlardan hesap sorulmadan, sadece asker üzerinden giderek yürütülen soruşturma, karanlık dehlizleri aydınlatmaya yetmeyecek, mağduriyetleri tam olarak gidermeyecektir” dedi.

“İKNA ODALARININ SAHİPLERİ, 5’Lİ ÇETECİLER, EMRET KOMUTANIM DİYEN SENDİKACILAR, DARBE MANŞETİ ÇIĞIRTKANLARI HESAP VERMEDİĞİ SÜRECE TÜRKİYE 28 ŞUBAT’IN KARANLIK DEHLİZLERİNDE İLERLEMEYE DEVAM EDER”

Usta, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada şunları kaydetti: 28 Şubat’ın sivil uzantılarına halen dokunulmamış, hesap sorulmamıştır. Üniversite kampüslerinin giriş kapılarında kurulan ikna odalarının sahipleri suçları itiraf etmişler, gerekirse yine yaparız dedikleri halde halen TBMM çatısı altındaki görevlerine devam etmektedirler. “Çete” kurduklarını itiraf edip, kendilerine “5’li Çete” adını takarak 28 Şubat’ta üstlendikleri rolü övünerek anlatan oda, borsa, birlik, işçi, esnaf temsilcileri keza aynı durumdadır. Millete ettikleri eziyet, demokrasiye verdikleri zarar yanlarına kâr bir şekilde hayatlarına devam etmektedirler.

Darbeciler karşısında “Emret komutanım” diyerek esas duruşlarını bozmayan kimi sendikacılar, halen hak-hürriyet-kazanım peşinde koştuklarını iddia etmektedirler.

Siyasetçiler konusunda millet üzerine düşeni yapmış, 28 Şubat’a kim destek vermişse, bu milletin inancına değerlerine kim ihanet etmişse hepsini sandığa gömmüştür.

Ancak milletin yaptığını siyaset kurumu yapmamış, yapamamıştır. Oluşturulan darbeleri araştırma komisyonu, adeta bir ağlama duvarına dönüşmüş, özellikle darbe manşeti çığırtkanları gazete patronları ve gazeteciler tek tek komisyonda pişmanlıklarını dile getirmişler, kendilerince aklanmış, süslü yaşamlarına geri dönmüşlerdir.

“ MAĞDURLARIN YARALARINI SARMADAN, YOK EDİLEN İTİBARLAR İADE EDİLMEDEN, DARBE ARTIĞI ANAYASA ORTADAN KALDIRILMADAN KİMSE 28 ŞUBAT’TAN HESAP SORUYORUZ DEMESİN”

28 Şubat’ın mağdurlarının bu kapsamda halen mağdur olduklarını, o dönem görevlerine son verilen, zorla istifa ettirilen, inançları gereği başlarını örttükleri için ibadetlerini yerine getirdikleri için türlü baskılarla karşılaşan, terfileri, ilerlemeleri durdurulan öğretmenler, sırf inancı gereği, içki içmediği için veya eşi başörtülü olduğu için ordudan ihraç edilen askerlerimiz gibi binlerce kamu görevlisi için bu bekleyişin devam ettiğini ifade eden Memur Sen Rize İl Başkanı Usta, "O günden bu yana çıkartılan sicil afları ne yazık ki yine darbe artığı yönetmeliklere esir edilmiş, başörtüsüz çalışmak üzere kamu çalışanı bayanlar affedilmiştir. Hatta o dönemin en şiddetli günlerinde atılan kamu çalışanları için af çıkartılamamış, 1999 öncesi darbe mağdurları için af çıkartılmaya bile cesaret edilememiş, bir kısım mağdur 28 Şubat’ın dibinde unutulmuştur.

28 Şubat düpedüz bir darbedir ve diğer darbelerden farklı olarak sivil unsurlar, bazı vakıf dernek, oda borsa, birlikler, sendikalar, barolar tarafından desteklenmiş, bir kısım medya destek konusunda başa güreşmiştir.

Türkiye, 28 Şubat’ın tüm unsurları ile yüzleşmeden, yaralarını sarmadan, darbe kalıntısı anayasasını ve darbe ürünü kılık kıyafet Yönetmenliğini değiştirmeden, sorumlularından gerçekten hesap sormadan hukuk devleti olamaz. Bu konuda söz ve samimiyet artık TBMM’nin ve hükümetindir." dedi.