6 özel harekatçı böyle şehit düşmüş

Teröristler timlerin geliş güzergâhında bombalı tuzaklama yaptı. Ardından bölgeye hakim noktalarda pusuya yattılar. Uzaktan kumandayla patlatılan bombayla 4 polis şehit düştü, 7 polis yaralandı. Ancak tim geri çekilmedi. Aksine telsizden ‘Ölmek var dönmek yok’ diye ant içtiler. 7 terörist öldürülürken 1’i sağ olarak ele geçirildi.

Cudi Dağı’nda 6 polisin şehit düştüğü saldırıyla ilgili detaylar gün yüzüne çıkıyor. Timlerin geliş güzergâhında bombalı tuzaklama yapan terörislerin bölgeye hakim noktalarda pusuya yattığı belirlendi. Uzaktan kumandayla patlatılan bombayla 4 polis şehit düştü, 2’si ağır 7 polis yaralandı. Ancak geri çekilmediler. Aksine telsizden ‘Ölmek var dönmek yok’ diye yemin ettiler. Şırnak’ın Silopi İlçesi Cudi Dağı’nda tespit edilen PKK’lı gruba karşı 21 Mart’ta operasyon düzenlendi. Çıkan çatışmada 6 Özel Harekât polisi şehit olurken 7 terörist ölü, 1 terörist sağ olarak ele geçirildi. Polis Özel Harekât Timleri’nin yürüttüğü ve Jandarma Özel Harekât’a bağlı birliklerin destek verdiği operasyonda PKK’lı grubun bulunduğu alana doğru yönelen operasyon timleri çevre emniyeti alarak gruba yaklaşmaya başladı.

BİR ANDA BOMBALAR PATLADI

Çatışma mesafesine doğru yaklaşılırken beklenmedik bir gelişme oldu. Bir anda operasyon timlerinin bulunduğu bölgede üst üste bombalar patladı. Uzaktan kumandayla patlatıldığı anlaşılan bombalarla birlikte Polis Özel Harekât’a bağlı 4 polis ilk anda şehit düştü, 2’si ağır 7 polis yaralandı. Teröristlerin, Özel Harekât Timleri bölgeye gelmeden önce geliş güzergahını uzaktan kumandalı bombalarla tuzakladığı ve kalabalık bir PKK’lı grubun bölgeye hakim noktalarda pusuya yatarak beklediği anlaşıldı. Etrafın tamamen bombalı tuzaklamalarla çevrili olduğunu anlayan Polis Özel Harekât Timleri geri çekilmedi. Tersine telsizlerden “Ölmek var dönmek yok” sesleri yükseldi. Timler hızlıca araziye yayıldı ve anında yoğun ateşe karşılık verildi. Yaralı olmalarına rağmen büyük kahramanlık gösteren Özel Harekât polisleri saatlerce çatıştı. İki yaralıya yoğun ateş altında kaldığı içinuzun süre müdahale edilemedi ve bu iki polis de bir süre sonra şehit oldu.

KESKİN NİŞANCI TÜFEKLERİ VARDI

Özel Harekâta bağlı timler çatışma başladıktan sonra tek bir şehit bile vermedi. Bu sırada teröristlerin suikast silahı Kanas kullandığı fark edildi. Çatışmalar akşama kadar devametti. Gün boyu devam eden çatışmalarda hakim noktalardan gelen ateşle mücadele eden timlerimiz hava karardıktan sonra rahatça geri çekilebileceği halde çekilmedi ve tüm gece boyunca operasyona devam edildi. Sabaha kadar devam eden çatışmalarda olağanüstü mücadele eden Özel Harekât Timleri 7 teröristi ölü ele geçirirken 1 teröristi de sağ olarak yakaladı. Çatışmaların dün de sürdüğü ve PKK’lıların kaçmaya çalıştıkları bildirildi.

Ayrım yok, ben de Kürt’üm

Cizre’deki olaylarda kalabağın arasından ateş açılması sonucu şehit düşen polis memuru Ahmet Toprakoğlu (28) Adana’da toprağa verildi. Şehit polisin babası Cebrail Toprakoğlu, ülkede Türk-Kürt ayrımı olmadığını belirterek, “Ben de Kürt’üm, ben de Doğulu’yum. Teröristler hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacaklar. Tüm siyasiler birleşsinler ve bu terörü bitirsinler. Ne olursa olsun bu bitecek” dedi.

İyiyim aşkım, akşam arayacağım

42 yaşındaki Özel Harekat polisi Cihat Akkaya’nın İzmir’deki evine ateş düştü. Akkaya’nın operasyona gitmeden 5 saat önce lösemi tedavisi gören eşi Deniz Akkaya tarafından telefonla arandığı ortaya çıktı. Deniz Akkaya, 16.30’da gerçekleşen görüşmede eşinin kendisine “Bölgede çatışma var. Çok iyiyim. Aşkım çok işimiz var. Geleceğiz ve seni akşam arayacağım” dediğini aktardı.

KANSERLİ EŞİ İÇİN TAYİNİNİ İSTEMİŞ

Cihat Akkaya’nın mesleğe 15 yıl önce şehit düştüğü Şırnak’ta başladığı daha sonra İzmir’e tayin olduğu belirtildi. Kooperatiften aldığı evinin borçlarını daha rahat ödeyebilmek için 2 yıl önce tayinini yeniden Şırnak’a aldırdığı kaydedildi. Acı haberle sarsılan Deniz Akkaya’nın 4 yıl önce kan kanseri hastalığına yakalandığı bu sürede hastalığı yendiği ancak hastane kontrollerinin olması nedeniyle eşiyle birlikte Şırnak’a gitmediği öğrenildi. Şehit polisin 14 yıllık hayat arkadaşı Deniz Akkaya, Şırnak’taki görev süresi dolan eşinin tayinini İzmir’e aldırmak için tayin işlemleriyle uğraştığını anlattı. Bu nedenle birkaç gün önce lösemi olduğuna dair hastaneden aldığı raporları kargoyla Şırnak’a gönderdiğini anlatarak, “Dün (çarşamba) kargodan aradılar, eşimin gönderdiğim raporları almadığını söylediler. Ben de operasyonda olduğunu Allah’ın izniyle gelip alacağını söyledim ama gidemedi” ifadelerini kullandı.

KIZIMI DA POLİS YAPACAĞIM

Eşinin şehadet makamına ulaştığını anlatan Akkaya, “Tek damla gözyaşı bile dökmüyorum. Kendim dağa çıkacağım, kızımı da polis yapacağım. Cihatım birdi, bin olacak. O pisliklere yenilmeyeceğiz” dedi. Deniz Akkaya’nın annesi Meral Alan, yakınları tarafından güçlükle sakinleştirildi. Acılı anne, “Rüya mı bu? Ben bunları televizyonda görüyordum, benim başıma da geldi. Yediler çocuğumu, arkadaşlarına yardım edeyim derken şehit düşmüş” diyerek ağladı. Şehit polisin 12 yaşındaki kızı Aybüke Akkaya, ise İzmir Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Bürosu’ndan gelen psikologlar tarafından sık sık evin dışına yürüyüşe çıkarıldı.