Aslan: Çaykur İşçisi Bu Oyunu Bozacaktır

Aslan: Çaykur İşçisi Bu Oyunu Bozacaktır
DİSK'e bağlı Gıda İş Sendikası Genel Sekreteri Seyit Aslan, Çaykur işçisinin ihanete uğratıldığını açıkladı.

DİSK'e bağlı Gıda İş Sendikası Genel Sekreteri Seyit Aslan, Rize'de düzenlediği basın toplantısında, Çaykur işçisine oyunlar oynandığını ifade ederek, bu oyunun Çaykur işçişeri tarafında bozulacağını kaydetti. Aslan konuşmasında, "Bilindiği gibi sendikamız Gıda İş, Çaykur işçilerinden gelen yoğun talep üzerine yaklaşık bir sene önce başladığı örgütlenme çalışmalarını kararlılıkla sürdürmeye devam etmektedir. Sendikamız bütün kararlarını işçilerle demokratik olarak tartışır, birlikte karar alır, mücadeleyi birlikte sürdürür. Çünkü işçinin iradesinin yansımadığı hiçbir karar, işçinin iradesine saygı göstermeyen hiçbir sendikal anlayışın başarılı olma şansı yoktur. İşçiden yana tutum almayanların yapacağı tek şey işverenlerin, isteğini kabul etmektir.   Aksini yapanların bugün içine düştükleri durum da ortadadır, Çaykur işçisine bir kez daha ihanet etmişlerdir. Çok karışık gibi görünen süreci tek cümle ile özetleyecek olursak; 40 yılı aşkın bir süre Çaykur’ da yetkili olan ve işçilerin sırtından kendine saltanat kuran ve artık kredisini tüketmiş olan işbirlikçi, bürokratik sendikal anlayış ile hukuk dışı ve baskı yoluyla yetkiyi ele geçiren ve hükümet yandaşlığı dışında aslında diğerinden pek farkı olmayan ikinci işbirlikçi sendikal arasındaki rekabet ve kayıkçı dövüşü işçilerimizi mağdur etmeye devam etmektedir." dedi.

seyit-aslan-rizede-53.jpg

DİSK'e bağlı Gıda İş Sendikası Genel Sekreteri Seyit Aslan, Rize'deki sendika merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Gıda İş'in Çaykur'da örgütlenmeyi bıraktığı şeklinde yandaş sendikalardan yapılan propagandayı yalanlayarak, Rize'ye geliş amaçlarının, Çaykur'daki örgütlenme çalışmaları kapsamında olduğunu, Giresun'dan Kemalpaşa'ya kadar olan bölgelerde resmi temsilcilerini atamak olduğunu söyledi.

Rize'ye kendilerini Çaykur işçilerinin çağırdığını, Çaykur işçilerinin 'Gelmeyin' demediği sürece örgütlenme çalışmalarını sürdüreceklerini ifade eden Aslan, Çaykur'da 400 üyeleri olduğunu, örgütlenme çalışmalarıyla üye sayısını artıracaklarını kaydetti.

Geçtiğimiz günlerde Öz Gıda İş Doğu Karadeniz Bölge Başkanı Tevfik Hançeroğlu'nun, Tek Gıda İş Sendikası yöneticilerine çağrı yaptığını, 'Sizin dediğiniz doğru ise ben etek giyeceğim, hayır benim dediklerim doğru ise siz etek giyeceksiniz' şeklinde ağza alınmayacak kelimeler kullandığını hatırlatan Aslan, bunun aynı zamanda kadınlara hakaret ve cinsiyetçilik, ayrımcılık olduğunu vurguladı. Kadınları ötekileştirmek anlamına gelen bu sözlerinden dolayı Hançeroğlu'nu, başta Rize'deki kadınlar olmak üzere, Türkiye'deki bütün kadınlardan özür dilemeye çağırdı.

ÖZ GIDA-ÇAYKUR-BAKANLIK ARASINDAKİ DANIŞIKLI DÖVÜŞE TEK GIDA DA HİZMET EDİYOR

Yıllardır Öz Gıda, Çaykur ve Bakanlık arasında danışıklı dövüş yapıldığı ve Tek Gıda'nın da buna hizmet eden politikalarının sonucu olarak Çaykur işçisinin çok büyük mağduriyet yaşadığını belirten DİSK Gıda İş Genel Sekreteri Seyit Aslan, açıklamasında şunları söyledi:"Bilindiği gibi sendikamız Gıda İş, Çaykur işçilerinden gelen yoğun talep üzerine yaklaşık bir yıl önce başladığı örgütlenme çalışmalarını kararlılıkla sürdürmeye devam etmektedir. Sendikamız bütün kararlarını işçilerle demokratik olarak tartışır, birlikte karar alır, mücadeleyi birlikte sürdürür. Çünkü, işçinin iradesinin yansımadığı hiçbir karar, işçinin iradesine saygı göstermeyen hiçbir sendikal anlayışın başarılı olma şansı yoktur. İşçiden yana tutum almayanların yapacağı tek şey, işverenlerin isteğini kabul etmektir. Aksini yapanların bugün içine düştükleri durum da ortadadır; Çaykur işçisine bir kez daha ihanet etmişlerdir.

Çok karışık gibi görünen süreci özetleyecek olursak; 40 yılı aşkın bir süre Çaykur'da yetkili olan ve işçilerin sırtından kendine saltanat kuran ve artık kredisini tüketmiş olan işbirlikçi, bürokratik sendikal anlayış ile hukuk dışı ve baskı yoluyla yetkiyi ele geçiren ve hükümet yandaşlığı dışında aslında diğerinden pek farkı olmayan ikinci işbirlikçi sendika arasındaki rekabet ve kayıkçı dövüşü, işçilerimizi mağdur etmeye devam etmektedir.

2013 yılında aldığı grev kararını hayata geçir(e)meyen Tek Gıda İş Sendikasının sözde grevi devam ederken, Bakanlıktan yetkiyi kapan Öz Gıda İş Sendikası sekizinci ayda Toplu İş Sözleşmesini (TİS) imzalamıştır. İmzalanan sözleşme 2007-2008 Tek Gıda sözleşmesinin birebir aynısıdır. O da kendinden önceki gibi işçiye bir şey vermemiş, kurumdaki esnek çalışma, taşeronlaştırma gibi uygulamalara sessiz kalmıştır. Sütlüoğlu'nu her fırsatta ayakta alkışlamıştır. Bırakın işçiye söz hakkı vermeyi, sesini çıkaranlara baskı ve tehditler savuran bir anlayışta ilerlemeye devam etmiştir.

seyit-aslan-rizede-1.jpg

NEDEN SON GÜN SON DAKİKA!

Bugün gelinen noktada ise durum şudur: Öz Gıda'nın 08.09.2014'te istediği çoğunluk tespitine Bakanlık dört ay geçiktirip 06.01.2015'te cevap vermiş. Tek Gıda, bu tespite itiraz süresinin son günü, son anda itiraz etmiş, itiraza rağmen Bakanlıktan yetkiyi alan Öz Gıda, Bakanlığın, yetkinin durdurulduğu yazıyı gönderdiği gün olan 19.01.2015'te Çaykur'da sözleşme imzalamıştır. Görüldüğü gibi tarihler çok manidar; Çaykur işçisinin üzerinde oynanan oyun çok açıktır. Bakanlık, Çaykur Genel Müdürlüğü, Tek Gıda, Öz Gıda; hepsi bu oyunun içindedir. Burada olmayan tek bir şey vardır, o da işçinin iradesi, işçinin talepleri, işçinin hakkı, emeğinin, alınterinin karşılığı... Ve burada en kabul edilemez olan şu ki, sözleşme diye imzalandığı iddia edilen şeyin, her ne ise içeriğinin işçiden gizlenmesi, açıklanmamasıdır. Genel Müdürlük, fabrikalara gönderdiği yazıda 'aidatları kesmeye başlayın, içeriği hakkında daha sonra bilgi verilecektir' demektedir. Yetkinin durdurulduğunu söyleyen Bakanlık sessizdir ve muhtemelen genel seçimlerin bitmesini bekleyecektir. Ancak biz susmayacağız. Gıda İş Sendikası olarak hiçbir zaman bu oyunların içinde olmadık, işçinin iradesinden başka irade tanımadığımızı, işçilerimizin birliği ve mücadelesi ile bu sıkıntıların aşılabileceğini savunduk. Mahkeme kapılarında işçileri süründürmeye kimsenin hakkı olmadığını, referandum yapılması çağrısını hep yaptık. Bunun için imzalar topladık, 36 yıldan sonra Rize'de pankartlarımızla, sloganlarımızla 1 Mayıs'ta alanlara çıktık. Mevsimlik işçiler kadroya alınsın dedik. Özelleştirme ve taşeronlaştırmadan vazgeçilsin diye haykırdık. Üye sayımıza, yetkinin kimde olduğuna bakmaksızın Çaykur işçileri artık 2015'te iyi bir sözleşme yapabilsin diye anketler yaptık, Toplu İş Sözleşmesi taslağı hazırladık. 1855 işçinin hazırladığı bu taslak için ortak mücadele etmeye hazır olduğumuzu ilan ettik. Ancak, işçilerimizin sadece aidatlarında, oylarında gözü olanlardan bir cevap alamadık.

ÇAYKUR İŞÇİSİNİN TALEPLERİNE KULAK TIKAYANLAR YARIN NE YÜZLE OY İSTEYECEK!

Önümüzde bir genel seçim var. Çaykur işçisinin onyıllardır ertelenen sorunlarına, taleplerine kulak tıkayanlar, yarın hangi yüzle Çaykur işçisinden oy isteyecekler. Seçimler milli iradeyse, seçimler demokrasi demek ise, Çaykur işçisinin demokrasi talebine, Çaykur işçisinin referandum talebine neden cevap verilmemektedir? Çaykur işçileri arasında bin 855 işçi ile yapılan anketlere katılanların yüzde 60'ı Öz Gıda İş, yüzde 22'si Gıda İş, yüzde 16'sı Tek Gıda İş üyesidir ve toplamın yüzde 98'i referandum istemektedir. Kendi sendikasını kendi seçmek, kendi sözleşmesini kendi yapmak istemektedir. İşçinin söz hakkının olmadığı, haberinin dahi olmadığı bir TİS geçersizdir, hükümsüzdür. İşçinin görmediği ve onaylamadığı bir sözleşmeden aidat kesmeye kalkmak zorbalıktır, Çaykur işçisine hakarettir. Çaykur işçisi bu oyunu bozacak. Sizi de imzaladığınız sözleşmeyi de içine sindirmemiş ve sindirmeyecektir. Referandum için, işçinin sözleşmesini yapmak için, birlik ve beraberlik için Çaykur işçisini sendikamıza, mücadele etmeye çağırıyoruz. Gelin işçi iradesinin her yönüyle demokratik biçimde işleyeceği bir sendikal anlayışta birleşelim. Gücümüz birliğimizdir."

seyit-aslan-rizede.jpg