Çillioğlu: Nereye Kadar Evde Kal !

Çillioğlu: Nereye Kadar Evde Kal !
Rize Liman İşletmeleri (RİPORT) Yönetim Kurulu Başkanı iş adamı Asım Çillioğlu'nun, koronavirüs sürecinde Nereye kadar Evde kal? Ne zamana kadar, belli olmayan süreçte Evden çıktığında; seni neler bekliyor? yazısını kaleme aldı

İşte Çillioğlu'nun Yazısı...

Ne Düşünüyorsun?
Facebook böyle başlıyor!
Evet ben düşüyorum, ya sen düşünüyormusun?

#EvdeKal

Nereye kadar Evde kal?

Ne zamana kadar, belli olmayan süreçte Evden çıktığında; seni neler bekliyor?

Kısa bir Diyalektik yapmak istiyorum.

DİYALEKTİK KAVRAMI, başlangıçta tartışma sanatı, ya da çelişkili yollardan muhataplarını ikna etme sanatı anlamına gelmektedir.

DİYALEKTİK: Karşıtlıkları kullanarak gerçekleştirilen akıl yürütme biçimidir.

Toplumda herkes konuşurken, Sokağa çıkma ilan edilsin!

Olağan üstü hal ilan edilsin!
Peki bir an için sokağa çıkmayı yasakladık.

Kimler çalışacak

Doktorlar, Polisler, Askerler, Belediye Hizmetleri, Telekom, Televizyon, Gümrük, Doğal Gaz, Elektrik, Su tüm bunların çalışanları.

Bittimi?

Asla! Tüm yukardan saydıklarımın kullanacak olduğu araç, gereç ve sarf malzemelerini düşünün bunları kim satacak? Kim depolayacak, kim taşıyacak?

Kim üretecek?

Çözüm yok!

Yukarda saydığım meslek erbabının aileleri ne olacak?

Onlar kim bakacak.

Hadi onlar kendilerini baktığını düşünelim.

Artık insanlar başka hasta, ameliyat olmayacak, başka genel ihtiyacı olmayacakmı?

Onlarıda yok saydık!

Evde kal; insanlar evde kalmaya devam ederken tüketmeye başlıyor!

Başta Gıda, temizlik, zaman, psikolojik ve aile, komşu. Nakit, Kredi, sağlık, psikolojik ile tüm ilişkilerini eritmeye başlayıp sürekli tüketmeye devam edecek.

#Evdekal denen ve tüketmeye devam edenlerin birde neleri biriktirdiğine dikkat çekelim.

Elektrik, Su, Doğal gaz, kira borcu, Kredikart borcu, SGK borcu, Oda aidat borcu.

Tüm bunları bir şekilde aştığımızı düşünelim, en iyimser 180 gün evde ve toplumda izolasyonu sağladığımızı ve bu işle bazı yaralar ile yaşama döndüğümüzü var sayalım.

30.Ekim.2020 diyelim ki insanlar sokağa çıkmaya başlıyor, yaşam normale dönüyor.

Zamanı ileri saralım; 180 Gün sonraki sonuçları kestirmeye çalışalım.

Şimdi Zamanı ileri aldığımızda:

Sabit geliri olmayanlar, işveren, esnaf, sanayici, çalışan, meslek erbabı açısından değerleyince

Yukarda biriken tüm faturalar, ötelenen vergi borçları, yok olan nakitler ve katlanmış borçlar hesaplanınca tam bir Kaotik ortam gözüküyor.

Sabit geliri olmayanları Kasım.2020 de ilk arayacak olanla; Vergi daireleri ve SGK yetkilileri.

Sonra Bankalar, ve Avukatlar hal hatır sormak için arayacak bir görüşme arabuluculuk yöntemi ile bir görüşme talep edecekler.

Cevap:180 Gün sonra ülkede bu telefonlara nakti olarak cevap verecek sermeye birikimi olmayanlar geçmiş zamanlarına, üretken ve iş adamı olmaya elveda diyecek.

Bir de sabit geliri olanlara bakalım.

Sabit gelir derken Başta bankada parası, yastık altı dövizi, yatırım altını, borsada kağıdı olanlar. Ayrıca eşiyle birlikte kamu hizmeti gören 15 Bin üzeri iyi maaş alanlar var, birçok maaş alanlar cabası.

Yüksek maaşı olanlar 200 gün evden çıkmamış, giderleri azalmış, banka, döviz ve yatırımlara ayırdıkları paralar artmış yeni düzende işleri zaten devam ediyor.

Bu sabit gelirliler iyi yaşamaya devam, hatta #EvdeKal süresi artsın diye dua eden, mesaj Atan, tencere tava tıklatanlar bile olacak.

Tüm bunlar abartı yada az anlatmış olabilirim sonuçta bu bir doktora tezi değil.

Şimdi #EvdeKal kuramına birde üretememek üzere bakalım.

Tarım için:

Gübreler üretilmedi, taşınamadı, tarlaya atılamadı.

Atilanlar etkilemedi,

Ekilenler toplanamadı.

Toplananlar üretilemedi.

Üretilenler işlenemedi,

Tüm bunların sonucu ekim sonu Yeterli stok olmadan 2021 kışına girersek neler olacak diye tahmin yürütelim.

Tahıl, Hububat, hayvansal gıdalar , kafes hayvanları, çiftlik hayvanları, meralar, yaylalar, Et, Süt, sebze, meyve, şeker, yağ, sıvı yağ, sabun, balık, ot, küspe ve tüm yemlerden yoksun yeni bir yıla 2021 yılına girdik.

Artık ülkemizde olumsuzluk adına, evde kalmış, yatmış, semirmiş bir toplum olarak Nelerin arttığını yada artacak olduğunu sizde az çok hesap etmeye başladınız.

Belki abartı bulacaksınız ancak daha çok eksik bulacaksınız.

Dünyada korkunç bir Likidite bolluğu ile yüksek enflasyon oluşacak.

Dünyadaki özellikle batıda Bu sermaye bolluğu ülkemizdeki şirket, fabrika, tarla, sanayi, fonlar, evler gibi bir çok şeylerin bankalar üzerinden zorla ve hukuki olarak haciz yolu ile Küresel sermaye yeni sahibi olacaklar.

İktidarınıza güvenmeyin iki kaotik hareket, anayasa fırlatmak ile size yeni bir kurtarıcı bulup tekrar size umut aşılayacaklar.

Yabancılar firmaları satın alırsa ne olacak?

Çok uzağa gitmeyin günümüz Gürcistan’a bakın anlarsınız.

Ülkede çalışan emperyalizme rakip olan fabrikalar kapanır, tarlalar ekilmez, yollar yapılmaz, ormanlar yakılır ve satılır, dükkanlar kapanır, hastahaneler çalışmaz, okullar öyle kalır.

İşsiz kalan halkımız boğaz yada ırgat olma adına Komşularımız, gelişmiş ülkelere çay ve bahçe bitkisi ekmeye, temizlik yada yaşlılarını bakmaya gitmeye başlarız.

Üretemediğimiz, gıda sıkıntısı çektiğimiz için artık, GDO Etler, yağlar, tahıl, hububat, glikoz, yapay, kimyasal, kanserojen beslenmeler sunucu #COVID değil, artık Kanserden öleceğiz. Kanserde ölürken hemde bağıra bağıra Ağrı kesici isteyerek.

Beyler Evde Kal derken

Allah aşkına

60-65 yaş üstü,

Bağışıklık sorunu olanlar;

Sırf gezmek için sokağa çıkanlar, sizler evde kalın, eğer varsa köyünüzde tarlada kalın, ancak 0

Üşütmeyin, terlemeyin, grip yada hasta olmayın ama evde kalın.

Bundan sonra Sağlıklı ve güçlü olan kesim.

Artık Deniz bitti çalışmaktan kaçmayın siz sadece evde oturmayın.

Öğrenciler çok çalışın, kafanız basmıyorsa meslek edinin.

Annelerimiz, eşlerimiz doğal beslenmek için gerekeni yapmalı.

Reçel, pekmez, Turşu, sirke, tuzlama, kurutma aklımıza gelecek tüm yolları denemeli eski doğal yaşantılara yönlenmeliyiz.

Bahçe bitkilerini artırmalı, ufakta olsa sera yapmalı, bağcılık, balcılık, besicilik, hayvancılık yapmalı.

Ülkede eli kalem tutan, aktif ve üretken kademelerde olanlar eğer işinizi yapamıyorsanız, sağlığımızdan  orkuyorsanız işinizden istifa edin, evde kalın, üretimi, yönetimi engellemeyin.

Devlet hele Türk Devleti #EvdeKal ile yönetilemez.