Olaylı Hesler Mahkemelik

Olaylı Hesler Mahkemelik
Güneysu ilçesi’ndeki Çevre Platformu üyeleri, yapımı süren iki hidroelektrik santral (HES) projesinin yürütmesinin durdurulması istemiyle Rize İdare Mahkemesi’ne dava açtı.

Güneysu Çevre Platformu sözcüsü Ceyhun Kalender, yaptığı yazılı açıklamada Gürgen ve Başköy dereleri üzerinde, Rize İpek yolu Enerji firması tarafından kurulması planlanan Tepe 1 ve 2 ile Baro Enerji firması tarafından Kale Deresi üzerinde kurulması planlanan Alicik 1 ve 2 Regülatörleri ve hidroelektrik santrali (HES) projelerinin yürütmesinin durdurulması istemiyle Avukat Remzi Kazmaz'ın öncülüğünde Rize İdare Mahkemesi’ne dava açtıklarını belirtti.

Güneysu derelerinde her geçen gün yenileri ortaya çıkmaya başlayan HES projelerine artık vatandaşın tepkisinin çok farklı olmaya başladığını ifade eden Kalender, “Birçok sivil toplum örgütü ve vatandaşların katılımıyla kurulan “Güneysu Çevre Platformu Güneysu’da öncelikle HES’ lere ve diğer çevre sorunlarına karşı hep birlikte mücadele etmeyi amaçlıyor. Önceleri, başbakanın memleketi olması dolayısıyla olaylara temkinli yaklaşan Güneysulular, firmaların aç gözlülüğü ve yüzsüzlüğü karşısında seslerini en yüksek telden çıkarmakta kararlı görünüyorlar. Önce Başköy’de sonra Dumankaya’da gösterilen tepkiler ve akabinde açılan davalar karşısında firma sahipleri, bu işin Güneysu’da ne kadar zor olduğunu anlamış görünüyorlar. Bundan sonra bu tepkilerin katlanarak artması karşısında firma sahiplerine düşen bu vadiyi bir an önce terk etmek olacaktır.”

Kalender, “Her fırsatta Doğu Karadeniz Bölgesi’nin ve Güneysu’ nun ekonomik yönden kurtuluşunu yayla ve doğa turizmi olarak gösterenler, diğer taraftan yaylalara açılan bu vadilerin HES’ lerle tahrip edilmesine destek vermektedirler. Fakat bugün yapılmakta olan yayla turizminin ne kadar doğru ve planlı olduğu, bölgemize ekonomik olarak ne getireceği de tartışılmalıdır. Ancak Güneysu için her yönüyle bir değer olan Handüzü Yaylası ve Katarahte Şelalesi’ni de içine alan HES projelerini, turizmi diline dolayanların desteklemesi büyük bir tutarsızlıktır.

Bugün şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki artık HES’’ler büyük çevre sorunları yanında sosyal, kültürel, ve ekonomik sorunları da tetikleyecektir. Birbirine düşman olan komşular, doğasına yabancı olan insanlar, köyde yaşayıp da suyu tanımayan çocuklar, değirmenini döndürecek suyu bulamayan kadınlar, artık yüzecek küçük bir gölü bile olmayan gençler, sığınacak liman bulamayan alabalıklar ve daha niceleri bunlara eklenebilir.