Rize Kalesi Silbaştan Yenileniyor

Rize Kalesi Silbaştan Yenileniyor
Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu, Rize Kalesi'nin restorasyonunun bitirildiğinde Rize Kalesi'nin kenti ziyaret edecek turist sayısında büyük artış sağlayacağını ve tanıtımında önemli bir yeri olacağını söyledi.

Hacımüftüoğlu, yaptığı açıklamada, Belediye Başkanı Halil Bakırcı öncülüğünde Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın katkılarıyla başlatılan restorasyon çalışmaları bitirildiğinde Rize'ye gelenlerin ana karayolunda aracından indikten sonra 20-30 metrelik yürüyüşten sonra kendini tarihin kolları arasında bulabileceğini belirtti.

seyfullah-hacimuftuoglu-rize-kalesinde.jpgBölgedeki kaleler arasında şehir merkezi ile iç içe olan ve 20-30 adımlık yaya yürüyüşü ile ulaşılabilen tek kale olan Rize Kalesi'nin kenti ziyaret edecek yerli ve yabancı turist sayısında büyük artış sağlayacağını ve tanıtımında önemli bir yeri olacağını vurgulayan Hacımüftüoğlu, ''Rize Kalesi, Samsun'dan Sarp'a kadar ayakta kalmayı başarmış en büyük kaledir. Bölgemizde Sümela Manastırı'ndan sonra en önemli destinasyon merkezi olmayı hak ediyor. Şehrin tam içinde olması, kalemize ayrı bir önem katıyor. Çalışmalar hızla sürdürülmektedir. 2013 yılında yapılması planlanan ve 2'inci Rize Sempozyumu çalışmalarıyla Rize Kalesinin önemini ön plana çıkartmak istiyoruz'' dedi.

seyfullah-hacimuftuoglu-halil-bakirci-rize-kalesi-1.jpg

seyfullah-hacimuftuoglu-hakan-burak-uz-ismail-hocaoglu.jpg

RİZE KALESİ: Tarihlendirilmesi için kesin verilere sahip olunamayan Rize Kalesi’nin Aşağı Kale surlarının bazı bölümleri Alexios II. (1297-1330 ) zamanında yapılan Trabzon Kalesi’nin batı surları ile benzerlik gösterirler. İç Kale’den daha sonra şehrin önemli bir kısmının korunması için aşağı kale yapılmış olmalıdır. İç Kale, Justinyen zamanında (527-565) yeniden inşa edilmiştir. Daha sonra Trabzon Kommenosları zamanında da aşağı surlar inşa edilmiştir. Kale Osmanlı döneminde de onarımlar görmüş ve kullanılmıştır.

Kale şehir merkezinin güney batısında yer alır. İç kale ve aşağı kalelerden meydana gelmektedir. Yoğun yerleşme sebebiyle aşağı kale tamamen yok olmuş batı tarafında ki bazı sur parçaları günümüze kadar gelebilmiştir.

Kuleler dikdörtgen veya yuvarlak planlı ve iki katlı olup günümüze ulaşan kalıntılardan üst örtülerinin tuğla tonozlara sahip olduğu anlaşılmaktadır. Doğu surlarından hiç bir iz kalmamıştır. A. Bryer-D. Winfield planlarında surları tahmini göstermişlerdir. Büyük ihtimalle surlar vadinin doğu yamaçlarından geçerek kale camiini içine almaktadır. Tuzcuoğlu Konağı’nın batı yanında yapılan bir kazıda sur izlerine rastlanmıştır.

İç Kale: 150 m yükseklikte doğal bir yükselti üzerinde kurulmuştur. Planı düzgün olmayan bir yamuk şeklindedir. Giriş kapısı doğudadır. Dış kapıdan küçük avluya girilmekte ve buradan ikinci bir kapı ile kalenin asıl alanına girilmektedir. İç kaleyi çevreleyen duvarlar kısmen düzgün kesme taş ve moloz taşlardan inşa edilmiştir. Duvarların kalınlığı 1,5 mdir. İç kale, yarım daire planlı beş kuleye sahiptir. Yakın zamana kadar çok harap durumda olan kale surları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca onarılmıştır. Kale duvarları, seyirdim yolu ile kısmen dendanlarla tamamlanmıştır

Aşağı Kale : Zamanında iç kaleden kuzeydoğu ve kuzeybatı yönlerine doğru açılarak uzayan ve denize ulaşan surlarla çevriliydi. Bugün sadece batı surlarının bir bölümü ile bazı kule kalıntıları kalmıştır. A. Bryer ve D. Winfield tarafından batı surları üzerinde 9 kule ve 2 kapı yeri tespit edilmiştir. Aşağı kale surları düzgün yontu taşlı, bazı kısımlarda içten takviye kemerleri yer almakta olup, bu kemerler tuğla örgülüdür.