Bediüzzaman Hazretlerinin hayatını konu alan “ Hür Adam“ filmi sinemalarda gösterilmeye devam ediyor. Öncelikle her şeyi göze alarak bu filmi gerçekleştiren, senaristliğini yapan, maddi katkıyı sağlayan ve daha da önemlisi dik duran sayın Mehmet TANRISEVER’i kutluyorum.  Bu bir başlangıç olması dileğiyle devamının gelmesini de diliyorum.

            Tabiî ki filmde tenkit edilebilir taraflar her zaman olabilir. Bunda da vardır. Fakat önemli olan Bediüzzaman Hazretlerini gündeme getirip tartışmaktı. Her ne sebeple olursa olsun gündeme gelsin ve konuşulup tartışılsın!

            Çünkü özellikle Bediüzzaman Said Nursi hazretleri, bazı kesimler tarafından çok yanlış anlaşılıyor, yanlış tanıtılıyor.

            İşte, doğuda ve Kürtlerin yaşadığı bölgede dünyaya gelmesi, M. Kemal ile münasebetleri, toplumu ilgilendiren hadiselere bigane kalmaması ve üstüne üstlük bahsi geçen kişilerin hür bir ortamda tartışılamaması bugünkü “ fikri kaos” ortamını oluşturuyor.

            Bunun en bariz göstergesi filimde geçen, basit bir sahne olan ayak ayak üstüne atması serrişte ediliyor ve adeta kıyamet kopartılıyor.

            Neymiş efendim, nasıl atar!

 Bir din âlimi olarak nasıl atar!

Efendim, din âlimi olarak düşünüyorsanız, dini bilen kişi olarak kabul ediyorsunuz demektir. O halde o nerede ayak ayak üstüne atılacağını, nerede atılmayacağını bilir.

            Bu konuyu şunun için dedim. Fikirleri, hayatı ve onun fikirlerinden feyiz alıp yetişen nesil ortadayken bu olayın bu cephelerine pek temas etmeyip, filmi adeta ayak ayak üstüne atma meselesine indirgeyenlerin iyi niyetinden kuşkuluyum.

            Türkiye’yi ilgilendiren hemen hemen her konuda fikirler beyan etmiş, yetkililere yol gösterip yerine göre ikaz etmiş, Kürtçülük, Türkçülük ve Irkçılık konusunda açık seçik fikirler serdetmiş, malum dönemde isyan eden ve etmeye yeltenenlere karşı nasıl direndiğini gözardı edip, adeta pireyi deve yapıp işi kapatmaya çalışanlara karşı uyanık olalım.

            Aslında onların sıkıntısı Bediüzzaman Hazretlerinin gündeme gelmesidir. Nitekim duyuyoruz, bazı hazımsız kimseler filmi bile sinemalarda gösterime sokmamışlar.

            Fakat güneş balçıkla sıvanmaz. Bediüzzaman Hazretlerine muhalif olan kişiler işi ne kadarda kapatmaya çalışsallarda fikir ve görüşleri o oranda parlayacaktır.

            Artık kendi durumlarını muhafaza etme gayretine girdiler. İşte bitişlerinin göstergesidir bu!

Bediüzzaman Hazretlerinin maddi ve manevi menfaatleri konusunda en ufak bir lekesi olsaydı, onu alayı vala ile yayacaklardı.

Her neyse …

Biz bir temenni ile yazımızı bitirelim. Maddi ve manevi engellere rağmen filme sahip çıkalım. Çevremizi ve arkadaşlarımızı teşvik edelim. Film deyipte geçmeyelim. İnsanın hidayetine neyin vesile olacağını kimse bilemez.

            Filmi gerçekleştirmeye vesile olan herkese tekrar tekrar teşekkür ediyor, devamını diliyoruz.