Hz. İbrahim (A.S) ‘ın, oğlu Hz. İsmail (A.S)’ı Allah’ın emriyle kurban etmesini hepimiz biliriz. Cenab-ı Allah’ın yaptığı her işte, söylediği her sözde bir değil birçok hikmetler vardır.

Önce şu akla geliyor… Allah, bıçağın kesmeyeceğini bildiği halde, niçin oğlunu kurban etmesini Hz. İbrahim (A.S)’a emretmiştir. O olayla, biz kullarına ne demek istiyor? Özellikle çocuğu olan babalara ne demek istiyor?

Aklımıza gelmesi bile zor değil mi? Kendi öz oğlunu kendi elleriyle kurban etmek!

Fakat bu “imtihan” yaşanmıştır. Tabii ki, büyüklerin imtihanı da büyük oluyor. Bizlere de birçok dersler vardır.

Düşünelim!

Biz kiminiz?

Çocuklarımız kimin?

Mal ve mülklerimiz kimin?

Bütün bunların sahibi kim?

Mal sahibi mülkünde istediği gibi tasarruf edemez mi?

Etme hakkına sahip değil mi?

Buradan bakınca, “ya… gerçekten öyle” demekten kendimizi alamıyoruz!

Yaradan’ın buna hakkı olmasına rağmen, bizi böyle ağır bir imtihana tabi tutmadığı gibi, insandan sonra en değerli mahlûku olan hayvanı kesip, etini yeme yetki ve salahiyetini biz kullarına vermiştir.

Ne kadar şükretsek az değil mi?

Çok çok dikkat etmemiz gereken bir yönü de, et niyeti ile kurban alıp veya ortak olmaktır!!!

Sadece o kişinin değil, diğer bütün ortakların da kurban ibadeti yerine gelmiş olmaz.

O halde nedir gayesi?

Sırf “Allah rızası için” kurbanı kesmek veya kestirmek!

Peki, etini ne yapacağız?

O da yan faydasıdır. Yani, eti üçe bölüp gerektiği gibi dağıtmak, kurbanın şartı değil sünnetidir. Etleri hiç dağıtmayıp bütününü de kendimiz yiyebiliriz.

İşte bundan anlıyoruz ki, gaye “et” değil, “Allah rızası” dır. Zaten Allah, kurbanın etine ve kanına bakmaz, bizim “takva”mıza bakar.

Allah, biz kullarına dünya misafirhanesinde, o kadar güzel o kadar itinalı bakıyor ki, canlı cansız her şeyi bizim hizmetimize ve emrimize vermiştir!

Bizlere bu kadar önem veren ve bizi kâinatın başköşesine oturtan Yaradan’ımız için ne yapmalıyız?

Çok basit, yap dediklerini yapmalı, yapma dediklerini yapmamalıyız.!

Bizden çok şey mi istiyor?

Hayır, kesinlikle hayır!

Hem de bizim ihtiyacımız olduğu için istiyor! Kendisinin zaten, değil bizim ibadetimize hiçbir şeye muhtaç değil!

Bu vesile ile bütün Müslümanların Kurban Bayramlarını tebrik eder, saygılar sunarım…