Saliha AKKUŞ

Saliha AKKUŞ

SÜT ECZAHANESİ

SÜT ECZAHANESİ

“Sizlere hayvanların bağırsak muhteviyatı ile kan arasından meydana gelen, içenlere halis ve içimi kolay süt içiriyoruz” (Nahl Suresi).

“Hayvanlarda sizin için muhakkak ibretler vardır. Onların yedikleri otlardan karınlarında meydana getirdikleri sütlerden size içiririz. Onlarda sizin için daha birçok faydalar vardır”(Mü’minun Suresi). 

Peygamber Efendimiz (sav) “Sizlere inek sütünü tavsiye ederim. Çünkü inek her çeşit ottan beslenmektedir. Sütün şifa değeri, hayvanın beslendiği otun özelliğine göre değişmektedir. Hayvan ne kadar çeşitli ot yer ise, sütün şifası da o kadar artmaktadır” buyuruyor.

Ayet ve Hadislerden de açıkça anlaşıldığı gibi; şifanın hayvanın sütünden değil, hayvanın beslendiği otlardan geldiğini öğreniyoruz. Sütün kalitesi ve özelliği, hayvanın doğal beslenmesi ve yaylım hayvanı olarak doğal ortamlarda barınması ile doğrudan alakalıdır.

Günümüzden yüz yıllar önce hekimler, hayvanın besleneceği otları özelliklerine göre gruplandırır, hayvana önce bedeni temizleyici özelliğe sahip otları yedirir, sonra da bedeni besleyici ve yenileyici özelliğe sahip otları yedirirlerdi.

Elde edilen bu özellikli sütü hastalarının ihtiyaçlarına göre taze iken verirler ve hayvanları bir eczahane gibi kullanırlardı. Yukarıda da bahsedildiği gibi, hayvan hangi gıdalar ile beslenmiş ise, süt o kadar sağlıklı veya sağlıksızdır.

Doğal ortamlarda köy ve kasabalarda yaşayan nüfusun her geçen gün azalması ve şehir nüfusunun hızla artması ile birlikte, birçok gıdanın sanayileştiği gibi süt de sanayileşti. Süt elde edilen hayvanların barındırıldığı ortam ve beslendiği yiyeceklere göre de sütün özelliği değişti. Üretilen sütler de hayvana yedirilen ot ve yemlerin kalitesine göre farklı özellik kazandı.

Süt ile ilgili haberleri basından takip ettiğimizde çok farklı bilgiler ile karşılaşıyoruz. Topluma verilen haberlerin bir kısmı sütün faydalarını saymakla bitiremezken, bir kısmı da;

-İnek sütü ile beslenmek bebek ve çocuklarda orta kulak iltihabını tetikliyor,

-Süt cilt hastalıklarına sebep oluyor,

-Süt kansızlık yapıyor, gibi çok çeşitli bilgiler vererek, bizlere sütün fayda ve zararını bildiriyor.

Sokak sütleri olarak adlandırılan, işlem görmemiş, paketlenmemiş sütler gerçekten zararlı mı? Aklımızda çok farklı sorular oluşmaya başladı. Süt içecek miyiz, içmeyecek miyiz? Hangi sütü nasıl içmeliyiz? Sağlıklı olan süt hangisidir? Toplum olarak hangi sütün tüketicisi olmalıyız?

“Hangi Süt ?” başlığı altında yayınlanan yazımda GDO’lu yemler ile beslenen hayvanların sütlerinden ve bazı Ziraat Mühendisleri Odalarının, GDO’lu mısır çeşitlerinin ülkemize hayvan yemi olarak dahi idhal edilmesine karşı olduklarından bahsetmiştim.

Gıda Güvenliği Hareketi Lideri Kemal Özer de süt ile ilgili olarak şu bilgileri veriyor:

“Süt insanlar için dünyada büyük bir nimet. Ancak günümüzde endüstrileşme ve dolayısı ile modernleşme geçmişteki tüm tabii usullerin terk edilmesine sebep oldu. Oysa sütü sorunlu hale getiren sebeplerin en önemlisi hayvanların beslenme şekilleri, daha fazla süt vermeleri ve kısa zamanda büyümeleri için onlara enjekte edilen hormonlar, gün yüzü görmedikleri kötü yaşama şartlarında sık sık hastalanmaları sebebiyle verilen antibiyotikler ve ilaçlardır. Verilen bu hormonlardan biri olan genetik mühendisliği ürünü rBGH, kanserojendir.

Elbette hayvan sahibinin hayvanını ne ile beslediği sütün kalitesini belirler. Hayvan hapishanelerinde GDO’lu mısır, soya, kan ve diğer hayvani gıdalar ile beslenen bir hayvanın sütü ile merada çeşit çeşit otlar ile beslenen hayvanın sütü aynı olamaz”.

Doğu felsefesi ve tıbbın en önemli yazarları arasında kabul edilen Daniel Reid de süt ile ilgili şu bilgileri veriyor:

“Günümüzde ineklere daha çok süt üretmeleri için verilen sentetik hormonlar yüzünden, ticari mandıra sütü insan sağlığı için zararlı kabul edilmektedir. İneğin meme bezlerinin beş altı katı daha fazla süt üretmesine sebep olan bu güçlü hormonların kalıntıları süt ile birlikte insan vücuduna geçer.

Özellikle kadınların ve çocukların endokrin sistemlerinde ciddi dengesizliklere sebep olmaktadır. Son senelerde ABD genelinde aile hekimleri genç kızlar arasında tam göğüs gelişimi, cinsel üretkenlik ve hamilelik de dâhil olmak üzere alarm veren erken ergenlik belirtilerini rapor etmiştir. Günlük diyetimizdeki sütün içerdiği hormonlar yetişkin kadınların bezlerinde de anormalliklere sebep olmaktadır”.

Gıda Terapisti Annemarie Colbin ise süt ile ilgili şu bilgilere dikkat çekiyor:

“Süt, peynir, yoğurt ve dondurma dâhil, süt ürünleri, yumurtalık tümörleri, kistler, vajinal akıntılar ve enfeksiyonlar

da dâhil olmak üzere, kadınların üreme sistemlerindeki problemler ile yakından ilgili olabilirler. Bu tip şikâyetleri olan kişiler, süt ve süt ürünleri ile beslenme alışkanlıklarına bir müddet ara verip, şikâyetlerini gözlemleyebilirler”.

Süt ile ilgili bilgi paylaşmaya gelecek yazımda da devam edeceğim. Sağlığın ilk şartı bilinçli yaşamak ve beslenmektir.

Sağlıkla kalınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Saliha AKKUŞ Arşivi