Mehmet PAKSU

Mehmet PAKSU

Bu kadar yaş farkı normal mi?

Bu kadar yaş farkı normal mi?

Benim kızım okulunu bitirdi, işini aldı, şimdi evlenmek istiyor.

Fakat evleneceği kişi ile aralarında 15 yaş fark var. Bu yaş farkını bir türlü kabullenemiyorum, ne yapmalıyım? (Rumuz: Güneş)

Çok aşırı bir yaş fark olduğu söylenemez. Kızla erkek arasında 5-10 yaş genellikle normal görülür, duruma ve yerine göre de 15 yaş çok yüksek bir fark olarak kabul edilmez

Erkeğin eğitim durumu, iş hayatı, makamı, mevkii, konumu, yaş farkını kaldırabilir, normal karşılanabilir.

Burada kızınızın bakışı önem taşıyor. Evleneceği kişinin kendisinden çok büyük olduğunu sorun etmiyorsa mesele yoktur.

Diyelim ki kız 25, erkek 40'ında olsun. İlk anda garip karşılansa da evliliğin ileriki yıllarında çiftin buna alıştıkları, bilgileri, görgüleri ve birikimleri sonucu bu açığı kapattıkları görülür.

Bu arada bazı erkekler yaşını göstermez, pek belli etmezler. Bazen kızların da yaşlarından daha olgun oldukları görülür.

Bunlar dış görünümdür fakat en çok aranan husus, çiftin hür iradeleriyle karar vermeleri, birbirlerine ısınmaları, zihinlerinde bunu bir problem olarak görmemeleridir.

Meselenin dini cephesine baktığımızda Peygamberimizin ve sahabilerinin hayatında bunun örneklerini görmemiz mümkün.

Mesela Peygamberimizin ilk evliliği kendisinden 15 yaş büyük, dul bir hanım olan Hz. Hatice ile olmuş. İleriki yıllarda da kendisinden 30 yaş kadar küçük Hz. Aişe ile evlenmişti.

Aynı şekilde Hz. Ömer ve Hz. Ali gibi sahabilerin evliliklerinde, evlendikleri hanımlarla aralarında bir hayli yaş farkının olduğu kaydedilir.

Sizin bir baba olarak ilk anda durumu kabul edemeyişinizin ilk sebebi, olayı çevrenin farklı değerlendirmesi, sizin âleminizde kızınızın "amcası" yaşında biriyle evleniyor olmasıdır.

Şu hususu da göz ardı etmemek lazım: Genellikle biyolojik olarak ve bünye itibarıyla kadının daha çok yıprandığını göz önüne alırsanız, bir de yaş farkı yüksek olan erkeklerin olgun olmaları dolayısıyla eşlerine daha hoşgörülü davranacaklarını düşünürseniz, durumu daha rahat kabul edebilirsiniz.

Fakat bütün bunlarla beraber, henüz evliliğin başlarında iseniz, kızınızla bir değerlendirme yapabilirsiniz, ortak karar verme imkânınız söz konusu ise, ona göre hareket edersiniz.

Ancak kızınız baştan kabul etmişse kararı kendisine bırakmanız daha isabetli olur.

Resmi boşanma, dini boşanma

Benim amcamın kızı eşiyle problemler yaşıyor. Kocası internetten bir kadınla tanışmış, onunla birlikteler. Şu an boşanmak üzereler. Kocasının ruhsal rahatsızlığı var. "Ben seni dinî olarak boşamayacağım, tekrar sana döneceğim" diyormuş. Resmi olarak boşandıktan sonra dini nikâhın hükmü olur mu? 3 kez "Boş ol" demesi şart mı? (Rumuz: Sinan)

Evlenmenin bir kuralı olduğu gibi, boşanmanın da bir kuralı vardır. Her ikisi de ciddi ve önemli şeylerdir.

"Seni resmi olarak boşayacağım, dini olarak boşamayacağım" demek, ciddiyetten uzak, bilgisizce söylenmiş, anlamını yitirmiş sözlerdir.

Nasıl evlenmenin resmisi, dinisi olmazsa, boşanmanın resmisi, dinisi olmaz. Hüküm olarak aralarında fark ve ayırım olsa da her ikisinde de aynı sonuca varılır.

Bir kişi hanımını usulüne, kuralına göre boşamışsa, resmi de olsa, dini de olsa fark etmez. Fakat mahkeme yoluyla hakimin kararıyla gerçekleşen boşanmalarda bir "talak/boşama" gerçekleşir, iki talak geride kalır. Erkek onları "vermedikçe" boşanma gerçekleşmez.

Yalnız bu olay sadece boşanma ve ayrılmadan ziyade içi içe yaşanan zincirleme problem, bir vefasızlık, bir sadakatsizlik ve bir güvensizliktir.

Öyle ki, ne eski hanımını kaybetmek istiyor, ne de "yenisinden" vazgeçiyor. Kendi keyfinde yaşamak niyetinde. Aile hayatı, böyle "ham/çiğ iplikle" bağlı hale gelmişse, zaten büyük ölçüde özelliğini, ağırlığını kaybetmiş demektir.

Bundan sonra birbirlerine yâr olmayacak gibiler. Gemi su almış, batmaya yüz tutmuş, âcil bir kurtarıcı bekliyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Mehmet PAKSU Arşivi